Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Kutusunda durduğu gibi dursaymış iyi mişte…

Yazının Giriş Tarihi: 23.03.2019 00:02
Yazının Güncellenme Tarihi: 23.03.2019 00:02

Rakı içinler derler ya;

Şişede durduğu gibi durmaz diye…

Mikrofon da öyle

Kutusunda durduğu gibi durmuyor.

Sehpasına monteliyken de tehlikeli ama ele alındığında etkisi daha bir kallavi oluyor.

Sanırım ayrı bir gaz veriyor konuşmacıya.

Hele bir de belli bir alanda adımlama serbestiyeti kazandırma yeteneği var ki, kişi üçüncü cümleden sonra kendini idol gibi hissetmeye başlıyor.

Dinleyenler de aynı kanıdaysalar iş hitabetten çıkıp garabet oluyor.

Değme sahne şovları sönük kalıyor.

Konuşmacı,

Artık koca bir şehrin futbol kulübünü şikeci mi ilan eder, ona buna atarlanır gider mi yapar, cennetten tapu mu dağıtır, insanlara bize oy vermezseniz hepinizi işten atarız mı der, kafasına göre dini vecibeler mi yumurtlar, Atatürk’e hakaret etmek için kuracak cümle mi arar yoksa secaatin arz ederken sirkatin mi söyler, akım derken yokum mu der,

İşte orası hatibin hitabet sanatı algısına kalır.

Galiba bu mikrofonun insanın içinde ki canavarı çıkartma konusunda gözle görülmese de kulakla duyulabilen gizemli bir gücü de var.

Tıpkı direksiyon başına geçince Mr. Jekyll‘e bağlayan sürücüler gibi.

Doğaçlama konuşmak zordur.

Zordur çünkü konu her neyse konuşmacının o konunun tamamına ya da tamamının yakınına vakıf olmasını gerektirir.

Eğer konu hakkında yarım yamalak bilgilere sahipse, belgesiz kanıtsız ithamlarda bulunuyorsa, kulağına fısıldananları gerçekten olmuş sanıyorsa ya da hiçbir bilgiye sahip değilse ip üçüncü cümleden sonra kopar sözler yokuş aşağı freni patlamış kamyon gibi oraya buraya çarpa çarpa yuvarlanır.

Artık hangi duvara çarpar da durur orasını Allah bilir.

Son günlerde sosyal medya da buna dair pek çok örnek var.

Elbette kötü örnek, örnek değildir ama var işte.

Bu mikrofon denilen nesne sehpasındayken de pek masum değildir.

Hele promter derler bir aletle gönül bağı vardır ki, konuşmacıyı okumacı yapar çıkartır.

Bozuluverince de çırak çıkartır.

Hitabet zor zanaattır.

İster elde mikrofonla ister kürsüden ister promter yardımıyla icra edilsin olmazsa olmazları vardır.

Bilen bilir bilmeyen bilmediğine dolanır.

Yıllardır söyleşiler yaparım sanırım yarıya yakını da mikrofon önünde olmuştur.

Yani mikrofonun o efsunlu halini iyi bilirim.

Mikrofon insanların kendi seslerini başkalarının duyduğu gibi duymasını sağlar. Hele benim gibi sesi mikrofonda iki tık ince çıkıyorsa sağlama dağlama olur.

Ağızdan çıkana kulağın Fransız kalması da bundandır.

Yukarıda olmazsa olmazları vardır dedim ya;

Açayım biraz.

Mikrofonla imtihan öncelikle söyleneceklerin önceden hafızada bir fihristinin hazırlanmış olmasını gerektirir. Yoksa konular birbirine girer ki, ağızdan çıkanı geri almak mümkün değildir.

Maazallah yeri gelir insan kullandığı bir tek bir sözcükten dolayı mikrofona bile küsebilir.

Bir diğer olmazsa olmazda konuşmacının öncelikle kendi gazına gelmemek için önlem alması gerekliliğidir.

Aksi halde öyle cümleler kurar ki, sorulduğunda ‘ben böyle demedim’in arkasına saklansa da kolu bacağı kafası saklandığı yerden rahatça görülür.

Sobelenir.

Mikrofon da ses tonunu da ayarlamak gerekir. İnsanları coşturacağım diye her cümlesini bağırarak bitiren çok sayıda konuşmacı gördüm.

Neden bağırdığını sorsanız kendi de bilmez.

Son olarak ta dinleyici ile kurulan iletişimin önemine değineyim de belki ihtiyacı olan çıkar.

Dinleyici hangi sosyal gruptan olursa olsun konuşmacının ağzındakinden ziyade vücudunun dili ile ilgilenir. Eğer söyledikleri ile devinimleri arasında bir bağ kuramaz ise sağına soluna bakınmaya başlar sonra da çaktırmadan cep telefonunu kurcalamaya.

Konuşmacı bunu fark ederse tüm konsantrasyonunu bir anda yitirir. Dolayısı ile konuşma metni vücutla desteklenmek zorundadır.

Velhasıl kutusunda durduğu gibi durmaz mikrofon.

Promili yoktur ama

Dozunu ayarlayamayanı fena çarpar…

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.