1 Ocak 2019 tarihinden itibaren alacak tazminata ilişkin ticari uyuşmazlıklarda rakam sınırı olmaksızın zorunlu arabuluculuk sistemi devreye girdi.

Arabuluculuk: Sistematik teknikler uygulayarak, görüşmek ve müzakerelerde bulunmak amacıyla tarafları bir araya getiren, onların birbirlerini anlamalarını ve bu suretle çözümlerini kendilerinin üretmesini sağlamak için aralarında iletişim sürecinin kurulmasını gerçekleştiren, tarafların çözüm üretemediklerinin ortaya çıkması hâlinde çözüm önerisi de getirebilen, uzmanlık eğitimi almış olan tarafsız ve bağımsız bir üçüncü kişinin katılımıyla ve ihtiyarî olarak yürütülen uyuşmazlık çözüm yöntemini,

Bu Kanunun amacı, hukuk uyuşmazlıklarının arabuluculuk yoluyla çözümlenmesinde uygulanacak usul ve esasları düzenlemektir. (2) Bu Kanun, yabancılık unsuru taşıyanlar da dâhil olmak üzere, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri iş veya işlemlerden doğan özel hukuk uyuşmazlıklarının çözümlenmesinde uygulanır.

Arabuluculuk süreci nasıl işleyecek?

 
Ticari uyuşmazlıklarda, taraflar dava açmadan önce arabuluculara başvuracak. Başvurular, uyuşmazlığın konusuna göre yetkili mahkemenin bulunduğu yerdeki arabuluculuk bürosuna, büroların bulunmadığı yerlerde de görevlendirilen yazı işleri müdürlüklerine yapılacak. 
Görevlendirilen arabulucular, tarafları görüşmeye çağıracak. Arabuluculular, kendilerine iletilen başvuruları en fazla 6 haftada sonuçlandıracak, bu süre zorunlu hallerde 2 hafta daha uzatılabilecek. 
Görüşmeler sonrasında anlaşma sağlanamaması halinde dava açılabilecek. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde, herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilecek. 
Uygulamayla, yılda yaklaşık 200 bin alacak ve tazminata ilişkin ticari uyuşmazlık, dava açılmadan arabuluculukla çözüme kavuşturulmuş, ilk derece mahkemesinde 541, İstinaf ve Yargıtay süreçleriyle yaklaşık bin günde yargılamaları sona erdirilen ticari uyuşmazlıklar, en

Fazla 2 ayda sonuçlandırılmış olacak.

Bireysel veya toplu iş sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacağı, kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı ile işe iade davalarında, arabulucuya başvurulması 1 Ocak 2018 tarihinden itibaren "dava şartı" haline geldi. Arabulucuya gitmeden dava açılamıyor, açılan davalar reddediliyor. Davası bu gerekçeyle reddedilenlerin iki hafta içinde arabulucuya gitmesi gerekiyor.

Anlaşma zorunluluğu yok; İşçi ve işveren, alacak davalarında arabulucuya gitmek zorunda olmakla birlikte arabulucuda anlaşma zorunluluğu bulunmuyor. Taraflardan biri anlaşmayı kabul etmezse dava açabiliyor. Ancak, arabulucu huzurunda anlaşma sağlanıp tutanak tutulduktan sonra, anlaşılan hususlar hakkında taraflarca dava açılamıyor. Arabulucuda çıkan karar mahkeme ilamı yerine geçiyor.
Arabulucu, yapılan başvuruyu, görevlendirildiği tarihten itibaren üç hafta içinde sonuçlandırmak zorunda. Bu süre, zorunlu hallerde arabulucu tarafından en fazla bir hafta uzatılabiliyor. 
Arabulucunun, taraflara ulaşamaması, taraflar katılmadığı için duruşma yapılamaması veya görüşmeler sonunda anlaşmaya varılması ya da varılmaması durumunda tutanak tutularak, arabuluculuk bürosuna bildiriliyor.

1Ocak 2019 tarihinden itibaren sigorta sözleşmelerinde de alacak ve tazminata ilişkin yaşanan ihtilaflarda Dava açılmadan önce arabulucuya başvurulması zorunlu hale getirildi.

Aile içi şiddet iddiasını içeren uyuşmazlıklar arabuluculuğa elverişli değildir.