Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan da iyi bilir ki, bahar temizliği önemlidir. Özellikle memleketi Rize'de, çay hasadı öncesi çay tarlalarında bahar temizliği yapılır. Mayıs çayı adına önemli olan bahar temizliğini geç yapanların o yıl hasadı pekte bereketli olmaz. Yine evler, iş yerleri hatta her yer bahar başlangıcında temizlenir. Oysa Sayın Erdoğan, iki yıldır beklenen bahar temizliğini ne hükümette, ne AK Parti Genel Merkez dahil teşkilatta, ne de Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde yapmadı. Ve bunun neticesinde son iki yılı Türkiye, bereketsiz yıllar olarak ağır ekonomik ve sosyal bedeller ödeyerek aştı. Bu yılda geciken bahar temizliği bize gösteriyor ki; siyasi, ekonomik ve sosyal açıdan Sayın Erdoğan ciddi kayıplar yaşayacak. Bu sebeple; AK Parti Genel Başkanı, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın en büyük hatası ısrarla yapmadığı bahar temizliği diyebiliriz.

Siyaset; günahları affeder ancak hataları kabul etmeyen sosyal bir yapıdır. Bu sebeple, yolsuzluklar batağında yoksullaşan bir ülke olduğumuzu kabullenerek Türkiye’yi bu sürece sürükleyen herkesi siyasetten ve bürokrasiden azletmek gerekiyor. Siyasete dair ciddi bir temiz eller operasyonu başlaması ülkenin refah ve adalet sürecine dönüşü adına önemli bir hamle. Bunun içinde kapsamlı bir kabine revizyonu ve beraberinde tüm yerel yönetimlerde kapsamlı incelemeler şart.

***

Ağır vergi ödemeleri altında ezilen vatandaşlar ile esnaf ve iş dünyasını acilen rahatlatmak amacıyla tam kapsamlı geniş bir vergi başta olmak üzere idari ve adli ceza affı düzenlemesinin Haziran ayı içerisinde yasalaşması gerekiyor. Yüksek tutarlı zamlar, artan ve finansal açıdan toplumca karşılanması imkansız hale gelen enflasyon ile beraber birçok sektörde yaşanan tedarik sorununa maalesef hükümet çare üretemiyor. İşin bir başka kısmında ise; muhalefet partilerinin yaşanan ekonomik, sosyal, adli ve idari sorunlara yönelik somut çözüm önerilerinin olmaması. İşte bu kısır döngü içerisinde hükümetin yerel ve ulusal dinamikleri doğru çalıştırarak topluma fayda üreten çözümler ortaya koyması gerekiyor. Var olan olumsuzluk sürecinin uzun zamandır yaşanması Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve kabinesinin diğer büyük hatası diyebiliriz.

Türkiye’nin 15 Temmuz mücadelesini göz önünde tutarak; FETÖ lideri ile fotoğrafı olan ve FETÖ ile yakınlığı bilinen tüm kabine üyelerinin acilen kabine dışına çıkarılmaması ve aynı durumu bulunan Bakan Yardımcıları başta olmak üzere Genel Müdürler ile üst düzey bürokratların milli isimlerden oluşmaması, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin yönetilemez bir ülke olduğu algısını toplumda güçlendiriyor. Bu sebeple, ciddi bir kamu ve siyaset temizliği şart.

Türkiye’nin aynı zamanda İslam Aleminin lideri olduğunu düşündüğümüzde; Türk İslam Birliğinin askeri, ekonomik, kültürel ve sosyal bütünlüğünün güçlendirilmesi sürecinde eksik kaldığımızı görmek zorundayız. Bu sürecin gecikmesi, Ankara ile Anadolu arasındaki büyük kopukluklar, İstanbul'un finans şehri yapılma ısrarı ve büyük Anadolu depremi gerçeği hususları Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın uluslararası gündemlerden daha öncelikli konu başlıkları diyebiliriz.

İşte tüm bu detayları öteleyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, aynı zamanda Anadolu şehirlerini ziyaret etmeyerek kendisini halktan izole etmiş durumda. Böylesine büyük hataları üst üste yapan Sayın Erdoğan'ın en büyük hatalarından biri ise; 20 yıldır bir düzene ve istikrara sahip olamayan eğitim sisteminin bozukluğu diyebiliriz.