Ramazan ayı ve Ramazan Bayramı tamamlandı.

Şimdi iş zamanı.

Siyasetin gündeminde İstanbul seçimleri var. Baktık, seçim İstanbul’da ama başkan adayları Karadeniz turunda, Anadolu turunda.

İstanbul’da Bayram nedeniyle insanların tatil beldelerine akın ettikleri ve bu kentin boşaldığı söylenmesine rağmen, özellikle Ada Vapurlarındaki kuyruklar, Eminönü ve çevresindeki kalabalık, sahillerdeki kalabalık, “ne kadar insan giderse gitsin, yerine yenileri geliyor. İstanbul’un nüfusu azalmaz, artar” tezini bir kez daha doğru çıkardı.

Tatil beldelerine bakalım. Magazin programları şimdiden canlı yayınlara bile başladılar. Bodrum başka, Çeşme başka, Marmaris başka telden çalıyor.

Uzayıp giden araç kuyrukları, sıcağın altında bunalan insanlar, şehirlerarası yollardaki trafik sıkışıklığı ve gıdım gıdım ilerleyen trafikteki çekilen sıkıntılara rağmen, tatile giden ve dönen insanların yüzlerinde mutluluk izleniyor.

Demek ki bu insanlar çileli yolculuğa alışmışlar.

Geçen hafta sonu köşemde bayram trafiği ve insanların trafikte birbirlerine karşı yaptıkları olumsuz davranışlar nedeniyle yollardaki düzensizliğin biraz olsun düzene kavuşturulması amaçlı olarak tıpkı polis imdat 155 telefonu gibi bir WhatsApp hizmet hattı kurulmasını önermiştim.

Mesaj atan ve telefonla arayan bazı okurlarım, bu hizmetin ülkemiz için çok büyük fayda sağlayacağını söylediler.

Bende bu konuyu köşemden bir kez daha İç İşleri Bakanı Süleyman Soylu ile Emniyet Genel Müdürü Celal Uzunkaya’ya duyurmak istedim. Bazı polis arkadaşlarım ise bu işlemin çok rahat halledilebileceğini, polisin ihbar sisteminin ve 155 telefonların bile WhatsApp hatlarına açılmasıyla sorunun kısa zamanda çözümlenebileceğini söylediler.

İşin özü, yani anlayacağımız, polis ve işlem için ek teknik yatırıma gerek olmadan ihbar hatlarının bazılarının telefon numaralarını WhatsApp görüntülü ihbar hattı veya trafik hattı olarak kullanabilecek alt yapıya sahip imiş.

Bunu öğrenmek beni mutlu etti.

Tabi, bu sabahtan itibaren iş başı yapıldı. Yaklaşık 9 günlük tatilden sonra iş başına geçip mesaiye başlamak bazı insanlar açısından zor olsa da hizmetin devamlılığı ilkesine göre, halka yönelik hizmetlerin yapılması gerekiyor. Bizim ülkemizde bir anlayış var. Siyaset işbaşı yapmadan bürokrasi dahil kimse iş başı yapmaz. Pek çok esnaf ve işyeri sahibi de siyasetin rüzgarına göre dümenini çevirmeye gayret eder.

Bayram sonrasındaki görüntüye baktığımızda, İstanbul seçimleri için geri sayım başladı. Siyasetçiler bu seçim öncesinde, belki senelerdir uyguladıkları ama dikkat etmedikleri hemşeri dayanışmasının önemini gördüler. Bu konuyu gündeme getiren MHP lideri Devlet Bahçeli, İstanbul’da yaşamakta olan ve nüfus yoğunluğu bulunan illerin teşkilatlarına İstanbul’da kapı kapı dolaşma talimatı vermişti. Bakıyorum şimdi CHP hem adayı hem de parti örgütleriyle illeri dağılıp, İstanbul seçimleri için hemşeri dayanışmasına sarılmaya başladılar.

Tabi, sosyal medyadaki bilgi kirliliği işin üzerine tuz biber ekmeye de başladı. Hiçbir siyasetçinin yapmaması gerekenlerin de yapılması gibi iddiaların sosyal medyada paylaşılması, pek çok kişinin de bu paylaşımları doğru kabul edip yaygınlaştırması, siyasetin içine istenmeyen limon suyu sıkılması gibi görüntü veriyor.

Seçim İstanbul’da 13 gün sonra da sonuçlar belli olacak. A veya B aday kazanacak. Koltuk tek, aday çok. Hepsinin birbirinden belki de değerli özellikle vardır. Aday olduklarına göre benim açımdan da her adayın başkanlık koltuğu için yeterliliği vardır.

Adayları, siyasi partileri, yöneticilerini, onların söyledikleri sözleri tartış, biçip, değerlendirecek olanlar İstanbul seçmen kütüklerinde isimleri yazılı olan seçmenlerdir. Yeter ki, sandıklardan başka türlü sesler ve kokular yükselmesin.

Seçimler yapılır, seçmenler oylarını kullanıp tercihlerini yaparlar, sonrasında oylar sayılıp, gerçek sonuçlar ortaya çıkar ve hak yerini bulur. İyi ki İstanbul seçimleri var. Siyasetin gündem ertelemesine yol açtı. Ülkenin bekleyen sorunlarının çözümü için formüllerin üretilmesi de seçim sonrasına ertelendi.

Malum, sıcaklar bastırdı. Yaz geldi. Okullar tatil oldu. Pek çok insanımız, Ramazan Bayramını fırsat bilerek tatil yaptı. Şimdi onlar geri döndüler. Tatil beldelerinde boşluklar var. Sıra bize geldi. Birkaç günde aile olarak bizler tatile çıkıyoruz. Bakalım, Ege ve Akdeniz kıyıları nasıl? Gezip görelim.