Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

İşçi meydanda, Otomotiv proje avında

Yazının Giriş Tarihi: 21.01.2020 00:04
Yazının Güncellenme Tarihi: 21.01.2020 00:04

Ekonominin belki de en güçlü sektörü otomotiv. Ülkemizdeki otomotiv sektörü her ne kadar montaj sanayi olarak gözükse de, yan sanayi üretimi ile beraber, dünyanın sayılı ekonomileri arasında önemli bir yer tutuyor.

İhracat ve üretim rakamlarına baktığımızda, Bursa sanayisinin ilk sırasında, ülke sanayimizin de ilk sırasında otomotiv sektörünü görüyoruz. Bu şunu anlatıyor, Türkiye’nin ekonomi, otomotiv sektörünün sırtında taşınıyor.

Otomotiv sektörünün belki de en büyük üretim gücü Bursa’da. Toplamda 6 ayrı oto üretimi yapan, otobüs üretimi yapan fabrika var Bursa’da. İşçi sayısına baktığımızda ise eskiden tekstil ön planda idi, bugünlerde ise otomotiv işçileri ön plana yükseldi. Ekonomide çarkların dönmesi, Bursa’nın da çalışan kesiminin cebine para girmesi, esnafın, üreticinin, işyerlerinin iş yapabilmesi için, otomotiv sektöründeki çarkların çok iyi dönmesi gerekiyor.

Şimdi, otomotiv sektöründe, işçi ile işveren arasında yaşanılan bir çalışma ve ücret pazarlıkları var. Her yıl bu tür pazarlıkları belki de her iş kolunda duyuyoruz. Bu yılki, pazarlıkları önemli kılan ise yerli otomobil üretim heyecanı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı yerli üretim otomobilin üretim merkezinin Bursa olması, Bursa’nın ekonomisinde beklenmedik bir canlanmaya yol açtı. Tabi, otomotivin planlanması, Ar-Ge çalışmalarında ise Uludağ Üniversitesi ile Teknik Üniversitenin de eğitim programlarımı yeniden düzenleyip, otomotiv fabrikasının hem üretim için yeni teknolojileri ve yeni projelerini hazırlamasına katkı sağlamak hem de eleman sıkıntısına yetişmiş insan gücü ile destek verilmesi adına çok önemli adımlar atılıyor.

Otomotiv sektörünün çalışanlarının bağlı bulundukları Türk Metal Sendikası, geçtiğimiz hafta sonu Bursa’da bir miting düzenledi. Nilüfer FSM Hastane alınanda düzenlenen mitingde, çalışanlar, hak ve hukuk mücadelesi başlattıklarını açıkladılar.

TÜRK-İş Genel Sekreteri ve Türk Metal Sendikası Genel Başkanı Pevrul Kavlak, yaşadıkları sıkıntıları bir bir anlattı.

Kavlak,  otomotivin başkenti olarak anılan Bursa’da düzenledikleri mitingde, "Önce uyarı eylemleri yaptık. Yetmedi. Kısa sürelerle iş durdurduk. Yürüyüşler, basın açıklamaları yaptık. Yine yetmedi. İşte bugün buradayız. Yetmezse yarın 100 binlerle geleceğiz. Hakkımızı alana kadar durmayacağız" dedi.

İşveren temsilcisi Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) arasında yürütülen görüşmelerin olumsuz sonuçlanmasının ardından Türk Metal Sendikası, 15 Ocak'ta grev kararı aldığını duyurdu. Metal Sendika üyeleri seslerini duyurabilme adına miting düzenledi.

 Nilüfer Hastane alanını doldurdu. Mitingde kürsüye çıkan Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay "MESS'e sesleniyorum; bu meydanı görün yoksa bunun 2 katını yakında yapılacak olan Kocaeli mitinginde görürsünüz" diye konuştu.

Türk Metal Sendikası Genel Başkanı Pevrul Kavlak ise 7 Ekim 2019'da MESS ile masaya oturduklarını belirterek, "Tüm iyi niyetimizle samimiyetimizle metal emekçilerinin hakkı için alın terinin karşılığı için 6 oturumda mücadele verdik. Tek amacımız, hakkımız olanı almaktı; son 2 yılda sokaktaki enflasyonun silip süpürdüğü soframızı geri kazanmaktı. Fazladan hiçbir şey istemedik. Yalnızca emeğimizin karşılığı, çoluk çocuğumuzun geleceği için yani insanca bir yaşam için taleplerimizi dile getirdik. Ama bizi anlamadılar. Biz çalıştık, biz ürettik, biz kazandırdık. Ama maalesef karşılığını alamadık" diye meydanda bulunan kalabalığa içini döktü.

Kavlak, "Başka çaremiz kalmadı. Eylemlere başladık. Önce uyarı eylemleri yaptık. Yetmedi. Kısa sürelerle iş durdurduk. Yürüyüşler, basın açıklamaları yaptık. Yine yetmedi. Geçtiğimiz hafta Çarşamba günü grev kararımızı almıştık. Günü geldiğinde uygulama kararını da alacağız. Eylemse eylem, grevse grev" diye konuştu.

Şimdi, otomotiv demek, Türk sanayisinin ve üretim merkezlerinin bel kemiği demek anlamına geldiğine göre, çalışanlar ile işverenlerin belli bir noktada, her iki tarafında memnuniyet duyacağı bir noktada oturup anlaşması en büyük arzumuz. Çünkü, içinde bulunduğumuz sıkıntılı dönemde, ülkemiz ekonomisinin belki de en lokomatif durumuna gelen otomotiv sektöründe, grev kararları alınması ve şartellerin kapatılmasının doğuracağı sonuçları en ince ayrıntısına kadar hesaplanmalı diye düşünüyorum.

Bu işin şakası yok….

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.