Kadınların siyasi hayatta seçme ve seçilme hakkını elde etmesi; toplumsal hayatta gerçekleşen Atatürk Devrimlerinden birisidir.

1930 yılından itibaren çıkarılan bir dizi yasa ile önce Belediye seçimlerine katılma, sonra köylerde muhtar olma ihtiyar meclislerine seçilme hakkı tanınan kadınların milletvekili seçme ve seçilme hakları, 5 Aralık 1934’de Anayasa ve Seçim Kanununda yapılan yasa değişikliği ile tanındı.

Ülkemizde kadınların siyasette var olma gücünü irdeleyeceğiz Türkiye'de Kadının Adı yok diyen Duygu Asena etkili ses getirmişti.

1987’de yayımlanan kitap, rekor kırarak bir yıl içinde kırk baskı yaptı. Duygu Asena bu ilk kitabında, kıvrak anlatımıyla bir kadının yaşadıklarını, daha doğrusu cinsiyeti kadın olarak belirlenmiş herkesin üç aşağı beş yukarı tanık olabileceği ortak macerayı, bir kadının ağzından anlatıyor.

Kadının adı yok, duygu Asena'nın bir zamanlar büyük tepkiler toplayan önemli ve okunması gereken bir kitabı. Ülkemizde bir çok tartışmayı beraberinde getiren kitap erkek kadın ilişkisini, biraz düşünen her kadının kafasında yankılanan çığlık gibi soruları, sormayana sordurtuyor, sorana da yalnız değilmişim hissi veriyor. bence yalnızca kadınlar değil, erkeklerin de okuması gereken bir başucu kitabı niteliğinde.

Kadının istediğinde sınırları nasıl zorladığını, nasıl ayakta durabildiğini, engelleri yıkabildiğini, her şeyi önce kendisi için yapmak adına nasıl savaş verdiğini gösteren etkileyici bir kitap.

Duygu Asena bu kitabında, temiz, telaşsız, zeki anlatımıyla bir kadının yaşadıklarını, cinsiyeti kadın olarak belirlenmiş, herkesin üç aşağı beş yukarı tanık olabileceği ortak bir macerayı, bir kadının ağzından anlatıyor. Bu kadın, küçücük bir kızın henüz yaşanmamış doğal meraklarından, aşklar, acılar, sahtekarlıklar, hırslarla dolu bir hayatın bazen hafif, bazen ağır kıpırtılarına kadar, kendi ayakları üzerinde durabilmek için mücadele ediyor. Bu kadın, pürüzsüz bir tenden kırışıklıklara uzanan zaman içinde kendisi için var olabilmeyi hedefliyor. Beceriyor da… Ne pahasına olursa olsun! 1987 yılından günümüze 27 yıl geçti Duygu Asena 2006 yılında vefat etti Kadınların ufkunu açtığını düşünüyorum bir çok kadınımız garip Anadolu kadını modelin'den çıkarak kendi ekonomik bağımsızlığını kazanmaya, çalışmaya, üretmeye ve haklarını arayıp savunmayı başardı.30 mart yerel seçimler çalışmasında neredeyse Osmangazi ilçemizin 136 mahalle ve köyünü gezdik köylerde pek olmasa'da mahallelerin tamamına yakınında kadın muhtar adayları ile karşılaşıp sohbet ettik içlerinde gayet modern adayların yanı sıra türban tercihi yapanları'da gördük ve kendilerini medeni cesaretlerinden dolayı tebrik ettik bu konuda memnun olduğumu rahatlıkla söyleyebilirim.

Siyasi partilerimiz geçmiş yılların aksine kadın milletvekillerine fazla yer vermese'de seçilecek sıralara koymamalarını yanlış buluyorum Demokrat parti Osmangazi seçim sürecini yöneten kişi olarak Bayan aday tercih etmiştim Sloganımız ise Demokrat parti Osmangazi'de KADININ ADI VAR'dı Trilyonluk bütçeleri ile rakiplerimiz olan diğer partiler arasından sıyrılma şansımız olmadı siyaset günümüzde para ile yapılır şekilde uygulanırlığı ile farklı ve haksız bir rekabete büründü. Dolayısı ile Kadın siyasetçiye değer vermemiz yetmedi KA-DER Kadın adayları destekleme derneği bu konuda bu dönem aktif olamadı geçmiş dönemlerin aksine adeta sessizliğe büründü diye düşünüyorum elbette onlarda bu dönem kucaklaşan Türkiye Yerine Kutuplaşan Türkiye modeline yenik düşüp duyguları ile hareket ettiler. Kadınların siyasette yerelde ve genelde var olmasını savunanlardanım yalnız siyasi arena değil işletme ve çalışma alanında'da gayet başarılı olduklarını görüyoruz ve destekliyoruz. Esen kalın...