Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Eden bulur!

Yazının Giriş Tarihi: 08.04.2021 00:00
Yazının Güncellenme Tarihi: 08.04.2021 00:00

Halk arasında çok büyük önem taşıyan bir söz var, “alma mazlumun ahını, çıkar aheste aheste” diye. Bugünlerde ülkemizde bir darbe söylemi ve bazı kişilerin ise bireysel görüş açıklama olarak nitelendirdikleri emekli amirallerin bildirisi tartışılıyor.

Gözaltında bulunan bazı eski paşalar, amiraller var. Bazılarının ise yapılan ilk incelemelere göre siyasi bağları belirlendi. Herkesin bir siyasi görüşü olması, ideolojik bakış açısı olması ve bunu resmi üniforma altında değil de sivil iken, kamu görevlisi olarak değil de emekli olduktan sonra sivil yaşama geçip açıklama ve fikirlerini savunma hakkı var.

Bizlerinde gazeteciler olarak toplumu aydınlatma, bilgi verme, haber verme hakkımız var. Bütün bunlar Anayasa ile güvence altına alınmıştır.

Ama, “ben Anayasa’nın koruması altındayım” diyerek, bu konuları istismar etmek, halkı kandırmak, bir kanuna sırtını dayayıp, atıp tutmak, doğru değildir ve suçtur.

Ülkemizde hafta sonundan bu yana yaşadığımız olaylara bakış açısı böyle olmalı.  Fikir ve görüş açıklama, gece yarısı değil, normal mesai saatleri içinde yapılır. Burada dikkat çekmek istenilen bir başka nokta daha var. Şimdiye kadar bu bildiri ve sonrasındaki olaylarla ilgili konuşulanlar arasında yer almadı. Ben hatırlatmak istedim. Malum, pandemi nedeniyle ülkemizde saat 21.00’dan ertesi gün sabah saat 05.00’a kadar sokağa çıkma kısıtlaması var.

Sokağa çıkma kısıtlaması demek, ortalığın bomboş olması demektir. Bu durum darbeciler için bulunmaz bir fırsattır.

 Yapılan iş, bana göre, planlı ve sadece bir anda veya bir günde değil, belki de aylarca süren bir çalışmanın ürünü olabilir. Çünkü, ülkemizin çeşitli kesimlerinde bulunan 104 emekli generalin ha denilince bir araya gelmesi, gelebilmesi gerçekten çok güç gibi gözüküyor.

Türkiye darbelerden çok çekti. Darbecilerin el üstünde tutulduğu günleri de gördük, cezaevine atıldığı günleri de gördük.

Yaşadığımız 15 Temmuz 2016 darbesiyle ilgili adli yargı şüphelilerle ilgili, sanıklarla ilgili kararlarını açıklamaya devam ediyor. Emekli Amirallerle ilgili tartışmaları yaşadığımız bu günlerde hain FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı'ndaki eylemlere ilişkin 497 sanığın yargılandığı davada karar açıklandı.

Muhafız Alayından Genelkurmay Karargahına baskına giden ekibin başındaki eski binbaşı Fedakar Akça, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası aldı.

Darbe bildirisini TRT'de okutan eski Yarbay Ümit Gençer’e, "Anayasal düzeni ihlal" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi.

15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminde, TRT binasını işgal eden eski albay Muhammet Tanju Poshor da 2 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.

15 Temmuz'da eski başyaver Ali Yazıcı ile Ankara'dan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bulunduğu Marmaris'e gitmek için yola çıktığı belirtilen eski yarbay Emin Güven'e , 'Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs' suçundan müebbet hapis cezası ile 'Cumhurbaşkanına suikaste yardım' suçundan 16 yıl 8 ay hapis cezası verildi.

Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı'ndaki darbe faaliyetlerine ilişkin davanın kritik isimlerinden biri olan eski Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı Komutanı kurmay albay Muhsin Kutsi Barış'a 30 yıl hapis cezası verildi.

Ülkemiz ve milletimiz için hayırlı olsun.

İşte böyle, hukuka aykırı hareketlerde bulunup, kanunlara, adalete, vatana, millete hainlik edenlere gerekli cezalar verilmiş oldu.

İbret olsun. Bundan sonrası darbe heveslerine ibretlik olsun. Örnek olsun. Başlarına nelerin gelebileceğini görüp, ona göre hareket ederler belki….

Eden, bulur! Belasını da Mevlasını da…

Yaşanılanlar gerçekten zor ve kötü günler. Hem ülkemiz için kötü hem de vatanımız ve milletimizin birlik ve beraberliği için kötü.

Bizler, bu günlerde darbe söylemleri, darbe girişimleri ve iktidarı devirme adına yapılan siyasi ayak oyunları veya emekli büyükelçilerin, emekli amirallerin belki yakın gelecekte iş insanlarının böylesini olaylara alet edilmesiyle vakit geçiriyoruz. Böylesi zaman harcama yerine, birlik ve beraberlik içinde, vatanımızın ve ülkemizin daha da güçlenmesi, milli seferberlik ilan edilip, Mavi Vatanda elde edilen kazanımları ekonomik kazanıma dönüştürüp, milli gelirlerin artırması için çalışmak çok mu zor.

Biraz aklı başında olan insanların bu konuları düşünüp, değerlendirmesi gerekli.

Topluma öncülük eden siyasi liderlerin de bu konularla ilgili fikir ve proje üretmesi gerekir diye düşünüyorum. İktidar, sandık zamanı geldiğinde, seçim günü halkımız, milletimiz ve seçme yeterliliği olan insanların verecekleri oylar ve yapacakları tercihlerle belli olur.

Bu işler, uzaktan kumanda ile birilerinin düğmeye basmasıyla artık olmuyor. Olamıyor. Çünkü, halkımız ve milletimiz uyandı. Askerlerimiz uyandı. Ülkemizin sınırlarını koruma adına, milli güvenliği koruma adına, iç güvenliği koruma adına teröristler ve onların destekçisi bazı güçlü devletlerle cephede çatışan askerlerimiz artık vatan ve millet sevgisine eskiye göre farklı bakıyor.

İşte bu nedenle kim kalkışırsa kalkışsın, artık darbe meselesinde başarılı olabilmek çok zor.

Türkiye’de milli uyanış var….

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.