Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

NASİHAT

Yazının Giriş Tarihi: 26.01.2021 00:01
Yazının Güncellenme Tarihi: 26.01.2021 00:01

Makamlar mevkiler geçicidir. Gel bunu anlat o makamın sarhoşluğuna kapılan kendini bilmezlere.  O koltuklarla mezara gideceğini zannedenler var.  Özellikle böylelerine hafif dokunduğunuzda nefislerine, aba altında sopa göstermeyi ihmal etmez,  had bildirmeye kalkışırlar. "Ben buyum işte!" der gibi koltuklarını, etki ve yetkili olduklarını göstererek “sen kimsin ki…” sözüne getirirler işi. Aynı insan tipleri başka, daha yüksek makam sahipleri karşısında ise adeta iki büklüm olarak tanınmaz hale gelirler. Sanki biraz önce çaka satan, racon kesen o değildir.  İnsan bir an yakasına yapışıp bağırası gelir. "Kendine gel be adam! O koltuk gider sen bu ezikliğinle kalırsın. Makam gider adamlığın sende kalır. Adam ol adam!"

   Ben insanları koltuklara oturmadan önce güvenlik soruşturması gibi adamlık soruşturması yapılması gerektiğini şiddetle savunanlardanım. Çünkü insana bir yerleri emanet ediyorsunuz. Ehil mi değil mi diye araştırmalısınız. Liyakat sahibi olmak sadece işini mükemmel yapmak değildir. Aynı zamanda o koltuğa bir şeyler de katmak gerekir. Onun için denmiştir ki; nice insanlar vardır koltuklarda şeref ararlar niceleri de vardır ki koltuklara şeref katarlar.

    Nefis terbiyesinden geçmeyen, kendi egosunu halledemeyenden yüklendiği işi layıkıyla halletmesini bekleyemezsiniz. Nefsini idare edemeyecek kadar zaaf noktalarının kulu kölesi olanın, insanları idare etmesi pek mümkün olmaz.

    Kamu malını özel işi için kullanan neyse, koltuğunu özel çıkarı için ezme aracı olarak kullananda odur. Yüzü yerde, gönlü geniş olmayanın görevinde yetersiz olduğu aşikârdır.

Milletin hizmetkârı gibi davranmayanlar milleti hizmetçi gibi görmeye başlarlar.

İdaresi altındakilerin sırtına basarak yükselenin iyi niyetinden söz edilemez.

Sırmalı kaftanıyla çarşıda ciğer satacak kadar nefsini düşman bilemeyenin insanı dost görmesi mümkün değildir.

 Herkesim için yegâne önder olan Allah resulü bizim için en büyük örnektir

  Birisi Allah resulünün huzuruna geliyor. Dili damağı kurumuş, titriyor.  Öyle ya! Allah Resulü O. Yani makamların en yücesine sahip.

Bunu gören Allah Resulü hemen müdahale ediyor: "Titremene lüzum yok,  ben kral değilim. Ben de kureyşli kuru et yiyen bir ananın oğluyum."

Başka bir zaman ziyaretine geliyorlar. "Peygamber kim diye soruyorlar. O devlet başkanı, Allah resulü o an ayakta insanlara hizmet etmektedir. Gösterdiklerinde, dillerini ısırıyorlar böyle bir tevazu karşısında

  Girdiğinde bir topluma kimsenin kendisi için kalkmasını istemeyen, boş bulduğu yere oturmayı yeğleyen, makamların en yücesine sahip olan Allah Resulü, bugünün bazı makam sahipleri için neler anlatmak istiyor acaba. Hiç düşünüyor muyuz?

  Bir gün Şemsi Tebrizi’yi bir meclise nasihat etmesi için davet etmişler. O da meclise gelir gelmez boş bulduğu yere oturmuş.   Niye oraya oturduğunu, onun yerinin başköşe olduğunu söyleyenlere şu ibretlik cevabı vermiştir:

     Adam adamsa oturduğu her yer köşe olur ona

     Adam adam değilse köşe bile eşik olur ona.

 Aksesuar değişince ne adamlık ne de karakter değişir.  Koltukların dili yoktur üzerine oturanı terbiye etsin. Ancak nice viraneler vardır ki içerisinde birçok hazineler barındırır.

   Evet, sorumluluk sahibi insan sırtında ki yükü sağ salim yerine ulaştırmak için alttan almalı. Kendi itibarını değil, milletinin itibarını öncelemeli. Çünkü hesap, hakir gördüğü, küçük düşürdüğü, had bildirmek istediğinden değil, kendinden sorulacaktır.

   Devletleri baki kılmak her kademede ki görevlilerin bu sorumluluğu ilklerine kadar hissetmeleriyle mümkündür.

Ecdadımızın asırlardır dünyaya hükmedecek güce ulaşmasında insanları önceleyen bir anlayışa sahip olmaları yatmaktadır.

Şeyh Edebali’nin Osman gaziye şu nasihatleri, keşke her makam sahibinin anayasası kabul edilseydi, kapılarına asılsaydı. Her masanın yanında o masada olan demir başların listesinin yapıldığı ve ilgili insana emanet edildiği gibi makam sahiplerine de bu nasihatler emanet edilseydi. Bakın o zaman dünyanın çehresi nasıl değişirdi.

Şeyh Edebali Osman Gaziye şöyle nasihatte bulunmuştu:

"Ey Oğul!

Beysin! Bundan sonra öfke bize; uysallık sana... Güceniklik bize; gönül almak sana... Suçlamak bize; katlanmak sana... Âcizlik bize, yanılgı bize; hoş görmek sana... Geçimsizlikler, çatışmalar, uyumsuzluklar, anlaşmazlıklar bize; adâlet sana... Kötü göz, şom ağız, haksız yorum bize; bağışlama sana..."

"Ey Oğul!

Bundan sonra bölmek bize; bütünlemek sana… Üşengeçlik bize; uyarmak, gayretlendirmek, şekillendirmek sana..."

"Ey Oğul!

Yükün ağır, işin çetin, gücün kıla bağlı… Allâh Teâlâ yardımcın olsun. Beyliğini mübârek kılsın. Hak yoluna yararlı etsin. Işığını parıldatsın. Uzaklara iletsin. Sana yükünü taşıyacak güç, ayağını sürçtürmeyecek akıl ve kalb versin."

"Oğul!

Güçlü, kuvvetli, akıllı ve kelâmlısın… Ama bunları nerede ve nasıl kullanacağını bilmezsen, sabah rüzgârlarında savrulur gidersin… Öfken ve nefsin bir olup aklını mağlûb eder. Bunun için dâimâ sabırlı, sebâtkâr ve irâdene sahip olasın!.."

"Sabır çok önemlidir. Bir bey sabretmesini bilmelidir. Vaktinden önce çiçek açmaz. Ham armut yenmez; yense bile bağrında kalır. Bilgisiz kılıç da tıpkı ham armut gibidir."

"Milletin, kendi irfânı içinde yaşasın. Ona sırt çevirme. Her zaman duy varlığını. Toplumu yöneten de, diri tutan da bu irfândır."

"Oğul!

İnsanlar vardır, şafak vaktinde doğar, akşam ezânında ölürler."

"Dünya, senin gözlerinin gördüğü gibi büyük değildir. Bütün fethedilmemiş gizlilikler, bilinmeyenler, ancak senin fazîlet ve adâletinle gün ışığına çıkacaktır."

"Ananı ve atanı say! Bil ki bereket, büyüklerle beraberdir."

"Bu dünyada inancını kaybedersen, yeşilken çorak olur, çöllere dönersin."

"Açık sözlü ol! Her sözü üstüne alma! (Gizlenmesi daha faydalı, hattâ elzem olan hususları) gördün, söyleme; bildin, deme! Sevildiğin yere (bıktıracak kadar) sık gidip gelme; muhabbet ve itibârın zedelenir..."

 Selam ve dua ile…

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.