Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Biz Macarları da yendiydik!

Yazının Giriş Tarihi: 13.10.2020 00:00
Yazının Güncellenme Tarihi: 13.10.2020 00:00

Seksen’li yılların ilk yarısında tanıştım futbolla. Tuttuğum takımın her hafta oynadığı maçlar bir yana, Milli Takımın maçlarını da dört gözle beklerdim. ‘Yenildik ama ezilmedik’ mağlubiyetlerini her yaşadığımızda, büyüklerimizden dinlerdik, 1956’daki Macaristan galibiyetini. Devrin, ‘yenilmez armadası’na karşı alınan 3-1’lik efsane galibiyet…  Ve her maç öncesi aynı replik; Biz Macarları yenmiştik.’…

Pazar gecesi, Rusya karşısında ilk yarı boyunca tel tel dökülen Milli Takımımız da, o repliğin farklı şeklini söyledi rakibine; ‘Bilader, üç gün önce Almanlarla berabere kaldık, haberiniz olsun.’. Oysa futbolun dünü yoktur, tıpkı hayat gibi. Almanya maçındaki;  ‘iyi oyun, güzel skor’ apoletini omuzuna takarak çıktı, Milli Takımımız Rusya deplasmanına. Ancak, futbol apoletle değil, mücadele ile oynanıyor.

İlk yarı ne oynadığımız belli değil… Çift ön libero yaptık olmadı, defansı beşleyerek dörtlü orta saha oynadık tutmadı… Bal yapmayan arı gibi gibiydi Milli Takımımız. Ruslar’da öyle aman aman oyun oynamadılar. Fizik gücüne dayalı, düz oyunculardan kurulu, ayağa top yapan bir takım Rusya. Başlama vuruşu ile birlikte aldılar sazı ellerine, ilk yarı boyunca istedikleri türküyü söyleyip, bizim apoletlerimizi söktüler.

Devre arasında, söküğün farkına varmış olacak ki, Efecan- Cengiz değişikliğini yaptı Şenol Hoca. Cengiz’in sağ kanat bindirmeleri ile beraber Ay- Yıldız’lı takımım, kendine geldi. Ozan Tufan dinamo gibiydi. Top alan Hakan Çalhanoğlu, Milan’da oynadığı gibi yıldızlaştı. İkinci yarıya da türkü söylemek için çıkan Ruslar, play-back yapmak zorunda kaldılar. Top da bizi biraz sevince, arka direk organizasyonu ile golümüz geldi. Gol sonrası tüm hücum hattını değiştiren ve tek forvete dönen Rusya tehlikeli çıkmaya kalksa da, hep topun arkasında kalarak, bu fırsatı vermedik onlara.

Son on dakika Mahmut- Okay, Kenan-Abdülkadir değişiklikleri, yorulan Milli Takıma güç verdi. Önde baskı kurarak hem topu kalemizden uzak tuttuk hem de tehlike yarattık. 86. Dakika’da, Zeki Çelik, topun dibine girmek yerine plase yapabilse, ‘Kalinka’yı’ söyleye söyleye ayrılacaktık stattan… Şenol  Hoca, heralde bu meşhur Rus Halk türküsünü bilmiyor olmalı ki, son saniyelerde gol ararken anlamsız iki değişiklik yaptı. Hakem zaten, iki dakika uzatma vermiş ve bunun bir buçuk dakikası, oyun durmamış. Otuz saniyede belki bir serseri topla sonuç alabileceğiz, ne diye kesersin hocam oyunu?

Peki yarın ne olur? Gruptaki iddia açısından Sırbistan maçı, çok önemli. Eğer sahaya apoletsiz çıkarsak üç puanı koyarız cebimize. Yok apoletimiz yerinde olursa söylenip dururuz, mahallenin yaşlı ihtiyarları gibi; ‘Biz Macaristan’ı yendiydik...’.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.