Bursaspor’da stat ve tesislerin elektriği, doğal gazı ile haliyle de suyunun kesik olması nedeniyle Altay maçının oynanması tehlikede diyorlar ya...

Sakarya, Eskişehir ve Balıkesir gibi çevre illerin kulüp taraftarlarınca sosyal medyada yapılan paylaşımlar doğrusu insanın içini acıtıyor...

‘Bizim elektriğimiz yanıyor, doğal gazımız ısıtıyor, suyumuz sıcak gelin bizim statta oynayın!’

‘Böyle durumlarda komşuluk hakkı devreye girer. Stadımızın kapısı sizlere açık, gelin bizde oynayın, yıkanın, paklanın!’

‘Komşuluk kötü günde belli olur; sizleri evimizde ağırlamak istiyoruz. Elektriğimiz aydınlatıyor, kaloriferler yanıyor, sıcak suyumuz akıyor; bekleriz...’

Buna benzer o kadar çok paylaşım var ki...

‘Siz kendinize ve ligde durduğunuz yere bakın, bizden çok daha acınacak haldesiniz’ deyip geçmek var ama kazın ayağı öyle değil...

Espri, şaka, takılma iyidir de... Birileri yaptıklarınızla ya da yapamadıklarınızla maytap geçiyorsa yandınız demektir!
En ağır eleştiri yöntemidir...

Buyurun bakalım...’Efendim şaka yapıyorlar ne var bunda’ diyerek geçiştirilecek söylemler değil bunlar.

O zaman yerin dibine batsın o “her şakanın altında bir hakikat yatar” lafı...

Bugün itibarıyla Bursaspor’un yaşadığı durum aynı...
Tenkit, suçlama falan geride kaldı, resmen makara başladı!
Ne diyordu sayın başkanımız;

 ‘Bursaspor bir markadır, onu daha da yücelteceğiz.’

Geçtik markayı yüceltmeyi ele-güne makara olduk!

Tarihi ve mazisi zaferlerle dolu Yeşil Beyazlı şanlı armadanın düştüğü duruma bakın.

Adı, “Kara mizah” olmalı.

Muhatabı için ‘kara’ ülke genelinde Timsah’ın dostu-düşmanı açısından ise durum tespiti “harika!”
Peki; elin oğlunun bu haşlamalarına-taşlamalarına cevap verecek kimse yok mu Özlüce’de?

Tamam; tesislerde gaz lambası ile oturuluyor, futbolcular leğende su ısıtıp yıkanıyor, üşümemek için battaniyelere bürünüyor onu anladık da...

Benim sevgili başkanım, benim saygıdeğer yöneticim ne yapıyor?

Bursaspor “ciddi” sorular/sorgulamalar çıtasını aştı, sezon başından bu yana mevcut krizleri şöyle ya da böyle bir sonuca bağlamak varken, sorunları hep halının süpürerek bugünlere gelindi.
Kulüpteki en kilit noktalardaki sorumlulara ilkokul müsameresi ciddiyetinde roller düşüyorsa, yönetim ciddiyetindeki insanlar çaresizlik paradileri oynuyorsa, alınmaca gücenmece yok birilerinin makaralarına.
Gerçekler acıdır, mizah gerçeğin üzerine kuruluyorsa daha acıdır!