Cumhur başkanı Recep Tayyip Erdoğan yaptığı açıklamada vatandaştan helallik istedi. Açıklamasında ise şunları söyledi;

"Kısıtlamalardan etkilenen esnaflarımızın bir kısmı ile turizm sektörümüze de bu zor dönemde ayakta kalabilmeleri için her türlü desteği vermenin gayreti içerisindeyiz. Buna rağmen sıkıntıya düşen esnafımız, çalışanımız olduysa hepsinden hellalik istiyoruz. Hiçbir vatandaşımızın kendini sahipsiz hissetmemesi için devletimizin tüm imkanlarını seferber ederek sosyal destekleri ciddi oranda artırdık. Uluslararası değerlendirmelerde, salgın döneminde vatandaşlarına en yaygın ve etkin sosyal destek sağlayan ülkeler arasında yer alıyoruz."

Halktan "helallik" isteyen Erdoğan’a yanıt muhalefet parti liderlerinden geldi. "Sandıkta helalleşelim" önerisinde bulunan liderler, Erdoğan’a erken seçim çağrısı yaptılar.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, koronavirüs kısıtlamalarından ötürü sıkıntıya düşen halktan "helallik" istemesi siyaseti hareketlendirdi.

Bu açıklamanın ardından Ana muhalefet partisi olan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Erdoğan’a “Helalleşelim kesinlikle” yanıtını verdi, erken seçim çağrısı yaptı.

Kılıçdaroğlu, #HemenSeçim hashtag’ine yer verdiği sosyal medya paylaşımında, “Türkiye için erken seçim çağrısı yapıyorum. Seçim! Hemen!” ifadelerini kullandı.

İyi parti genel başkanı Meral Akşener ise yaptığı açıklamada "Sayın @RTErdogan sen unutmuş olabilirsin ama, siyasetçi milletiyle kürsülerde değil, sandıkta helalleşir.

Madem helalleşmek istiyorsun, korkma, getir sandığı helalleşelim. Zor durumdaki çiftçiyle, esnafla, işsiz gençle helalleşelim.Milletimizin kutlu iradesiyle helalleşelim." Açıklaması yaptı.

Helallik isteyen bir insan psikolojisini düşündüğümüzde ise aklımıza moralsiz, başarısız ve çıkmazın içine girmiş bir insan profili gelir ve ziyadesiyle çaresiz bir hastalığa yakalanmış, tedavisi mümkün olmayan bir insan da bu üzüntü esnasında dünyadan umudunu kesip son bir çaba ile helallik isteyebilir.

Durup dururken kimsenin, kimse den helallik istemesi pek olağan bir durum değildir. Bu açıklamanın ardından sosyal medya da ve paylaşım sitelerinde büyük bir kitlenin aleni şekilde "hakkımı helal etmiyorum" paylaşımları yapmaları siyasetin ve bir koltuğa oturmanın ne kadar zor olduğunun net bir göstergesidir.

Aksi yönde "hakkım helaldır" yazanlarda var elbette fakat geçmiş yılların aksine bu sefer bu kitle bir hayli azınlıkta kalıyor. Deyim yerindeyse günümüzde şatafatlı ve çevresiyle güçlü Erdoğanın yerine giderek yalnızlaşan bir Erdoğan görüntüsü var artık. Siyasette bir içme kaybetmeye başlarsanız bu düşüşü engellemek artık beyhude bir hayal gibi boş kalır.

Ekonominin kötü gidişi, artık her alanda hissediliyor, son bir yıldır da Pandemi süreci bu sıkıntıyı daha da aşılmaz bir noktaya getirdi. Halk artık cebine dokunmuş bir iktidara soğuk bakmaya başladı, merhum Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in dediği gibi " boş tencerenin deviremeyecegi iktidar yoktur" noktasına gelindi. Bu gün semt pazarına gittiğiniz de 1 kili peynir 50 lira, bir kili zeytin 30 lira, bir kili balık 30 lira ve bunlar ortalama fiyatlardan baz alınarak hesaplayalım üç ürün 110 lira yapıyor, hakikaten cep yakıyor.Vatandas önce cebine ve ailesini gecindirmeye bakar, gerisi sonra gelir, insan hayatının realitesi budur.

Helallik istemek belki de bir son nokta ve pes etme psikolojisidir. Ne diyelim Devletimiz ve Milletimiz için Allahtan en hayırlısını dilemek, Ramazan ve Bayram çıkışı yapabileceğimiz en güzel dilektir. Esen kalın...