Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Market Kapanı

Yazının Giriş Tarihi: 28.07.2021 00:03
Yazının Güncellenme Tarihi: 28.07.2021 00:03

Rahmetli babam ‘‘Uzun tatillerden sonra marketlerden bir süre uzak durmak gerek’’ derdi.

Derdi de, ben dün onun deneyimlerinden oluşan bu tavsiyesine ne yazık ki uymadım adı şimdilerde değişmiş olsa da yıllardır aynı yerde konuşlanan semtimizin tek zincirli marketine gitmek gafletinde bulundum.

Market çalışanlarının çoğunun belki de tamamının Olcay ağabeyleri olmamdan kaynaklanan öz güvenimden olacak alacaklarımı hiçbir şüpheye kapılmadan aldım ve çıktım.

Hadi aldıklarımı da yazayım da konuya bir somutluk gelsin.

İçinde bilindik bir firmanın dört parça tavuk bageti bulunan bir paket, ucuz olsun diye ambalajlı değil de  market tarafından hazırlanmış iki paket tel peynir ve hanımın doğum günü için onların büyük boy dedikleri ama güdüklüğünden boyunun niteliği tartışılır bir meyveli(!)pasta.

Bu arada güdük pastanın fiyatının selvi boylu olduğunu da eklemeliyim. Hani ortalama bir elektrik faturası kadar desem yeri var.

Neyse;

Eve gelince aldıklarımı hanıma dolayısı ile de  onun dışarıdan alınanlara uyguladığı karantina prosedürüne teslim ettim ve odama geçtim.

Bir süre sonra mutfaktan ceset kokusu gelmeye başlayınca telaşla hanımın yanına koştum ve kokunun faillerinin tezgahta ki morarmış butlarla,paketleri açılan peynirler olduklarını gördüm.

Her iki üründe değil yenilecek bakılacak halde bile değillerdi.

Pastanın foyası da akşam saatlerinde ortaya çıkacaktı.

Market emekçilerini tenzih ediyorum ama marketin tepe yöneticilerine de iki çift laf etmekten de kendimi alamıyorum.

Eh be biraderler;

Zaten sattığınız her bir şeye günaşırı zam yapıp bizi kucaklayıp duruyorsunuz, bari sattığınız ürünlerin ne menem olduklarını bir test edin de öyle koydurun raflara.

Nasıl bu kadar rahat ve vurdumduymaz olabiliyorsunuz anlamak mümkün değil.

Salgının şerrinin sizin hayrınıza olması da kesmiyor çoğunuzu; buldunuz ya abalıyı vurun vurun geçin sırtına.

Kurmuşsunuz kapanı, kuzuların biri kaçsa onu yakalanır diye içiniz  rahat çürük çarık çürümüş kokmuş ne varsa koyuyorsunuz tezgahlarınıza buzdolaplarınıza(onları çalıştırmayanlar da var aranızda ama ne gam)

Elbette bu bir genelleme değil ancak işin özeline girilirse genelinde en azından ayağından vurulacağı kesin.

Pastanın foyasını merak eden çıkarsa diye onu da yazayım;

Meyveli pasta üzerinde ki üç çilekten müteşekkilmiş ve içinde bırakın meyveyi tozu bile yokmuş; yerine tamamı ekşimtırak bir krema ile sıvanarak ‘yersen’ modunda imal edilmiş.

Sanırım bu pastayı yapan arkadaşın hayali aşçı olmaktan ziyade duvar ustası olmakmış ta kader ağlarını böyle örmüş.

Sonuçta butlar markete iade edildi, peynir kedilere verildi pasta da yenilmiş gibi yapılarak hazin bir törenle çöpe defnedildi.

Zaten delik cepten bu üç ürün için çıkan yüz küsur liranın da ruhuna Fatiha okundu.

Ama içimden okuduklarımı yazamam.

Hem terbiyem hem de mesleğimin etik kuralları izin vermez.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.