Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Furdi Furdi Furildi…

Yazının Giriş Tarihi: 30.09.2021 00:03
Yazının Güncellenme Tarihi: 30.09.2021 00:03

Meşhur fıkradır;

Temel, köyüne gelen konuğuna çevreyi gezdirirken yolları köy mezarlığına düşer.

Kabir taşlarının üzerlerinde ki yazılar dikkatini çekince konuk sorar;

Neden mezar taşlarının çoğunda  "Furdi-Furdi-Furildi, Furdi-Furuldi, Furdi-Furdi-Furdi Furuldi diye yazılar var?

Temel de konuğunun sorusunu ‘Burada adettir kim kaç kişiyi furmiş ise onu yazarız mezar taşına,eğer o da furilerek ölüyse o zaman da nasıl öldüğü bilinsin diye furildi diye de belirtiriz’ diye yanıtlar.

Konuk şaşkın şakın etrafına bakarken taşında sadece mevtanın adının yazdığı bir mezar taşı daha dikkatini çekince tekrar sorar;

‘Peki bu mezar taşında neden sadece rahmetlinin ismi var?’ Temel mezara şöyle bir bakar ve umursamaz bir yüz ifadesi yine yanıt verir;

‘Ha o mi? o mühim değil,eceliyle öldi’

Fıkralar genellikle izahı olmayanın mizahı olur önermesinin tezahürüdür.

Ve ne yazık ki çoğunlukla da kara mizahtırlar.

Neyse sadede geleyim:

Haberlerini okumuşsunuzdur;

Ateşli Silahlar Yönetmeliği 19’uncu kez değiştirilmiş ve devlet, ruhsatlı silah alabileceklerin sayısını arttırmış.

Yani bireysel silahlanma kapsamı genişletilerek silah alma yasağı olanlara  da ruhsat verilmesinin önü açılmış.

Ayrıca yeni yönetmelikte  ‘Hiçbir şekilde' ruhsat verilemeyeceği ibaresi çıkartılarak yasaklanmış hakların geri verilmesi kararı alınmış.Bir de cezanın infazından beş yıl geçmiş olması, ruhsat veriliş nedenlerinin idari makamlara bildirilmemesi vb. hallerde silah ruhsatı verilebileceğine ilişkin bir  düzenleme getirilerek belirli suçlardan (kadına karşı şiddetin önlenmesi bağlamında haklarında tedbir kararı verilenler dahil) haklarında kovuşturma yapılan kişilerin silahlarının dava sonuna kadar emanete alınması öngörülmüş.

Dün 28 Eylül Dünya Bireysel Silahsızlanma günüydü;

Umut Vakfı da günün anlam ve önemine binaen yaptığı açıklamada ‘Yılbaşından 24 Eylül 2021 tarihine kadar bir önceki yıla göre yüzde 6 artışla 2 bin 592 silahlı şiddet olayı basına yansıdı. Bu olaylarda bin 470 kişi öldü, 2 bin 693 kişi de yaralandı. 2014 yılıyla kıyasladığımızda ise son 8 yılda silahlı şiddet yüzde 73 arttı" Diyordu.

Evet kabul bizim coğrafyada At Avrat Silah üçlemesi kuşaktan kuşağa geçen bir öğretidir.

De,

Bu öğretinin çağlar boyu hiç değişmeden nesilden nesile sanki her daim güncelmiş gibi aktarılması ilginçtir.

Peki o zaman bir soru?

Bu üçlemeyi duyunca akla ilk hangi cins geliyor?

Erkek elbette.

Kadın neden at desin, kendi zaten kadın niye kadın desin, silah desin ?

O zaman buradan bakınca silahın bir erkeklik göstergesi olduğunu kabullenmek mi gerekiyor?

Konu derin; girince nefesin kesilip boğulma ihtimali de kuvvetli.

Hadi boğulmadın konuya kızıp ne yazmış bu adam diyerek tetiğe basan bir erkek(!) tarafından vurulma ihtimali de kuvvetli.

İyisi mi fazla bırkalamayayım da mezar taşıma

 Furamadan furildi yazmasınlar….

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.