Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Bosna’da fitne ateşi

Yazının Giriş Tarihi: 09.11.2021 00:05
Yazının Güncellenme Tarihi: 09.11.2021 00:05

Bosna-Hersek yeniden dünya gündemine geldi. Yine Sırpların kışkırtması ve ülkenin bölünmesi istemiyle yapılan bir takım çalışmalar, Orta Avrupa’da yeni bir ateş çemberinin daha alevlenmek üzere olduğunu işaret ediyor.

Bosna Hersek'de iki entiteden biri olan Sırp Cumhuriyeti lideri Milorad Dodik'in ayrılıkçı söylemleri ve vergi toplama ayrıcalığı, Sırp Ordusunun kurulması, Sırplara yönelik sağlık ayrıcalığının sağlanması gibi bazı konularla ilgili ayrımcılık kokan söylemleri Balkan ülkesinde endişelere yol açıyor.

Dodik, Bosna Hersek'i "başarısız bir ülke" olarak tanımlıyor ve üç kutuplu siyasi anlaşmazlığın çözülebilmesinin tek yolunun "Bosna Hersek'in ortadan kaldırılmasıyla" mümkün olabileceğini söylüyor.

Bosna Hersek'in askeri, yüksek yargı ve vergi yönetiminden Sırplar olarak çekileceklerini belirten Dodik, önümüzdeki aylarda kendi Bosnalı Sırp ordusunu yaratma sözü de verdi.

Devlet Başkanlığı Konseyi'nin Müslüman üyesi Şefik Caferoviç, ülkenin "Dayton barış anlaşmasının imzalanmasından bu yana en tehlikeli krizle" karşı karşıya olduğunu kaydetti.

1990'larda 100 bin kişinin ölümüne neden olan savaş sonrası Bosna fiilen ikiye bölündü ve ülkenin bir yarısı ülkenin etnik Bosnalı Sırplarına verilirken diğer yarısı Müslüman-Hırvat federasyonu yönetimine bırakıldı.

İki taraf, bir zamanlar zayıf olan ancak yıllar içinde Birleşmiş Milletler tarafından atanan bir yüksek temsilci tarafından kademeli olarak güçlendirilen federal kurumlar tarafından birleşmiş durumda.

Bosnalı Sırp Dodik, '140 olan bu kurumlara meydan okuyacağını' söyledi ve "Dünyada bizi durdurabilecek hiçbir otorite yok" dedi. Yani, Birleşmiş Milletler ve Dayton anlaşmasını tanımadığını ima etti.

Ülkedeki mevcut krizin kökleri, Schmidt'in selefinin temmuz ayında Srebrenica soykırımının inkarını suç sayan eylemlerinden kaynaklanıyor. BM yüksek temsilcisinin bu hareketi, çoğu hala Srebrenica'nın soykırım anlamına gelmediğini söyleyen ülkedeki Bosnalı Sırplar arasında öfkeye yol açtı. Bosnalı Sırp yetkililer, misilleme olarak, federal kurumları boykot etti.

Dodik'in giderek artan "düşmanca" söylemi ve ayrılma yönündeki hareketleri, Bosnalı Sırpları tedirgin etmeye başladı. Muhalefet lideri Mirko Saroviç yaptığı açıklamada, "Savaş çağrısı yapacak tek taraflı kararlar kesinlikle kabul edilemez," dedi.

Caferoviç ve diğerlerinin girişimlerine rağmen, Birleşmiş Milletler başta olmak üzere  uluslararası toplum Dodik'in son hamleleri konusunda büyük ölçüde sessiz kaldı.

Devlet Başkanlığı Konseyi'nin Hırvat üyesi Zeljko Komsic, Dodik'in kendi ordusunu kurma sözü vermeye devam etmesi halinde Bosna'yı savunmak için bir "plan"ın zaten mevcut olduğunu kaydetti.

Balkanlarda 1992 ila 1995 yılları arasında 100 binin üzerinde insanın ölümüne yol açan, 2 milyon kişinin evlerini terk etmesine neden olan iç savaşın ardından varılan anlaşma sonucu Bosna-Hersek, Sırp Cumhuriyeti ile Boşnak ve Hırvatların çoğunlukta olduğu Federasyonla iki özerk bölgeye ayrıldı. Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyi Başkanı üç ayrı etnik gruptan belirli rotasyonla seçiliyor.

Balkanlar ve Bosna, ülkemiz için çok önemli. Benim ve ailem içinde çok önemli. Baba tarafımdan ailemizin kökleri Bosna’ya, Sarayova ve Bihaç’a kadar gidiyor. Yani, o topraklarda atalarım at koşturmuş. Yaşamışlar. Hala yakınlarımız ve soydaşlarımız o bölgede yaşıyorlar.

1992 ile 95 yılları arasında, dünyanın gözleri önünde, Birleşmiş Milletlerin ise yan kenar tribünlerinden izlemekle yetindiği Sırp saldırılarını ve sonrasındaki soykırımları hep beraber yaşadık. Dünya tarihe bu olaylar kara leke olarak geçti. Ama, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Mahkemesi, özel olarak kurulan Eski Yugoslavya saldırılarını inceleyen ceza mahkemesi, Sırplara ceza vermedi. Soykırıma gelen askerleri koruma altında tuttukları bölgeye alıp Müslümanların katledilmesine göz yuman Hollanda’ya ceza vermedi.

Bu durum, uluslar arası düzeyde pek gündeme gelmese bile bizim hatıralarımıza yazıldı.

Şimdi, aynı düşüncedeki Sırplar, yeni bir savaş mı çıkarma niyetindeler?

Yapılan açıklama ve eylemler bunu gösteriyor.

Ülkede, son 26 yıldır sağlanan barış ve huzur ortamına darbe mi vurulmak isteniyor?

Yapılan eylemler ve açıklamalar bunu gösteriyor.

Yine, Birleşmiş Milletler suskun. Yine, Avrupa Birliği suskun.

Türkiye, Boşnak toplumunun ve Balkan ülkelerindeki Müslümanların bu kez yalnız ve sahipsiz olmadığı açıklamaları yapmaya başladı.

Demek ki, Balkanlarda, Bosna’da yeni bir kriz ve savaşın ateşi yakılmak üzere.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.