Öncelikle Bursaspor sevdası ile gidiş-geliş 1600 kilometreyi göze alıp yolda kaza geçiren vefakâr/cefakâr taraftarlarımıza acil şifalar dileyerek 5 Ocak’taki ‘aksiyon-tansiyon- kırmızısı-penaltısı-dramı’ ile film gibi dün geceye dönelim...
Puan cetvelinde dibe gömülü Adanaspor açısından ‘yaşam mücadelesi’,Bursaspor penceresinden baktığımızda ise 90 dakikayı şanına lâyık bir sonuçla kapatıp zirve sıcaklığından ‘kopmama meselesi’ önem taşıyordu ılıman bir Akdeniz akşamındaki müthiş mücadele…
Hani ‘iki takımda birbirini tartıyor’ derler ya; öyleydi ilk 15 dakika…
Tatsız, tuzsuz pozisyonsuz..Tribünler dahil herkesin üzerine uyku mahmurluğu çökmüşken, Hakan Barış uyanık bir hareketle topu Bursaspor defansının arkasına bırakıverdi, Roni son çizgiden çevirdi Emeka Eze’de meşin yuvarlağı boş kaleye dürtüverdi: 1-0…
Ev sahibi ekip golün sevincini yaşarken ikinci bir şokla sarsıldı! Ahmet Dereli’den sonra golün sahibi Nijeryalı’da sakata gelip sedyelik olunca Engin İpekoğlu hem hücumdaki iki gol silahını kaybetti hem de 24 dakikada oyuncu değişiklik kredisi bire indi.
Timsah rakibinin bu dezavantajını kendi lehine avantaja çevirmekte gecikmedi. Önce Kubilay Kanatsızkuş ile tabelayı eşitledi ardından da penaltıdan Özer Hurmacı takımını öne geçirdi: 1-2…
Yeri gelmişken hemen iki noktaya dikkat çekelim…
Bursaspor’un beraberlik golünde atmak yerine Kubilay’a attırmayı tercih eden Burak Kapacak’a helal olsun diyelim, Adana aleyhine verilen penaltının da belaltı(!) olduğunu söylemeden geçmeyelim.
Ne var ki; Bursaspor’un busezon hakemlerden çok çektiğini de görmezden gelmeyelim…
İlk yarıda öne geçip devre arası soyunma odasına geride giden Adanaspor’un ‘ne yapalım kader’ diyerek ikinci yarı oyunu boşlayacağını düşünenler yanıldı.
İlk düdükle birlikte Roni daha ilk rakip kale ziyaretinde skoru dengeledi: 2-2…
Beraberlik sonrası maç bir ev sahibine bir konuk ekibe gitti geldi.
Her an her şey olabilirdi iki takımdan biri güme gidebilirdi...
Kaçanlar baktığımızda gerek Adana gerekse Bursa kale önleri pozisyon hurdalığı gibiydi.
Karacic ile Çağlar kalelerinde devleşince ‘geliyorum’ diyen gol bir türlü gelmedi…
Kısmet 90 artı 5’deymiş!
Özer Hurmacı ceza sahası ön çizgisinden topa öyle bir vurdu ki; ikinci kez Timsah’a ‘Ohhh’, Kaplan’a da ‘Offf’ çektirdi, maç bitti: 2-3…
Bursaspor kaç zamandır bu kadar güzel kazanmamıştı. Dün geceki bu galibiyet arkadaşlık bağlarıyla omuz omuza çarpışarak alınmış herkes için çok gerekli bir ihtiyaç kredisiydi.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Mustafa ÖZKESKİN
Film Gibi!
Öncelikle Bursaspor sevdası ile gidiş-geliş 1600 kilometreyi göze alıp yolda kaza geçiren vefakâr/cefakâr taraftarlarımıza acil şifalar dileyerek 5 Ocak’taki ‘aksiyon-tansiyon- kırmızısı-penaltısı-dramı’ ile film gibi dün geceye dönelim...
Puan cetvelinde dibe gömülü Adanaspor açısından ‘yaşam mücadelesi’, Bursaspor penceresinden baktığımızda ise 90 dakikayı şanına lâyık bir sonuçla kapatıp zirve sıcaklığından ‘kopmama meselesi’ önem taşıyordu ılıman bir Akdeniz akşamındaki müthiş mücadele…
Hani ‘iki takımda birbirini tartıyor’ derler ya; öyleydi ilk 15 dakika…
Tatsız, tuzsuz pozisyonsuz..Tribünler dahil herkesin üzerine uyku mahmurluğu çökmüşken, Hakan Barış uyanık bir hareketle topu Bursaspor defansının arkasına bırakıverdi, Roni son çizgiden çevirdi Emeka Eze’de meşin yuvarlağı boş kaleye dürtüverdi: 1-0…
Ev sahibi ekip golün sevincini yaşarken ikinci bir şokla sarsıldı! Ahmet Dereli’den sonra golün sahibi Nijeryalı’da sakata gelip sedyelik olunca Engin İpekoğlu hem hücumdaki iki gol silahını kaybetti hem de 24 dakikada oyuncu değişiklik kredisi bire indi.
Timsah rakibinin bu dezavantajını kendi lehine avantaja çevirmekte gecikmedi. Önce Kubilay Kanatsızkuş ile tabelayı eşitledi ardından da penaltıdan Özer Hurmacı takımını öne geçirdi: 1-2…
Yeri gelmişken hemen iki noktaya dikkat çekelim…
Bursaspor’un beraberlik golünde atmak yerine Kubilay’a attırmayı tercih eden Burak Kapacak’a helal olsun diyelim, Adana aleyhine verilen penaltının da belaltı(!) olduğunu söylemeden geçmeyelim.
Ne var ki; Bursaspor’un bu sezon hakemlerden çok çektiğini de görmezden gelmeyelim…
İlk yarıda öne geçip devre arası soyunma odasına geride giden Adanaspor’un ‘ne yapalım kader’ diyerek ikinci yarı oyunu boşlayacağını düşünenler yanıldı.
İlk düdükle birlikte Roni daha ilk rakip kale ziyaretinde skoru dengeledi: 2-2…
Beraberlik sonrası maç bir ev sahibine bir konuk ekibe gitti geldi.
Her an her şey olabilirdi iki takımdan biri güme gidebilirdi...
Kaçanlar baktığımızda gerek Adana gerekse Bursa kale önleri pozisyon hurdalığı gibiydi.
Karacic ile Çağlar kalelerinde devleşince ‘geliyorum’ diyen gol bir türlü gelmedi…
Kısmet 90 artı 5’deymiş!
Özer Hurmacı ceza sahası ön çizgisinden topa öyle bir vurdu ki; ikinci kez Timsah’a ‘Ohhh’, Kaplan’a da ‘Offf’ çektirdi, maç bitti: 2-3…
Bursaspor kaç zamandır bu kadar güzel kazanmamıştı. Dün geceki bu galibiyet arkadaşlık bağlarıyla omuz omuza çarpışarak alınmış herkes için çok gerekli bir ihtiyaç kredisiydi.