Görüyorum ve anlamaya çalışıyorum… Türkiye’nin içinde çıkan ya da çıkartılan bir takım karışıklıkların, anlaşmazlıkların ya da yayınlanan mektup veya deklarasyonların kalıcı etkileri olmasa da inanılmaz bir zaman kaybettirdiğini, insanları kutuplaştırdığını ve gündemi değiştirdiğini görüyorum.

Ergenekon, balyoz, askeri casusluk ve 15 Temmuz gibi Türk Ordusu’nu derinden sarsan, komuta kademelerini hallaç pamuğu gibi atan dava ve darbe girişimlerinin, Türkiye’nin geleceğine ipotek koymak isteyenlerin ekmeğine yağ sürdüğü kesin…

Askeri vesayeti bitirmek adına alınan kararlar ve uygulamaların, 3 bin yıllık tarihiyle dünyanın geleneği bozulmadan gelen Türk Ordusu’nu değiştirdiğini ve demokrasi adına olması gereken ne ise; O’nun olduğunu fark ediyorum… Türk Ordusu, ‘siyasi erke’ saygılı olduğunu gösterdi. Ancak, ordu içindeki dini ve siyasi yapılanmalara büyük bir titizlikle eğilmemiz ve deşifre etmemiz gerektiğini unutmamalıyız; Çünkü acı örneğini henüz yaşadık… Temizlik halen devam ediyor ve bulaştığı yerlerde iz bırakıyor…

ASKERİ DARBELER

1980 askeri darbesi, aslında bugünlerin de hazırlayıcısı oldu… Türk sol hareketlerinin üzerinden paletle geçildi, ezildi… “Ne istiyorlardı?” diye yıllarca inceledim… Örgütlerin içinde kalmış, eylemlere karışmış, cezaevinde yatmış, kitap yazmış solcu insanlarla tanıştım… Yıllarca arkadaşlıklar yaptım, dostluklar kurdum… Hem sağdan hem de soldan akrabalarım vardı, onlarla uzun uzun konuşma fırsatlarım oldu.

Temelde adalet, özgürlük, milli gelirden insanca yaşam için pay, sağlıkta fırsat eşitliği, parasız eğitim, barınma ve sürekli iş gibi biraz çaba ve katılımla çözümlenebilecek yaşamsal konularla ilgiliydiler… Tüm insanlığı kapitalist esaretten kurtaracak fikirleri vardı… Derine kazıldığında doğayla barışık, insanlara belirli bir statü sağlayan, azınlıktan değil çoğunluktan yana, oldukça eğitimli ve araştıran insanlardı solcular… Dünyayı, barış içinde, huzurlu bir gezegene çevireceklerine inanıyorlardı…

…Ve bugünlere geldik…

Emekli amirallerin, "Tekkedeki amiral", "Montrö'nün tartışmaya açılması”, "Atatürk ilke ve devrimleri" konularında önceki gece yayımladığı bildiri, siyasi iktidarı bir kez daha harekete geçirdi… Tepkiler çığ gibi arttı… İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, emekli amiralleri ‘zevzeklik yapmakla’ suçladı… İktidar ortağı MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “apoletleri sökülsün, maaşları kesilsin” dedi…

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatılmıştı bile. Gelen bilgilere göre; Emekli 104 amiralin lojman ve koruma hakları iptal edildi… Belki yakında emekli maaşları da kesilecek ve aileleri de sefalet içine düşecek…

BEYİN KONTROLLÜ BİLGİSAYAR

Biz yeni ve gündemlerle zaman harcarken; Bilim insanları uzun süredir üzerinde çalışılan, bir zamanlar düşüncesi bile hayal olan projeyi hayata geçirdi; İnsan beyni ilk kez, kablo bağlantısına ihtiyaç duymadan bilgisayara bağlandı. 24 saat süren testte, komut aktarımı başarılı oldu. Yani teste katılanlar düşünce gücüyle bilgisayara komut verdi.

Değerli okur; Türkiye’nin geleceğini planlayan etkin isimlerin artık bilimden, sanattan, dünyanın kirlenmesinden, insan haklarından, kadınların istediği her alanda yükselmesinden, doğu ile batı arasındaki dengesiz gelir dağılımından, pahalılığı yok edeceklerinden, çocukları koruyacaklarından ve her aileye en çok iki çocuk hakkı verileceğinden bahsetmesi gerektiğine inanıyorum. Dünyayı maalesef biz yok ediyoruz…

XXX

İKİNCİ KEZ RABİA DENİZ

ÇGD Bursa Şubesi'nin 17. Olağan Genel Kurulu'nda seçime tek listeyle gidildi. Divan başkanlığını Tayfun Çavuşoğlu'nun yaptığı kurulda, Hatice Nur Derya ve Kadir Güzel de divan üyeliklerini doldurdu… Açık oylamayla yapılan seçimde Rabia Deniz başkanlığa ikinci kez seçilirken; ÇGD Bursa Şubesi’nin yeni yönetimi; Ozan Kaplanoğlu, Onur Fidansoy, Seyit Gündoğan, Derya Demir Pınar, Burak Demirci, Serhat Tezcan, Pelin Akdemir, Sedat Yoğurtçu ve Bülent Sezgin’den oluştu.

XXX

RAMAZAN PİDESİ

400 gr pide 5 Liradan satılacak…