Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Bu da aşı adaletsizliği…

Yazının Giriş Tarihi: 30.01.2021 00:05
Yazının Güncellenme Tarihi: 30.01.2021 00:05

Yeryüzünde adalet kavramının hiçbir zaman olmağını ve bundan sonra da hiç olmayacağını hepimiz biliyoruz.

‘Adalet’ kelimesinin sadece varlıksal olarak kullanıldığı bilinen bir gerçektir.

Dün olduğu gibi bugün de dillerden düşmeyen o kelime gelecekte de maalasef hep gerçek anlamının dışında  kullanılmaya decam edecektir. Çünkü sistem bunu gerektiriyor.

Dünya Çin’de ortaya çıkan daha sonra küresel bir salgın haline gelen korona virüs ile bir yılı aşkın süredir mücadele ediyor.

Bu salgın bugüne kadar çok sayıda can aldı. Şuan vaka sayısının 100 milyonu geçtiği görülüyor. Hepimizin ağzına maske koyan korona için ABD, AB, ÇİN, RUSYA, JAPONYA gibi gelişmiş ülkeler ile birlikte gelişmekte olan ülkeler de hem mücadele ediyor hem de aşı çalışmalarını sürdürüyor.

Bu mücadele yeni yıl ile birlikte insanlar da aşılanmaya başlandı. Çoğu ülkeler başta sağlık çalışanları olmak üzere sırasıyla risk grubuna göre aşı takvimini uygulamaya koydu.

Bu bağlamda aşılama süreci devam ederken, aşının şuan sadece zengin ülkelerin sahip olduğu bilgisi gündemde şok etkisi yarattı. Akıllara yine ezelden beri süregelen güçlünün hakim olduğu sistem geliyor.

Mevcut duruma baktığımızda bugüne kadar üretilen aşının yüzde 70’ini zengin ülkelerin aldığı, ihtiyaçlarından kat kat fazla aşı sipariş ettiği ve bu aşıların stoklandığı öğrenildi.

Bunun üzerine, Dünya Sağlık Örgütü aşı için önemli bir uyarıda bulundu ve  fakir ülkelerin aşıdan faydalanmadığını da doğruladı.

Dünya gündemine oturan adaletsiz aşı dağıtımı ile ilgili bir takım çalışmalar da başlatılmış görülüyor.

Harekete geçen Halkların Aşı İttifakı adlı oluşum, varlıklı ülkelerin Covid aşısını stoklamaya başladıklarını bildirdi ve bu yüzden yoksul ülkelerin aşılamada güvenli bir düzeye ulaşamayacağını  belirtti.

Aşı İttifakı'na göre 70'e yakın düşük gelirli ülkede nüfusun ancak onda biri aşılanabilecek.

Üstelik bu öngörü, önde gelen ucuz aşı projelerinden Oxford-AstraZeneca'nın, ürettiği aşıların yüzde 64'ünü gelişmekte olan ülkelere vereceği sözünü de hesaba katıyor.

Küresel salgınla mücadelede herkesin kapsam içine alınması için aşının dünyanın farklı yerlerine adaletli bir şekilde dağıtılması için bazı önlemler alınıyor.

Bu çalışmalarla birlikte COVAX adıyla bilinen aşı adaleti örgütlenmesi 700 milyon doz aşının, başvuran en düşük gelirli 92 ülkeye dağıtılmasını güvence altına almayı başardı. Yine  COVAX  bu girişimle 2 milyar  doz aşıyı yoksul  ülkelere dağıtmak için çaba sarf ediyor.

Aşı dağıtımındaki düzensizlik, bu yarışın da eşit koşullarda yürütülmediğini gösteriyor.

Görüldüğü gibi  olay küresel, mücadele küresel, virüs eşit bir şekilde herkesin peşinde….

Fakat; tedavi sırası yine öncellikli olarak zenginlerde.

Bu konu üzerine;

Dünya Sağlık Örgütü Başkanı Tedros Adhanom Ghebreyesus, "Dünya ahlaki çöküntü felaketinin eşiğinde" uyarısı yaparak vahim olan durumda herkese eşit davranılmasını belirtti.

Dünyanın gündemi olan aşı  ile ilgili gelen farklı bilgiler de geliyor.

Dünyadaki adaletsizliğe karşı birçok ülke  aşıya erişim için farklı yollar deniyor, kendileri üretmeye başlıyor. Buna göre aşının farklı üreticiler tarafından  tedarik edilmesi ve üretilmesi için ilaç şirketlerinin yöntemlerini paylaşması lazım ama gel gör ki hiçbir şirket buna yanaşmıyor.

Çoğu düşük gelirli ülkenin 2022'ye kadar aşılanamayacağı göz önünde bulundurulduğunda, pandeminin de sonunun yakın olduğunu söylemek çok mümkün görünmüyor.

Bu durum dahilinde…

Avrupa Birliği aşı ihracatını sınırlandırıyor

Zengin fakir ayrımının yapıldığı aşılama sürecinde bir başka gelişme de Avrupa Birliği’nde yaşanıyor.

Avrupa Birliği, Kovid-19 aşı tedarikinde yaşanan sorunları aşmak için üye ülkelerdeki tesislerde üretilen aşıların 3’üncü ülkelere ihracatını izne tabi tutacağını bildirdi.

AB yetkilileri, AstraZeneca’nın Kovid-19 aşısı tedarikinde kesintiye gideceğini açıklamasının ardından AB ülkelerinden aşı ihracatına sınırlama getirecek bir mekanizmanın yarın başlatılacağını açıkladı.

Yapılan düzenlemeye göre, AB ile Kovid-19 aşısı ön alım anlaşması bulunan firmaların AB ülkelerindeki tesislerinde üretilen aşılar diğer ülkelere izinsiz satılamayacak.

Bu sınırlandırma ile birlikte şu üç maddeye dikkat edilecek

İzin alınması için söz konusu şirketin bu aşamada yılın ilk çeyreğinde AB’ye sağlamayı taahhüt ettiği miktardaki aşıyı iletmesi gerekecek.

İlaç firmaları, aşılarını AB dışındaki bir ülkeye ihraç etmek istediklerinde miktar ve gidecek ülkeyi içeren bir form doldurup tesisin bulunduğu ülkenin gümrük kurumuna gönderecek.Bu kurum aşı ihracatına izin verilip verilmeyeceği konusunda AB Komisyonu’na danışacak.

Komisyon, şirketin aşı sözleşmelerinden kaynaklanan miktardaki üretimi sağlayıp sağlamadığına bakacak ve ilgili ülke gümrük kurumuna bilgi verecek. Söz konusu izin süreci başvurunun ardından 24 saat içinde tamamlanacak.

Aşının kullanımı ve seyri şuan bu şekilde…

Gerçek şu ki,

Virüs her kadar zengin fakir ayrımı yapmadan yoluna devam etse de gelinen noktada aşıların bulunması ve insanların aşılamaya başlandığı süreçte ekonomik gücün küresel hastalıkta bile önemli rol oynadığı aşikardır.

Hepimiz için doğru olan bir cümle ile konuyu kapatayım.

“Hayatta en adaletli şey ölümdür; herkese eşit davranır.” Gerçek adalet kavramı işte burada geçerlidir.

Sağlıkla kalın!

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.