banner304

banner193

banner246

29.01.2023, 00:05

Kaplumbağa Terbiyecisi

12 Aralık 2004 Pazar. İstanbul Swiss otel’de yapılacak müzayede tüm basının ilgisini çekmişti. Haftalardır gazeteler, televizyonlar hatta magazin dergileri bu müzayedede satışa çıkacak olan bir tablodan söz ediyorlardı.

Türkiye’nin sayılı zengin ailelerinin temsilcileri müzayede salonuna gelmişti. Basın mensupları da yerlerini aldı. Bütün salona heyecanlı bir bekleyiş hakimdi.

1959 yılı. Şişli’de bir köşk polis ekiplerince mühürlendi. Bu evde ünlü bir armatör yaşıyordu, Saim Birkök. Hayatı boyunca hiç evlenmemişti. Askerlik arkadaşının kendi adını verdiği oğlunu evlat edindi. Onu yetiştirmeye çalıştı. Okuması için İsviçre’ye gönderdi. Bütün servetini ve sahip olduğu tersaneyi ona bırakmayı düşünüyordu.

Ancak Balat’taki tersanede çıkan bir tartışmada manevi oğlunu tek kurşunla öldürdü.

Bu olay yaşandığında Saim Birkan 76 yaşında, ölen manevi oğlu Saim Gökoğlu 45 yaşındaydı.

1960 yılının ilk ayları. Profesör Mustafa Cezar, bir araştırma sırasında, Şişli’de mühürlü bir evde, sanatsal değerinin yanında tarihi değeri de yüksek olan, kırktan fazla tablonun varlığını öğrendi. Köşkün sahibi Saim Birkök, resme meraklı bir sanat severdi. Ancak işlediği cinayetten dolayı Sultanahmet Cezaevi’nde yatmaktaydı.

Profesör, tabloların fotoğraflarını çekmek için köşkün sahibinden izin almak zorundaydı. Hapishaneyi diderek Saim Birkök’ten izini aldı.

Mühürlü kapı hâkim eşliğinde açıldı. Kapı aralanıp ışıklar yanınca, toz toprak arasından muhteşem bir hazine çıkmıştı.

“Kaplumbağa Terbiyecisi” başta olmak üzere beş tanesi Osman Hamdi Bey’e ait kırk tablo gün yüzüne çıkmıştı. Tabloların fotoğrafları çekildi.

Sonra köşkün kapısı tekrar mühürlendi. Profesör Mustafa Cezar, çektiği bu fotoğrafları kitabında yayınladı. Böylelikle ilk defa bu tablonun gerçek bir görüntüsü ortaya çıkmıştı.

1961 yılı. Kanser hastası Birkök, durumu ağırlaştığı gerekçesi ile salıverildi. Zaten bir süre sonra vefat etti. Arkasından büyük bir miras kavgası başladı. Tablolar, anlaşmazlık durumundan dolayı Resim Heykel Müzesi’ne teslim edildi.

Kaplumbağa Terbiyecisi de, 20 yıl kadar sonra, açık artırmayla Erol Aksoy’un eline geçecekti.

Erol Aksoy, tabloyu sahibi olduğu İktisat Bankasının koleksiyonuna ekledi.

12 Aralık 2004 Pazar. İktisat Bankasının koleksiyonunda olan “Kaplumbağa Terbiyecisi” isimli tabloya, bankanın batması sebebiyle TMSF tarafından el konulmuştu.

Müzayede başladığında çekişme, yeni kurulan iki müze arasında geçiyordu; İstanbul Modern ve Pera Müzesi. Rakam çok yukarılara çıktı; Öyle ki son teklif 5 trilyon lirayı gösterecek tabela yoktu. Demek ki müzayedeyi gerçekleştirenler bile bu kadarını beklemiyorlardı.

Kaplumbağa Terbiyecisinin yeni sahibi Pera Müzesi oldu. Ödenen 5 trilyon, Türk resim sanatı için bir rekordu. Bu yüksek ücret, tablonun ününe ün kattı.

Günümüzde, sokaktaki vatandaştan profesörüne, üniversite öğrencisinden ev hanımına kadar herkesin bildiği bir yapıta dönüştü Osman Hamdi Bey’in “Kaplumbağa Terbiyecisi”.Puzzleları, reprodüksüyonları yok satıyor, dizi sahnelerinde, karikatürlerde karşımıza çıkıyor. Türkiye’nin bir nevi Mona Lisa’sı haline geldi. Aslında Kaplumbağa Terbiyecisi’nin bir de ikizi var. Osman Hamdi Bey, birçok oryantalist ressam gibi beğendiği tabloyu bir kez daha çizmişti.

Şimdiye kadar anlattığımız 1906 yılında çizilen ilk tablonun hikayesiydi.1907 yılında ise resmi tekrar çizdi. 2. Versiyon bir şekilde Londra’ya kadar gitmişti. Erol Simavi 1984 yılında bu resmi 100 bin dolara satın aldı. Halen Belma Simavi’nin koleksiyonunda bulunan tablo, Sakıp Sabancı Müzesinde sergileniyor.

Resmin iki versiyonu arasında farklar var; kaplumbağaların sayıları ve yerleri, duvarda asılı olan Allah ve Muhammed yazılı tablo, yerde duran vazo ve pencere kemeri gibi.

Peki tablo bize ne anlatıyor?

Tabloda gördüğümüz erkek figürü Osman Hamdi Bey’in kendisidir. Çoğunlukla, resmini çizeceği ortamda, doğuya özgü kıyafetler giyip kendi fotoğrafını çektirir.

Sonra fotoğrafa bakarak yapar resimlerini. Kaplumbağa Terbiyecisi de bu şekilde çizilmiştir.

Tablodaki mekân, Bursa’daki Yeşil Cami’dir. Osman Hamdi Bey çizime burada başlamış, daha sonra çekilen fotoğraf yardımıyla kendi atölyesinde bitirmiştir.

Kırmızı kaftan giymiş, derviş kıyafetleri içinde sakallı, kambur yaşlı bir adam…Bakımsız bir odada, marul yiyen kaplumbağalara bakıyor.

Ama biraz düşünceli, karamsar ve yorgun bir bakış bu. Sırtında bir nakkare asılı ve buna bağlı mızrap boynundan aşağı sarkmış.

Ellerini arkasında kavuşturmuş, bir neyi tutuyor.

Kırbaç değil de neden ney?

Yaşlı adamın Ney'i tutuşuna daha dikkatli bakacak olursak, neyi üfleme hazırlığında değil sanki vazgeçmiş …

Osman Hamdi Bey, ilk Türk arkeoloğudur.

Dünyaca ünlü İskender Lahidi’ni bulan ve İstanbul’a getiren kişidir. Çağdaş Türk müzeciliğinin öncülerindendir.

İstanbul arkeoloji müzesinin kurucusu ve ilk müze müdürüdür. Sanayi-i Nefise Mekteb-i Alisi’ni yani Güzel Sanatlar Akademisi’nin kurucusudur. Ayrıca modern anlamda ilk Türk ressamlarından birisidir ve Türk resminde figürlü kompozisyon kullanan ilk ressamdır.

Bu durumu Emre Caner bir romanında şöyle açıklamıştır:

“Osman Hamdi Bey hayatı boyunca kimsenin bilmediği meslekler yapmıştı. Ressam olmuştu en başta. Sonra müze müdürü. Bir arkeolog. Ardından da Güzel Sanatlar Akademisi müdürü. Onun kaplumbağa terbiyecisinden bir farkı yoktu aslında!”

Osman Hamdi Bey, tüm bunları sanatı ve sanatçıyı önemsemeyen, antik eserlere hiç değer vermeyen bir toplumda başarmıştı.

Devlet kurumları hatta toplumun kendisi, sürekli kendisine yeni engeller çıkarmış, değişime, modernleşmeye direnmişti.

Devletin hantal işleyen bürokrasisi ve değişime direnen, Ağır aksak ilerleyen toplumun kendisiydi. Yaşlı dervişin kendisi olduğunu söylemiştik. Bütün bu duruma kızan Osman Hamdi Bey, derviş de olsa sabrının bir sonu olduğunu göstermiş oluyor.

Osman Hamdi Bey’in, bu tablo yapılırken nereden esinlendiği de ortaya çıkmıştır.

Şimdi Fransız Le Tour du Monde’nin 1869 yılındaki bir sayısında çıkan gravürü..

1869 yılında Bağdat Valisi Mithat Paşa’nın hizmetinde çalışan babasına gönderdiği mektupta, Le Tour de Monde dergisini severek okuduğundan bahseden Osman Hamdi Bey’in bu çalışmadan esinlenmesi gayet olası gözüküyor.

Yararlanılan kaynak İ. Girgin

Yorumlar (0)
banner311
banner310
banner276
banner282
Namaz Vakti 02 Nisan 2023
İmsak 05:14
Güneş 06:40
Öğle 13:13
İkindi 16:46
Akşam 19:35
Yatsı 20:56
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 26 63
2. Fenerbahçe 24 54
3. Beşiktaş 25 49
4. A.Demirspor 26 45
5. Trabzonspor 26 44
6. Başakşehir 25 44
7. Kayserispor 26 41
8. Konyaspor 26 35
9. Karagümrük 24 31
10. Antalyaspor 25 28
11. Alanyaspor 25 28
12. Sivasspor 25 27
13. Kasımpaşa 25 26
14. Gaziantep FK 25 25
15. Ankaragücü 25 25
16. İstanbulspor 24 24
17. Giresunspor 24 23
18. Hatayspor 24 23
19. Ümraniye 26 23
Takımlar O P
1. Samsunspor 29 63
2. Eyüpspor 28 53
3. Rizespor 27 52
4. Sakaryaspor 28 52
5. Pendikspor 28 50
6. Keçiörengücü 29 47
7. Bodrumspor 28 45
8. Göztepe 28 44
9. Boluspor 28 44
10. Manisa FK 28 42
11. Bandırmaspor 27 40
12. Altay 28 28
13. Tuzlaspor 28 31
14. Altınordu 28 26
15. Erzurumspor 27 25
16. Adanaspor 29 25
17. Gençlerbirliği 28 24
18. Denizlispor 29 17
19. Yeni Malatyaspor 29 16
Takımlar O P
1. Arsenal 29 72
2. M.City 28 64
3. M. United 26 50
4. Tottenham 28 49
5. Newcastle 26 47
6. Brighton 26 43
7. Brentford 28 43
8. Liverpool 27 42
9. Aston Villa 28 41
10. Fulham 28 39
11. Chelsea 28 38
12. Crystal Palace 29 30
13. Wolves 29 28
14. Nottingham Forest 28 27
15. Bournemouth 28 27
16. Leeds United 28 26
17. Everton 28 26
18. Leicester City 28 25
19. West Ham United 26 24
20. Southampton 28 23
Takımlar O P
1. Barcelona 27 71
2. Real Madrid 26 56
3. Atletico Madrid 26 51
4. Real Sociedad 26 48
5. Real Betis 26 45
6. Villarreal 26 41
7. Athletic Bilbao 27 37
8. Rayo Vallecano 26 36
9. Osasuna 27 35
10. Girona 27 34
11. Celta Vigo 26 34
12. Mallorca 27 33
13. Sevilla 27 31
14. Getafe 27 30
15. Real Valladolid 26 28
16. Cadiz 27 28
17. Espanyol 27 27
18. Valencia 26 26
19. Almeria 26 26
20. Elche 27 13
<