Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Erdoğan, Ben ve Devlet…

Yazının Giriş Tarihi: 15.07.2019 00:01
Yazının Güncellenme Tarihi: 15.07.2019 00:01

Kısırlaştırılmış siyaset ile yönetilmeye alıştık. Öyle ki, halk dahil herkes sineye çekiyor. Ve bu geri çekilme, ilerleyen süreçler için en büyük tehdit.

 

Türkiye tam 3 yıl önce bugün 15 Temmuz 2016'da büyük bir diriliş sürecini ihanet darbe girişimi ile yaşadı. Devlet, içerisine sızan yılanlardan ve yalanlardan ayıklanmak için halen daha mücadele ediyor. Bir yanda FETÖCÜ zihniyetlerin mağdur ettikleri, diğer yanda FETÖCÜ zihniyetin kandırmasının ötesinde gelinen sürecin mağdur ettikleri. Görmekteyiz ki, Türkiye'de kaybettiğimiz en büyük değer adalet.

 

Ülke adına önemli adımların atılmasını sağlamaktan öte, memlekete umut olan bir isim Recep Tayyip Erdoğan. Bugün gelinen noktada varlığına ne kadar ihtiyaç duyulduğunu daha iyi görebilmek mümkün. Ve buna rağmen Erdoğan hükümeti dönemi ağır ekonomik buhranlar ve uluslararası sorunlarla boğuşuyor. Çözüm çok uzakta olmadığı gibi sorunsuz bir gün dahi yok…

 

Türkiye'de yeni bir değişim ve sinerji modeli olarak hayat bulan 'Başkanlık' sistemi bugün yeniden eleştiri konusu oldu. Bir yanda 15 Temmuz gerçekleri diğer yanda gücünü yeniden Türkiye içerisinde aktifleştirerek arttıran FETÖ varlığı.

 

Velhasıl zor günlerdeyiz. İhanet çemberinin dikenli telleri yine gül kokusu sürünüyor. FETÖ'nün ev sahibi Amerika, S-400 yaptırımları ile yeniden ve iki yüzlü bir siyasetle yanımızda! Ya biz çok saf bir milletiz ya da safları halen daha birleştiremeyenlerdeniz...

 

İstanbul Belediye Başkanı, Milletvekili, Genel Başkan, Başbakan, Cumhurbaşkanı, Devlet Başkanı, Başkan Recep Tayyip Erdoğan. Öyle yazıldığı gibi kolay bir hayat mücadelesi değil. Mağdur ve mağrur bir ömür. Erdoğan’ın geldiği nokta da bazı şeyleri çok net ifade etmek istiyorum. Öyle ki, bu nokta da ben ve Devlet neredeyiz bu da net olarak ortaya konulmalı.

 

Bilindiği üzere ben FETÖCÜ zihniyetlerin mağduruyum. Sayın Adalet Bakanı bilmeseler bile! Sayın Adalet Bakan Yardımcıları konuya vakıf. Devlet eliyle devletine sadık insanlara zulmün adıdır FETÖ ve FETÖCÜ. Kayıp yılların, kaybolan hayallerin, yalnızlığa mahkum edilmişliğin ardında ki şerefsizliktir FETÖ.

 

Devlet, bu yapı ile uzun dönem mücadele etti. Tam düğmeye bastı denildiği nokta da kirli eller ve emeller devreye girdi. Elbette Recep Tayyip Erdoğan'ın samimi itirafı olan 'kandırıldık' sözcüğü çok değerli. Türkiye'nin aldatılma hikayesinin perde arkasında uyanık duran, bu kirli yapının tüm oyunlarına çomak sokanların yerle bir edilmiş hayatlarını da görmek gerekiyor. Bir yanda Ergenekon Balyoz iftiraları diğer yanda tek derdi Vatan Millet Türkiye olanlara atılan isnatsız ve belgesiz iftiralar. Ve herşeyden ötesi Adalet çarkında ki, adaletsiz zulüm çarkında öğütülen gençliğimiz…

 

Dünden bugüne her daim Ak Parti ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a oy vermiş birisi olarak samimiyetle ifade etmeliyim ki, son iki yerel seçimde Ak Parti ve Erdoğan büyük hatalara düştü. Ve belki de bu yüzden 2014 yerel seçimlerinde Ak Parti’nin 2019 yerel seçimlerinde Nilüfer Belediye Başkan Adayı hemşehrim İnşaat Mühendisi Necati Şahin'e oy vererek mevcut Büyükşehir Belediye yönetiminin yanlış bir yönetim biçimi ile idare edildiğine tepki oyu verdim. Ve yine 2019 yerel seçimlerinde benzer tercihler ve toplumsal gerçekler bizi karşı tarafa oy vermeye mecbur etti. Velhasıl seçim sürecinde an be an yanında olduğumuz aday maalesef gözleri kör, kulakları sağır, yüreği katran kaplandığı için kendi hatalarını gösteren bize 'eleştiriye tahammülüm yok' yansıması ile çıkışınca, kendisine oy vermemek gerekliliğini gördük.

 

Bursa'da Ak Parti çok kaybetti. Devletin yatırım eli kentte kendini hep yanlış yatırımlarla gösterdi. Yeterli olmayan ve yine yanlış yapılan yatırımlar kente kaybettirdi. Evet, Ak Parti Bursa'da ve Türkiye'de büyük hatalar yaptı. Ve yine Sayın Başkan Erdoğan'ın dediği gibi meclis üyelerinde ve İlçe belediyesinde Ak Parti diyenler, Büyükşehir Belediye Başkanı seçiminde tepki olarak Ak Parti demedi! Kısacası, oyu alması gereken oy alamadı…

 

Ama ülkenin kaderini değiştiren Erdoğanlı yılları iyi okumak lazım. Bugün Türkiye içerisinde hepimiz az ya da çok mutluyuz. Eleştirdiğimiz Suriyeliler yerine Suriye'nin nasıl bu hallere düştüğünü görmek zorundayız. Siyasiler eliyle değil, memleket derdi ile kenetlenmeliyiz. İşte bu yüzden kendimizle yüzleşmeliyiz…

 

***

 

Kırıldık ama kırmadık. Haksızlık ve zulme uğradık ama vazgeçmedik. İl ve ilçe binalarına gitmekten imtina ettik. Ama asla davamızın adamı dediğimiz liderimiz bildiğimiz emanetimiz diye sahiplendiğimiz Recep Tayyip Erdoğan'a ihanet etmedik, etmeyiz. Birilerinin ısrarla Ahmet Davutoğlu, Ali Babacan seviciliğini görüyoruz. Belki de haksız değiller. Ak Parti çok yoruldu. Ama iz belli, lider belli. Biz, Recep Tayyip Erdoğan yanında ardında saf tutmaktan yorulmadık. En acı eleştirileri yaptık, belki yeri geldi uyarmak adına oy vermedik ama bu sevdadan da hiç vazgeçmedik.

 

Şimdi karar Recep Tayyip Erdoğan'ın. Ya bugün Milletin yüreğine seslenerek Ak Parti’yi silkeleyecek ve kongre süreçlerini başlatarak öze dönecek ya da biz gönlü kırıkların sayısı hızla artarken o yanında ve parti de konuşlanan yanlışların düşürdüğü tuzaklara düşmeye devam edecek.

 

Ben, 15 Temmuz Demokrasi Meydanında olacağım. İnanıyorum ki, Türkiye davasına inanan herkes orada olacak. Ama hem Devlet hem de Recep Tayyip Erdoğan bir karar verecek bugün. Ya değişim diyerek FETÖ bitirilecek ya da aynı tas aynı hamam denilerek FETÖ yeniden diriltilecek.

 

Velhasıl, karar ne olursa olsun dün ve bugün olduğu gibi yarında biz hep aynı safta olacağız...

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.