392. Galatasaray- Fenerbahçe derbisi bu akşam oynanacak. Derbileri futbolun kreması olarak görürüm ben, futbolun en üst noktasıdır benim için. Bir futbol dilencisi olarak topa sert, kora kor oyun görmek isterim sahada. Bu akşam bu dileğim gerçekleşir mi acaba?
İki lig, iki de Avrupa Kupası maçı oynayan ve bu dört maçını da, kadro derinliği içinde, kazanan Galatasaray bu maç için bir adım önde. Oynadığı maçlardaki güzel futbolunu, skora da yansıtabildi Sarı- Kırmızı’lı takım. Her ne kadar spor basını orta saha için transfer beklentisi içinde olsa da, orta saha transferi yerine Onyekuru tarzı kanat transferinin daha doğru olacağını düşünüyorum, dört maçın sonunda Galatasaray’da işlerin yolunda gittiğini söylemek mümkün.
Fenerbahçe de ise işler henüz rayına oturmuş değil. Erol Bulut, hâla bir arayış içinde, bulabilmiş değil idealini. Süper Lig’e yeni çıkan Hatayspor karşına üç ön libero ile başlamanın (Tolga Ciğerci, Ozan Tufan, Luis Gustavo) ne kadar doğru bir kadro seçimi olduğu tartışılır. Üstüne rakip dokuz kişi kalmışken ve gole ihtiyaç varken kanat oyuncusu çıkarıp yerine forvet almamak, oyunu doğru okuyamamaktır bence. Galatasaray’da “kadro derinliği” varken, Fenerbahçe’de “kadro genişliği” var. Henüz bulunamayan oyun planı, aranan doğru kadro Sarı Kanarya’nın en büyük handikabı. Fenerbahçe’nin bence en büyük sıkıntısı, teknik direktör kim olursa olsun, teknik direktörün ensesinde “demoklesin kılıcı” gibi duran Emre Belözoğlu’nun varlığıdır.
Maçın hakemine gelince… Ali Palabıyık’ın çıkıp maçını mükemmel yöneteceğine inancım tam. Bu derbide hakemin konuşulmayacağına inanıyorum.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Uğur TEMEL
Demoklesin kılıcı
392. Galatasaray- Fenerbahçe derbisi bu akşam oynanacak. Derbileri futbolun kreması olarak görürüm ben, futbolun en üst noktasıdır benim için. Bir futbol dilencisi olarak topa sert, kora kor oyun görmek isterim sahada. Bu akşam bu dileğim gerçekleşir mi acaba?
İki lig, iki de Avrupa Kupası maçı oynayan ve bu dört maçını da, kadro derinliği içinde, kazanan Galatasaray bu maç için bir adım önde. Oynadığı maçlardaki güzel futbolunu, skora da yansıtabildi Sarı- Kırmızı’lı takım. Her ne kadar spor basını orta saha için transfer beklentisi içinde olsa da, orta saha transferi yerine Onyekuru tarzı kanat transferinin daha doğru olacağını düşünüyorum, dört maçın sonunda Galatasaray’da işlerin yolunda gittiğini söylemek mümkün.
Fenerbahçe de ise işler henüz rayına oturmuş değil. Erol Bulut, hâla bir arayış içinde, bulabilmiş değil idealini. Süper Lig’e yeni çıkan Hatayspor karşına üç ön libero ile başlamanın (Tolga Ciğerci, Ozan Tufan, Luis Gustavo) ne kadar doğru bir kadro seçimi olduğu tartışılır. Üstüne rakip dokuz kişi kalmışken ve gole ihtiyaç varken kanat oyuncusu çıkarıp yerine forvet almamak, oyunu doğru okuyamamaktır bence. Galatasaray’da “kadro derinliği” varken, Fenerbahçe’de “kadro genişliği” var. Henüz bulunamayan oyun planı, aranan doğru kadro Sarı Kanarya’nın en büyük handikabı. Fenerbahçe’nin bence en büyük sıkıntısı, teknik direktör kim olursa olsun, teknik direktörün ensesinde “demoklesin kılıcı” gibi duran Emre Belözoğlu’nun varlığıdır.
Maçın hakemine gelince… Ali Palabıyık’ın çıkıp maçını mükemmel yöneteceğine inancım tam. Bu derbide hakemin konuşulmayacağına inanıyorum.