Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

İnsan hakları ve çamurlu su!

Yazının Giriş Tarihi: 26.01.2021 00:00
Yazının Güncellenme Tarihi: 26.01.2021 00:00

Bursa hafta sonunu çeşmelerden akan çamurlu su konusuyla geçirdi. Bu konuda pek çok şikayet geldi ve ilgililer ve yetkililer sanırım, halka korona salgını sırasında çamurlu suyu reva görmekten geri adım atmadılar.

Pek çok konuda ahkam kesip, bildik bilmedik konuşan o kadar çok insanımız var ki, kime neyi anlatmak istediğinize bir türlü başaramıyorsunuz. Çünkü, karşınızdaki kişi veya kişiler, sizin şikayetlerinizi kamu adına dinleme yükümlülüğü bulunmasına rağmen, “yapacak başka iş yok!” diye kestirip atıyorlar.

Evet, Bursa geçtiğimiz hafta sonu cumartesi ve Pazar günleri çeşmelerden akan çamurlu su ile ilgili sıkıntılar yaşadı.

Nedeni, barajlardaki su seviyesinin azalmasıyla birlikte devreye alınan kuyu sularından şebekeye verilmesi olarak konuşuluyor.

Doğru, Bursa bundan önceki yıllarda da susuzluk sıkıntısı baş gösterdiğinde kuyu sularını kullanıma açtı. Ama o senelerde çeşmelerden çamurlu su akıyor diye şikayetler pek gelmedi.

Bu sene neden geliyor?

Sıkıntı burada. Pek çok vatandaş, haklı olarak şikayette bulunuyor. Haklı olarak soruyor;

Dünyada korana salgını var. Covid önlemleri nedeniyle evlerimizde kapalı haldeyiz. İnsanların bu hastalığa karşı korunmada üç önemli etkenden bir tanesi temizlik ve hijyen.

Temizlik neyle oluyor? Tabi ki su ile.

Peki, çamurlu akan suyla yıkanan bulaşıkların temizlik ve hijyen korunmasına katkısı var mıdır?

Başta tifo ve diğer bulaşıcı hastalıklar olmak üzere pek çok mikroba davetiye çıkardığı iddialarına ne demeli?

İnsanlarımız bu çamurlu suyla hafta sonu banyo yapmak, duş almak zorunda mıdır?

Bu suyu içen vatandaşlarımızın durumları nasıl olur?

Bu çamurlu su ile yapılan yemeği yiyecekler mi?

Hani, diyorlar ya Bursa’da su çeşmeden içilir diye. Bu lafı söyleyenler, bu çamurlu sudan içiyorlar mı?

Bu sorular gerçekten insanları çok terletecek cinsten.

Ortada, insan hakları, insanların sağlık karşısında korunması ve çeşmeden akan çamurlu suya mahkum edilmiş görüntüsü verilmesi gibi pek çok iddia var. Konuşmak kolay. Bilgi sahibi olmadan fikir yürütmek en kolayı. İnsanların çamurlu suyla imtihan edilmesi ise başlı başına bir hak ihlali olabileceğine dair konuşanlar bile var aramızda.

Gelelim detaylara. Bursa’nın içme suyu şebekesinden sorumlu kurum Büyükşehir Belediyesi ve onun yan kuruluşu olan BUSKİ. Yapılan şikayetler üzerine BUSKİ ilgilileri şebeke hattına kuyu sularının pompalanması nedeniyle böyle bir sıkıntı yaşandığını kabul ediyorlar.

Peki, geçmiş yıllarda da kuyu suları pompalanıyordu. Bu tür şikayetler pek gelmiyordu. Demek ki neymiş, kuyu suları arıtmaya tabi tutulup tutulmadan mı şebekeye verildi? Sorusuna cevap aranması gerekiyormuş.

Öyle anlaşılıyor ki, kuyu suları direkt şebekeye pompalanmış. Oysa ki, günümüz teknolojisi çok gelişti. Arıtma sistemleri var. Kuyu sularının şebekeye verilmeden önce bir depoda toplanıp, bu depodan arıtılması yapıldıktan sonra dağılım yapılabilir. Yada, her kuyudan çekilen suların arıtma sisteminden geçirildikten sonra şebeke verilmesi sağlıklı ve mikroplardan arındırılmış suların şebekeye pompalanmasına imkan sağlanabilir. Bunun içinde gerekirse her kuyunun yanına bir arıtma sistemi kurulması gerekiyorsa, kuralım. Vakti zamanı geldiğinde yani, kuyulardan şebekeye su verilmesi zorunlu hale geldiğinde, bu sistemle birlikte kuyuları ve pompaları çalıştırıp, halka sağlıklı su verelim. Çeşmelerden çamurlu su akmasın.

Su hayattır.

Evet, su insan hayatının en büyük gıda kaynağı olduğuna göre, temizlik içinde suyu kullanmak zorunda olduğumuza göre, su için yapılan yatırımlar ve harcamaların hesabının tutulmaması gerekiyor. Tıpkı, salgın hastalıkla mücadele edilirken, mesela Korona için devlet kasasından halk sağlığı ve toplum sağlığı için milyonlarca lira para harcanırken, su içinde böyle bir harcamanın yapılması gerekmez mi?

Bence, insan haklarını düşünenlerin bunu böyle düşünmesi gerekir.

Su şehri Bursa’nın su fakiri gibi davranışlar içinde olması beni gerçekten üzüyor. Hele, ülkemizdeki Sağlıklı Kentler Birliği’ne başkentlik yapıp, başkanlık yapan Bursa’nın çeşmelerinden çamurlu suların akması, sağlıklı kent sözcülüğüne hiç yakışmıyor.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.