Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Kararsız !

Yazının Giriş Tarihi: 08.07.2021 00:01
Yazının Güncellenme Tarihi: 08.07.2021 00:01

Etrafımızdaki insanların pek çoğu kendi çapında bilgi sahibi olmasına rağmen, kendi uzmanlık alanlarındaki sorulara bile doğru dürüst cevap veremiyor. Yada vermek istemiyor. Özetle; kararsızım diyebiliyor.

Bu kararsızlık meselesi, insanlar arasında belki de en çok tartışılması gereken ve bir sonuca bağlanması gereken konu.

Siyaset gündemi ile ilgili anket yapılıyor.

Duruşları belli, hareketleri belli, düşünceleri belli olan insanlar direkt olarak düşüncelerini açıklıyorlar. Ama, “kim gelirse gelsin, gelen kişi benim adamımdır” düşüncesinde olanlar, her iki tarafı da memnun edebilme adına “ben bu konuda kararsızım” diyebiliyor.

Aslında Psikolojik eğitim almış uzmanlara göre, kararsızlıkta bir8 nevi karar verme olarak nitelendiriliyor. Ama, ne söylediği belli olmayan, ne yapacağı belli olmayan, düşüncesini açıklamaktan çekinen insanların da bir nevi hayata bakışlarının sıkıntılı olması gerektiği değerlendiriliyor.

Siyasi anketlerde insanlarımızın kararsızlık mesajı vermesi gayet normal. Ama, yaşadıkları ev, apartman, site, mahalle, kasaba, ilçe, kentle ilgili olarak insanların kararsız kalması, bana göre vurdum duymaz bir tutum içinde olunmasıdır.

Toplu yaşam merkezleri, insanların sosyalleşmesi, aile fertlerinin yanı sıra eş, dost kazanması, çevresinin genişlemesi, iş, eğitim, ekonomik alanlardaki ihtiyaçların, böylesi eş dost kanalıyla çözüme kavuşturulmasında büyük önem arz ediyor. O zaman, insanların kararsız olmak yerine, belli konularda,. Özellikle, bildikleri, inandıkları konularda kararlı ve ısrarcı olmaları bu topluma çok büyük hizmetlerin kazandırılmasına yol açabilir.

Öyle, “kararsızım” denilerek bu işler sümen altı yapılamaz.

Her olayın bir bedeli vardır. Bu bedeli, insanlar bireysel olarak kendileri ödedikleri g3ibi, bazı konulara duyarsız kalınması, kararsız kalınması halinde ise toplum olarak hep beraber ödenmek zorunda kalınabiliyor. O halde, “ne oldum” değil, “ne olacağım” diye düşünülüp, olayları enine boyuna değerlendirilip, belli ilkeler doğrultusunda kararların verilmesi isabetli oluyor.

Son günlerde “bugün seçim olsa kime oy verirsiniz?” sorusunun sorulduğu anketler moda haline geldi. Daha önceleri yazmıştım. Hatta, bazı olayları bizzat kendim birebir yaşamıştım. Bir anket firması gelip, “sizin dernek adına anket yapalım. Halkın beğendiği belediye başkanlarını seçelim. Kendilerine ödül verelim” diye teklifte bulunmuştu. Bu öneri önce “iyi olur” diye değerlendirildi. Sonra baktık ki, işin ucu halkın severek, bilerek veya isteyerek oy verdiği, çalışmalarından menün olan belediye başkanını belirleyip seçmek değil, kim daha fazla para verdi ise ona uygun bir sıfat uydurup, halkı kandırma adına yapılan ve para kazanma amaçlı olduğu besbelli olan bir anket olayı çıktı karşımıza.

Belediye başkanı, anket firmasına parayı basacak, sonra da “…bilmem ne konusunda en başarılı belediye başkanı…” ödülünü alacak.

Durum bu kadar basit. Sözde, bu kararı halk verecek. Yani, halka sorduk, böyle sonuçlar çıktı denilerek anket düzenlenecek.

İşi, kamuoyu araştırması adına ticarete dökmüşler.

Bu günkü duruma bakalım.

Her siyasi parti kendi anket firmasını bulmuş. Anlaşması yapmış. Birisinin yaptırdığı anket diğeriyle uyuşmuyor. Tamam, bir iki anket arasında uyuşmazlık olabilir. Ama, 10 tane, 20 tane an8ket arasında tam zıttı uyuşmazlık bulunması insanları ister istemez düşündürüyor.

“Bu anketle ilgili sorular kime soruldu?” diye merak uyandırıyor.

Hadi, diyelim ki, anket sorularının yöneltildiği bazı kişilerle ilgili bilgiler verilsin. Peki, a firmanın yaptırdığı ankette bir partinin oyu yüzde 20 iken, b firmanın yaptırdığı ankette bu partinin oyu nasıl yüzde 30 oluyor? C firmasının yaptırdığı ankette ise bu partinin oyları nasıl yüzde 40’ları zorluyor?

İşte asıl mesele bu.

Anket firmaları da siyasi partilerle özdeşleşmişler. Parti üyelerine ve taraftarlara destek amaçlı, moral amaçlı olarak sürekli sonuçları açıklıyorlar. Ortaya çıkan sonuç ise pek çok kez anket firmalarının tam tersi oluveriyor.

Gerçek anket seçim zamanı sandıklarda halkın kullandığı oyların sayımlarıyla ortaya çıkan ankettir. Bazı firmalar, ite kaka da olsa bu sonuçlara yakın tahminlerde bulunabiliyorlar. Bazıları, gerçekten halka soru sorup cevap alıyor ve gerçekleri kamuoıyuna anlatıyor.

Şimdi, son günlerde muhalefet erken seçim söylemlerini sıklaştırdı. Bir mafya liderinin açıklamaları, muhalefetin ağızına sakız olmaya başladı. Daha öncede bir terör örgütünün düzenlediği kumpaslarla muhalefet yapmaya çalışanları gördüğümüz için bu konulara pek fazla itibar etmiyoruz. Çünkü, bu kişiler, yasadışı iş veya işleri yaparken bazı kişilerin kendilerine destek olmasından memnun kalırken, bazı kişilerinde vatan- millet aşkıyla bu mafya bozuntularının temizlenmesi adına görev yapmaya başlamasını hazmedemiyorlar.

Olayın özeti bu.

Son olarak da görüşüm, Türkiye’de muhalefet gurupları, senelerdir bir mafya bozuntusunun yaptığı sarsıntıyı başaramadı.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.