Sevgili okurlarım,

18.05.2018 tarihli ve 30425 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmış olan ‘Vergi ve Diğer Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin 7143 sayılı Kanun’ müracaat süresi 27.08.2018 tarihinde sona erdi.

Sosyal Güvenlik Kurumu’na olan gecikmiş borçların ilk taksitinin ödeme süresi de 31 Ağustos 2018 tarihinde sona erdi.

Vergi borçlarının ilk taksitinin ödeme süresi 30 Eylül 2018 tarihinde sona erecek.

Önceki yazılarımızda 7143 Sayılı Kanun ‘a ilave edilmesi mümkün olabilecek bazı önerilerimiz olmuştu.

Örnek olarak;

Müracaat süresinin uzatılması hususu, (31.07.2018 olan müracaat süresi 27.08.2018 tarihine uzatılarak talebimiz karşılık buldu.)

Bununla birlikte sorumluluklarının bilincinde olan bazı mükelleflerin; 7020 sayılı kanun ile ilgili ödemeleri devam ederken 31.03.2018 tarihi ile 31.07.2018 tarihleri arasında bu kanun hükmünden faydalanma koşullarını kaybetmiş olan mükellefler ile yine 31.03.2018 tarihi ile 31.07.2018 tarihleri arasında ödeme güçlüğüne düşmüş olan mükelleflerin de kanuna eklenecek bir paragraf ile ilgili kanunun imkânlarından faydalandırılmaları hususu, (talebimiz karşılık bulmamıştır.)

31.08.2018 tarihi çok kritik bir tarihti; 27.08.2018 tarihinde ödeme kolaylığına müracaat sona eriyor olması ve o günden sonra da 4 gün içinde ödemelerin ilk taksitinin ödenecek olması büyük sıkıntı yaratmıştır. Bunun nedenlerinden biri de hem müracaat süresinin ve hem de ilk taksit ödeme tarihinin hemen Kurban Bayramı sonrasına denk gelmiş olmasıdır.

Bunun yanında Türk Lirası’nın değer kaybı ile dövizde yaşanan dalgalanmalar ve bu dalgalanmaların ekonomide yaratmış olduğu duraklama, sonrasında yaşanan zam furyası piyasanın sessizliğe bürünmesine sebep olmuştur.

Ekonominin lokomotifi olan inşaat sektöründe hem satışların ve hem de buna bağlı olarak imalatın durmuş olması ülkenin ticari hayatını sekteye uğratmıştır.

Ekonomik hayatta ‘bekleyerek ne olacağını görmek’ gibi bir düşünceye saplanmanın doğru olmadığı kanısındayım. Hemen bir şeyler yapmalı…

Ne yapılabilir?..

Devlet, hemen ödeme kolaylığı ile ilgili sürecin içerisine; Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Ticaret ve Sanayi Odaları, Esnaf Odaları, Ziraat Odaları, diğer odalar ve benzeri kuruluşları, Ticaret Borsalarını, Belediyeleri de katarak ödeme sürelerini 120 aya kadar çıkartıp borçları ödenebilecek hale getirmelidir. Saydığım kurumlar bir araya gelerek finansman kurulları oluşturabilir ve kimin borcunun ne kadar taksitte ödenebileceğini doğruya yakın bir şekilde tespit edebilirler diye düşünüyorum.

Bunun için devlete borcu olanları devlet bankaları ile buluşturarak, borçları devlet bankalarına aktarmalı, kendisi de devlet bankalarından aktarılmış olan borçları kredi olarak kullanmalı ve yahut yatırıma müsait olan işletmelere aktarmalıdır. Böylelikle ‘sıfır kaynak’ ile büyük bir enerji yaratmış olacaktır. Borçlar ödenebilecek hale gelecek, devlet de piyasaya kaynak aktarabilecektir.

Ödemeler kolaylaşacak, bunun karşılığında da bu küçük taksitlerde ödenmiyorsa; artık ödemelerin takibi de devlet bankalarının hukuk bürolarına kalacaktır.

Bunun ile birlikte borçlarını ödemeyenlerin ticaretten men edilmesi gibi benzeri ceza hükümleri de yasaya ilave edilebilir. Bu konu özel sektördeki borçlarla ilgili de düzenlenebilir. Sonuç itibarıyla serbest piyasa ifadesi ahlaksız piyasa anlamını taşımamaktadır.

Özetleyecek olursak;

Affa müracaat süresi bitmiş olmasına rağmen 7143 sayılı kanuna ek olarak düzenlenebilecek bir metin ile affa konu olan borçların ödeme tarihlerinin ve aynı zamanda da müracaat süresinin 31 Aralık 2018 tarihine uzatılmasına, bununla birlikte ödemelerin 31 Ocak 2019 tarihinden başlamak üzere ve finansman kurullarınca belirlenecek 120 aya kadar uzayan vadelerle düzenlenmesine TBMM müdahil olabilir.

Elçi olarak benim ileteceğim milletin fermanı budur, bu fermanın dermanı da devlettedir. Devleti yönetenlere de yönetmeye talip olanlara da saygı ile sunulur…