Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Korona ölümleri ve ilaçlar

Yazının Giriş Tarihi: 03.01.2021 00:00
Yazının Güncellenme Tarihi: 03.01.2021 00:00

Huzur Hareketi Platformu toplantıların devam eden arkadaşlarımızdan Zeynep Kitap ın annesi birkaç ay önce Corona ya yakalandı, önce kendisine verilen ilaçları düzenli bir şekilde kullandı, fakat buna rağmen fenalaştı, yoğun bakıma kaldırıldı ve yoğun bakımda da kalp krizi geçirerek vefat etti. Zeynep hanım annesine uygulanan ilaçlar hakkında vaktinde yetkilileri uyardığını; “Annesinin Kalp hastası olduğunu söylediğini, verilen ilacın prospektüsünde ise kalp ile ilgili yan etkilerini olduğunu yazdığını, ilacın Sağlık bakanlığı onayının olamadığını ” ancak ilgilinin; “Doktor bu şekilde verilmesi söyledi, biz onu uygulamak durumundayız…” diyerek geçiştirildiğini ve annesine ilaçların verilmeye devam ettiğini, kendi uzmanlık alanı olmadığı içinde daha fazla itiraz edemediğini, annesinin kalp krizinden öldüğünü düşündüğünü, ancak ölüm raporuna; “Corona ya bağlı solunum yetersizliğinden öldü…” şeklinde kayıt düşüldüğünü anlatmıştı. Zeynep hanım bu konu ile ilgili Sağlık Bakanlığına şikayet de bulunmuş, Sağlık Bakanlığınca konu takibe alınınca, hastane yetkilileri kendisine ciddi bir tepki göstermişler, bizce bu haklı bir tepki değil, böyle şüpheli bir durumun şikâyete konu edilmesinde hiç bir yanlışlık yok, hastanelerde her gün binlerce kişi ölse de, insanın her gün annesi ölmüyor! Son zamanlarda bu ve benzeri şikâyetleri çok fazla duyar olduk, özellikle yaşlı insanların corona tedavisi için “hastaneye yürüyerek hastaneye gittiği, ancak cenazesinin döndüğü…” çok anlatılır oldu…!

Peki verilen ilaçlar kalp hastalığı gibi kronik hastalıklara sahip insanların ölmesine sebebiyet verebilir mi? Şüphesiz bu konu adli ve idari makamlar tarafından ciddi bir şekilde araştırılması gerekiyor, çünkü son zamanlarda halk arasında insanların Covit-19 un yanı sıra, uygulanan tedavi ve verilen ilaçtan öldüğü yönünde yaygın bir inanç oluştu. Tabi bir hastanın covit-19 dan mı, yoksa yanlış tedavi ve ilaç kullanımı sonucu kalp krizimi geçirdiğini içinde bulunduğumuz şartlarda tespit etmek çok zor, bir defa Covit-19 da kanda pıhtılaşma yapıyor ve hasta enboli sonucu kalp krizi geçirip ölebiliyor, ikincisi bu konuyu anlama için vakti geçirmeden yapılan otopsi yapılması önemi, ancak covit nedeni ile otopsi yasak. Bu konu ile ilgili kendisi de eczacı olan CHP Bursa Milletvekili Erkan Aydın ile Konuştuk, sayın Aydın; “İlk bir-iki ay kimse ne yapacağını bilmiyordu, bu yüzden bütün dünya devletleri tahmini ilaçlar denedi, ancak 2. ayın sonunda İngiltere ve Fransa gibi ülkeler “Plequenil ( Türkiye de 6¬+6 olarak uygulandı) ve Hidroklesi Klorokinin” gibi ilaçları uygulamayı bıraktı, buna rağmen Türkiye bu ilaçları 5 ay daha uygulamaya devam etti, ben bu konuyu mecliste gündeme getirdikten sonra bu ilaçların hastalara uygulanması kaldırıldı..” dedi. Pavicovir- Paviracovir- Favipiravir şeklinde adlandırılan zatürre tedavisinde kullanılan bu ilaç ise, virüsün yayılmasını ve hastalığın akciğerlere inmesini engellemeyi hedefliyor, kan sulandırıcı ile birlikte kullanılıyor.

Eğer ciğerlerde iltihap oluşmuş ise antibiyotik tedavisine de başlanabiliyor. Favipiravir Japonya menşeili şirket Toyama Chemical tarafından RNA virüslerine karşı geliştirilmiş bir antiviral ilaç, bunun corona hastaları üzerinde en etkili ilaç olduğu söyleniyor, buna karşı bu ilacın dahi karaciğer üzerinde olumsuz yan etkisi var, hamileler tarafından kullanılmaması gerektiği, çocuk ve yaşlılar tarafından kullanımının ise, doktor denetiminde çok dikkatli bir şekilde yapılması gerektiği biliniyor. Beni şaşırtan diğer bir uygulama ise; yaşlı genç, kadın –erkek ayırımı yapmadan ilaçların aynı dozda verilmesi; yani 190 boyunda, 110 kilo ağırlıkta ki bir erkeğe de, 155 boyunda, 50 kilo ağırlığındaki bir kadına da aynı dozlarda ilaç uygulanıyor (Plequenil 6+6 verilmişti, pavirekovir şu anda 8+8 şeklinde uygulanıyor) peki; “ İri insanlara bu dozların az gelmesi, ufak tefek insanlara ise fazla gelmesi” söz konusu olmuyor mu? Bu durum özellikle yaşlı insanlarda daha büyük önem arz ediyor, çünkü sentetik her ilacın mutlaka bir yan etkisi var, çok ilaç ise daha çok yan etki demek. Corona öncesi de Türkiye de ilaç insanlara şeker dağıtır gibi bol bol verilirdi, hepimiz bir yerimiz ağrımadığı halde ( her ihtimale karşı) otomatik bir şekilde verilen ağrı kesicilere aşinayız, tabi bu yalnızca kapısından reprezantların ayrılmadığı doktorların kabahati değil, Türk milleti de ilaç vermeyen doktora görevini yapmamış gözü ile bakıyor, ilaç vermeyen doktor( özellikle yaşı ileri insanlarımızın gözünde) kötü doktor oluyor.

Devamı yarın…

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.