Madem  “Ekip Lideri”, “perdeyi viran eyledi”, biz de Hacivat olup “sahibine haber” verelim o zaman... 

Bursaspor Yönetim Kurulu tarafından “Ekip Lideri” olarak adlandırılan Emin Adanur’un acemice hatalarıdır, üç maçta alınan bir puan. Bursaspor’un kader sezonuna bu kadar berbat başlamasının nedeni, Emin Bey’in “Başkancılık” oynamaya(!) kalkmasıdır. Kimsenin  “eğlencesine medet” değildir, Bursaspor…

Yiğidi öldürsek de hakkını teslim edelim… Sayın Adanur; bu mali ortamda büyük iş yaparak, kangren olma yoluna giden, transfer tahtasını çok kısa bir sürede açtı. Zaten, halen “ekip lideri” olmasının yegane nedeni, Bursaspor’a kattığı tek artısı bu. Ancak en büyük yanlışı da bu… Emin Bey, tahtanın açılmasıyla beraber, “güç zehirlenmesine” kapıldı. Futbol adına her şeyi yapabileceğine inandı ya da çevresi tarafından inandırıldı.  Bu yüzdendir, egosunu yenemeyip teknik heyetin işine karışması. Emin Bey diyor ki; çok kullandığı Twitter hesabında: “…2 gün içerisinde Ofosu, Tim ve Massimo transferlerini evet ben yaptım ki bunu gittiğim her yerde de zaten söyledim, bu oyunculardaki sorumluluk bana ait dedim. Bu konuda Hocaya bilgi akışında hata olmuş olabilir, anlayışla karşılıyorum…”  Madem bilgi akışında hata var, takımın başında siz sahaya çıkın o zaman Emin Bey… Sizin bilgi akışı hatası olarak niteleyerek küçültmeye çalıştığınız olaydır, bugün Bursaspor’un “bir puanda” olmasının sebebi, farkında mısınız?

Mustafa Er’i tanımam, göz göze bile gelmedik. Oyun anlayışını, oyun okumasını, maç içindeki hamlelerini eleştirebilirsiniz, bu doğaldır. Ancak; Emin Adanur daha doğmadan Bursaspor için ter döken Mustafa Hoca’nın, hakkını yiyemezsiniz. Geçen sezon gencecik takımı, bir ideal için son saniyeye kadar götüren Mustafa Hoca’dır. Sezon başında ben de Mustafa Hoca’nın, transfer tahtası açılan bu takımın hocası olmaması görüşündeydim. İki sezondur yorulan Mustafa Hoca’ya teşekkür edilmesi gerektiğini düşünüyordum. Ama bu şekilde, istifaya zorlayarak değil… Seçim öncesi, “Mustafa Hoca ile çalışacağız” diyerek, boynuna verdiğiniz davulun tokmağını elinden almaya çalışmak yukarıda da yazdığım gibi güç zehirlenmesidir, Emin Bey.  Anlaşılan o ki; bu tavrınızın takımı hocasız bırakacağını görememişsiniz. Bu yüzden, Erzurum deplasmanına hocasız gitti takım. Bir hata yaptığınızı, egonuza yenik düştüğünüzü görebilseydiniz keşke… Ve keşke, bu kaostan takımı kurtarabilecek, doğru teknik direktörü seçebilseydiniz… İşte o zaman, “ekip liderliğinizi” tescil ettirirdiniz. Bu takımı, abandone olmuş pozisyondan kurtaracak teknik direktör Fatih Tekke mi olmalı? Bursaspor, Fatih Tekke ile mi şahlanacak? Fatih Tekke timsahı hedefe götürecek? Kulağınıza bu ismi kim fısıldadı bilmiyorum ama futboldan hiç anlamadığına yemin edebilirim… Fatih Hoca ile anlaştığınız an, Bursaspor’un önümüzdeki sezon da, TFF Birinci Ligi’nde olacağını açıkladınız  farkında mısınız?

Perdeyi yıkıp viran eylediğinizin farkında değilsiniz Emin Bey, bu çok belli. Ancak şunu unutmayı ki; Bursaspor’un, milli maç arasından sonra oynayacak, Altınordu maçında puan kaybına tahammülü yok. Olası bir puan kaybında, benden söylemesi, açtığınız tahtanın altında kalırsınız… Hacivat ile başladık Karagöz ile bitirelim; “Sürçü lisan ettiysek, affola…”.