Rivayet edildiğine göre; beni İsrail’den bir kişinin bin sene boyunca gündüzleri oruçla geceleri namazla geçirdiğini Peygamberimize anlatırlar. Bunun üzerine Allah resulü her şeyde olduğu gibi yine ümmetini düşünür. Ümmetinin ömrü çok kısa olduğundan ibadeti fazla yapamayacak dolayısıyla mükafata önceki ümmetler gibi kavuşamayacak.

Ellerini ümmeti için açıp yüce Allaha yalvarıp yakarır.  Allah peygamberimizin bu duasını kabul ederek bin aydan daha hayırlı olan bu geceyi bahşeder.

Evet, kadir gecesi bir ömre bedel, çok faziletli, duaların kabul edildiği, günahların af olduğu bir gecedir. Zaman içinde zamanı saklayan, sabahlara kadar esenlik olan böyle bir gece hiçbir ümmete nasip olmamıştır.

Ayrıca bu geceyi hayırlı eden, hidayet rehberi, kurtuluş reçetesi Kur’an’ı Kerimin bu gecede inmeye başlamasıdır. Bu gece Kur’an gecesidir. Zaten Ramazan ayını değerli eden sebeplerden en önemlisi kadir gecesini içerisinde barındırmış olması değil midir?

Kadir gecesinin faziletiyle ilgili kadir suresinde yüce Allah şöyle buyuruyor:

“Şüphesiz biz onu (kuranı kadir) gecesinde indirdik. Kadir gecesinin ne olduğunu sen ne bileceksin! Kadir gecesi bin aydan daha hayırlıdır. Melekler ve ruh (Cebrail) o gece, rablerinin izni ile her türlü iş için iner de iner. O gece tan yerinin ağarmasına kadar bir esenliktir.” (Kadir,1-5)

Kur’an insanın karanlık dünyasını aydınlattığı gibi kadir geçesi de insanın bunalan ruhlarına bir nefes ve soluk olarak işlev görmektedir. Yorgun bir hayatın kıskacında inim inim inleyen insanlık kadir gecesinde dinlenecek, kararan kalplerini onun kurnasında yıkayacaklardır.

Bu gece Rablerinin izniyle Cebrail’in komutasında yer yüzüne inan melekler her güzel iş için görevlendirilmişlerdir.  Kulların taleplerine ve niyetlerine bakıp bol keseden rahmet taşıyacaklardır. Kalplerin kapıları sonuna kadar açık olursa elbette ki feyiz ve bereket sağanak sağanak yağacaktır. Hazırsa ruhlar, misafir olacaktır gönül evlerine nurani varlıklar… Ancak gaflet perdesi örtünce insanların kalp pencerelerini, güneşin aydınlığı fayda vermeyecek; kapılar kilit üstüne kilitle kapalıysa bu gecede ikram ve ihsan dolu rahmet melekleri gerisin geri gidecekler.

Hani melekler şaşırmışlardı insanoğlunu yeryüzüne halife olarak tayin ettiğinde Allah “kan dökecek birilerini mi yaratacaksın?” denmişlerdi. Allah hiç kimsenin bilmediğini bilendir. Onun hikmeti ve ilmi her şeyi kuşatmıştır. Müminlerden öyle ihlaslılar vardır ki, onları kimse aldatamaz, şeytan onları istikametten alıkoyamaz. Bu gece meleklerin teşrifleriyle ak ile kara belli olacak, bu geceyi ibadet ve itaatle geçiren Allah’ın güvendiği kullar, melekleri bile şaşırtacak. İnsanların hilafetine şaşıran melekler, onlar için mağfiret talep edeceklerdir.

Kim bilir günahkarların bu gece pişmanlıkları nedeniyle inilti seslerini duymak isteyecek melekler. Hani pişmanlığın en güzel ifadesi olan inlemek, yalvarmak yakarmak yok mu? İşte Allah’ın hoşuna giden en önemli sestir bu; tövbenin kabul olacağını müjdeler gibi…

Peygamberimiz ahrete irtihal edeceği zaman çok hüzünlendi, “vahiy meleği yeryüzüne daha gelmeyecek dolayısıyla Allah’ın selamını ümmetime kim tebliğ edecek.” Diye.  Kadir gecesinde meleklerin iniş müjdesi ümmetine çok düşkün peygamberi ferahlatmış ve onu sevindirmişti.

Hz. Ali buyuruyor ki:

“Melekler kadir gecesi bize selam vermek ve şefaat etmek için inerler.  Onların selamları kime isabet ederse, geçmiş günahları mağfiret olur.”

Evet, bu gece adeta her imkân mimin kullar için seferber edilmiştir.  Bu gece bol bol dua edelim, günahlarımız için tövbe edip pişmanlığımızı bildirelim. Bu gecede Peygambere bol bol salavat getirilmeli, kuran okunmalı, namaz kılınmalı.  Kısaca gecenin sabahında uyanırken kalplerimizin uyanışıyla beraber temiz ve berrak bir gönülle sabaha merhaba demeliyiz.  Uykudan değil, gafletten uyanmalıyız. Melekler kullarının raporlarını Rabbimize iletince ne halde görünmek istiyorsak öylece davranmalıyız. Sabaha kadar esenlik olan kadir gece güneşin doğuşuyla bitecek belki ama içlerimizi aydınlatan, ruhumuzu kıvama kavuşturan, gönlümüzü ferahlatan rahmet güneşi bir ömür devam edecek…

Peygamber Efendimiz(s.a.v.)’in bir hadisi şerifiyle bitirelim:

“Kim kadir gecesini, faziletine inanarak ve alacağı sevabı Allahtan bekleyerek ibadet ve itaatle geçirirse geçmiş günahları bağışlanır.” (Buhari)

Gecemiz günahlarımızın affına vesile olsun…