Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Finansal hesaplar raporu açıklandı

Sektörlerin finansal bilançolarındaki gelişmelere göre; 2018 yılı birinci çeyreği itibarıyla Türkiye ekonomisi net borçlu pozisyonunu sürdürürken, hanehalkı ve dünyanın geri kalanı finansman sağlayan iki ana sektör oldu. Borçlu sektörlerin dağılımında bir değişiklik gözlenmediği; en borçlu sektörün finansal olmayan kuruluşlar olmaya devam ettiği, bunu genel yönetim sektörü izlediği açıklandı.

Haber Giriş Tarihi: 07.08.2018 15:09
Haber Güncellenme Tarihi: 07.08.2018 17:55
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursahaber.com/

Sektörlerin finansal bilançolarındaki gelişmelere göre; 2018 yılı birinci çeyreği itibarıyla Türkiye ekonomisi net borçlu pozisyonunu sürdürürken, hanehalkı ve dünyanın geri kalanı finansman sağlayan iki ana sektör oldu. Borçlu sektörlerin dağılımında bir değişiklik gözlenmediği; en borçlu sektörün finansal olmayan kuruluşlar olmaya devam ettiği, bunu genel yönetim sektörü izlediği açıklandı.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), 2018 yılı birinci çeyrek finansal hesaplar raporunu açıkladı. Buna göre; 2018 yılı birinci çeyreğinde Türkiye ekonomisinin toplam finansal varlıkları 11 trilyon 850 milyar TL, yükümlülükleri ise 13 trilyon 571 milyar TL düzeyine ulaşarak, dünyanın geri kalanına 1 trilyon 721 milyar TL’lik net yükümlülük oluşturulurken, dünyanın geri kalanı ve hanehalkı, yurtiçi ekonominin finansmanına en büyük katkıyı sağlayan sektörler oldu.

Raporda; 2010 yılından 2018 yılı birinci çeyreğine kadar olan dönemde, yurtiçi ekonominin sektörler itibarıyla finansal bilançoları incelendiğinde, hanehalkı ve dünyanın geri kalanının finansal fazla vererek diğer sektörlerden alacaklı; finansal olmayan kuruluşlar ve genel yönetimin ise finansal açık vererek diğer sektörlere borçlu pozisyonda olduğu gözlendi. Diğer taraftan, üstlendikleri finansal aracılık rolü gereği finansal kuruluşlar sektörü dengedeki pozisyonunu koruyarak sıfıra yakın bir net finansal değer oluşturdu.

Sektörlerde gerçekleşen net finansal işlemler incelendiğinde, geçen yılın birinci çeyreklik döneminde GSYH’nin yüzde 0,3’ü oranında net borç alan pozisyonunda olan finansal kuruluşların 2018 yılı birinci çeyreğinde GSYH’nin yüzde 5’i oranında net borç veren durumuna geçtiği gözlendi. Hanehalkı sektörü ise geçen yılın aynı döneminde yüzde 4,4 oranında net borç verirken, son dönemde bu oran gerileyerek yüzde 1,8 olarak gerçekleşti. Net borç alan konumlarını sürdüren finansal olmayan kuruluşlar ile genel yönetim sektörleri ise son dönem sırasıyla GSYH’nin yüzde 5,7’si ve yüzde 1,5’i oranında net borçlandı. Geçen yılın aynı döneminde GSYH’nın yüzde 7,8’i oranında net borçlanan toplam ekonomi ise son dönemde borçlanmasını yüzde 0,5’e kadar düşürdü.

Sektörlerin son dönem itibarıyla finansal varlık ve yükümlülük dağılımı incelendiğinde, finansal olmayan kuruluşların yükümlülük ve varlık tarafında en büyük sektör olduğu, bunu finansal kuruluşların izlediği görüldü. 2018 yılı birinci çeyrek itibarıyla, finansal araç dağılımında varlıklarda krediler ve diğer alacaklar, yükümlülüklerde ise sırasıyla krediler ile hisse senedi ve özkaynaklar kalemleri en ağırlıklı araçlar olarak gözlendi.

Kimden-Kime (Mevduat ve Krediler)

Kredilerin kimden-kime matrisleri incelendiğinde, 2018 yılı birinci çeyreklik döneminde en büyük bağlantı finansal olmayan kuruluşlar ile parasal ve finansal kuruluşlar arasında gerçekleşti. Parasal ve finansal kuruluşlar toplamda 2 trilyon 427 milyar TL tutarında kredi kullandırdı. Bunun 1 trilyon 611 milyar TL’lik kısmını finansal olmayan kuruluşlara ve 519 milyar TL’lik kısmını hanehalkına verdi. Dünyanın geri kalanından 988 milyar TL’lik kredi kullanılırken, bunun 454 milyar TL’lik kısmını finansal olmayan kuruluşlar, 314 milyar TL’lik kısmını parasal ve finansal kuruluşlar kullandı.

2018 yılı birinci çeyreğinde, yurtiçi ve yurtdışı sektörlerce açılan toplam 2 trilyon 642 milyar TL’lik mevduatın 2 trilyon 362 milyar TL’lik kısmı parasal ve finansal kuruluşlar, 279 milyar TL’lik kısmı ise dünyanın geri kalanı tarafından kabul edildi. Parasal ve finansal kuruluşlarda açılan mevduatın büyük bölümü hanehalkı (997 milyar TL) ve finansal olmayan kuruluşlara (447 milyar TL) ait oldu. Dünyanın geri kalanı tarafından kabul edilen mevduatın önemli bir bölümü (216 milyar TL) parasal ve finansal kuruluşlar tarafından açıldı.

Hanehalkı

Hanehalkı finansal varlıkları 2018 yılı birinci çeyreklik döneminde 61 milyar TL artış gösterdi. Söz konusu artışta en önemli etki; mevcut finansal varlıkların 32 milyar TL tutarındaki pozitif değerlemesinden kaynaklanırken, para ve mevduat varlıklarında 18 milyar TL, sigorta ve emeklilik sözleşmelerinde ise 10 milyar TL tutarında artış gözlendi. Söz konusu dönemde hanehalkı varlıklarının azalış gösterdiği tek kalem ise 4 milyar TL ile hisse senetleri ve özkaynaklar oldu. Hanehalkı yükümlülükleri ise 2018 yılı birinci çeyreklik döneminde 14 milyar TL artış gösterdi. Söz konusu artışta en önemli etken 12 milyar TL ile krediler kaleminden kaynaklandı.

Hanehalkı finansal varlıklarında en temel araç, yüzde 76 dolayındaki payı ile mevduat olup, bunu hisse senetleri ve özkaynaklar izledi. Veri dönemi boyunca, borçlanma senetleri ve sigorta ve emeklilik sözleşmelerinin toplam finansal yatırımlardaki payı artarken, mevduat ile hisse senetleri ve özkaynakların payı yatay bir seyir izledi. Yükümlülükleri incelediğimizde; tamamına yakınının kredilerden oluştuğu görüldü. Hanehalkı net finansal değeri 2018 yılı birinci çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre 47 milyar TL’lik artış gösterdi. Hanehalkı borçluluğuna ilişkin göstergelere bakıldığında; hanehalkı borcunun GSYH’ye oranının yüzde 16,6 ile bir miktar azalış göstermesinin yanında borcun harcanabilir gelire oranı ile toplam finansal varlıklara oranında da 2018 yılının birinci çeyreğinde bir gerileme olduğu gözlemlendi. Hanehalkı yükümlülüklerinin GSYH’ye oranına bakıldığında; 2018 yılının birinci çeyreğinde Türkiye’nin karşılaştırma yapılan ülkeler arasında borçluluk düzeyi en düşük ülke olduğu görüldü.

Finansal olmayan kuruluşlar

Finansal olmayan kuruluşların finansal varlıkları 2018 yılı birinci çeyreklik döneminde 280 milyar TL artış gösterdi. Söz konusu artışta en önemli etki; finansal varlıkların 177 milyar TL tutarındaki pozitif değerlemesinden kaynaklanırken, diğer alacaklar kaleminde 112 milyar TL tutarında artış gözlendi. Söz konusu dönemde finansal olmayan kuruluşların para ve mevduat varlıklarında ise 14 milyar TL azaldı. Finansal olmayan kuruluşların yükümlülükleri ise 2018 yılı birinci çeyreklik döneminde 325 milyar TL artış gösterdi. Söz konusu artışta en önemli etken 176 milyar TL ile yükümlülüklerin pozitif değerlemesi olurken, diğer borçlar kaleminde 113 milyar TL ve kredilerde ise 53 milyar TL artış gözlendi. Diğer taraftan hisse senetleri ve özkaynaklara ilişkin yükümlülüklerde ise 21 milyar TL azalış gerçekleşti.

2018 yılı birinci çeyreklik döneminde, finansal olmayan kuruluşların varlık tarafındaki en önemli kalemini; satıcı kredi ve avanslar ile diğer kalemlerin toplamından oluşan diğer alacaklar (yüzde 48) oluşturdu. Hisse senetleri ve özkaynakların payı yüzde 39, para ve mevduatın payı ise yüzde 11 oldu. Yükümlülük tarafında ise hisse senetleri ve özkaynak ihracı yoluyla yapılan finansmanın toplam yükümlülükler içindeki payı yüzde 33, diğer borçların oranı yüzde 37, kullanılan kredilerin payı ise yüzde 29 olarak gerçekleşti.

Finansal olmayan kuruluşların net varlıkları 2018 yılı birinci çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre 44 milyar TL azaldı. Finansal olmayan kuruluşların borçlarının GSYH’ye oranı 2018 yılı birinci çeyreğinde yüzde 69 seviyesinde gerçekleşirken, borçların toplam finansal varlıklara oranı bir miktar arttı. Finansal olmayan kuruluşların yükümlülüklerinin GSYH’ye oranları çeşitli ülkelerle karşılaştırıldığında; 2018 yılı birinci çeyreğinde, Türkiye’nin borçluluk düzeyi düşük ülkeler arasında yer aldığı görüldü.

Yerleşik sektörlerin toplam borcu

Yurtiçinde yerleşik sektörlerin kullandıkları krediler ve ihraç ettikleri borçlanma senetlerinin toplamından oluşan finansal hesaplar tanımlı toplam borcun GSYH’ye oranı, 2018 birinci çeyreğinde bir önceki döneme göre yatay seyretti. Söz konusu borçluluk oranı diğer ülkeler ile karşılaştırıldığında; 2018 yılı birinci çeyreklik döneminde Türkiye’de yerleşik sektörlerin toplam borcunun düşük seviyede gerçekleştiği görüldü. Borçluluk oranının finansal araçlar itibarıyla ülke karşılaştırması yapıldığında; 2018 yılı birinci çeyreklik döneminde Türkiye’nin kredi/GSYH ve borçlanma senetleri/GSYH oranı açısından düşük seviyede yer aldı. Kredi borçluluk oranında en büyük sektör GSYH’nın yüzde 67’si ile finansal olmayan kuruluşlar olurken, borçlanma senetlerinde yüzde 27 ile genel yönetim önde gelen sektör oldu.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.