Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Bankalara öneriler

Yazının Giriş Tarihi: 07.02.2021 00:01
Yazının Güncellenme Tarihi: 07.02.2021 00:01

Pek sayın bankacı beyler ve hanımefendiler;

Hani siz her durumdan vazife çıkartıp insanlara Bireysel, Kurumsal ve Ticari krediler olmak üzere üç ana başlık altında Eğitim,Tatil,İhtiyaç vs gibi çeşitli isimlerle altlarını doldurup doldurup bir ton kredi çeşidi sunuyorsunuz ya;

Hatta bazen kişiyi bizzat kreditör yapıp birinden çek öbürüne yatır tabanlı Örtülü Kredi Ödeme Kredisi kullandırıyorsunuz da sonra da  bunları geri almak için de göbeğiniz çatlıyor ya;

İşte bu durum beni çok ama çok üzüyor.

Hele reklamlarınızda ki o duygu dolu hümanist yaklaşımlarınız karşısında her hangi birinizde bir mevduat hesabım olmadığı için eziliyorum bile.

Bazen de yanınızdayız,siz bizim herşeyimizsiniz,biz bir aileyiz mealinden mesajlar filan da atmıyor musunuz; işte o zaman iyice kahroluyor,duygu patlamaları yaşıyorum.

Kendime gelince de diyorum ki acaba 7/24 bizim iyiliğimizi düşünmekten helak olan bu sektöre yeteri kadar destek olamıyor muyuz?

Gerçi emekli maaşlarımızı atmlerinizden iki eşit taksitte alarak sizi bir defada ödeme yapma zahmetinden kurtarmaya çalışıyoruz  ama bu ne kadar yeterli olabiliyor şüpheliyim.

Kimimizin kredi gecikmelerinde telefondan azar yemeleri de en azından ilgili personelinizin içini boşaltmasına faydalı olabiliyorsa da sanırım bu faaliyetimiz de pek yetmiyor destek çabamıza.

Hep bir şeyler eksik gibi yani.

Tabi bin liralıkta olsa bir milyon liralıkta olsa siz  de  kimse de alacağınızı bırakacak göz yok onu da biliyorum ama yürek bu işte sızlayınca sızlıyor.

Kredi verdiğiniz esnaf, işçi, çiftçi, memur, emekli ve bazen de öğrenci  olunca mesele yok; onların ümüğünü her koşulda sıkabiliyorsunuz da sıkıntı rakamlar büyünce oluyor; bazen alacağınıza borçlu bile kalabiliyorsunuz.

Bendeniz de, bizim dar günlerimizde üzerimizde ki darallığı kendince paylaşan bankalarımıza sorumlu bir vatandaş olarak nasıl yeni kredi fikirleri verebilirim diye oturdum düşündüm;

Ancak bu fikirler ne bankaların ne de kredi alanların risk sınırlarını zorlamamalı, kredi puanlarına filanda takılmamalıydı.

Öyle uzun uzadıya işlemlerle sündürülüp bu gün git yarın gele ise asla bağlanmamalıydı. Hele kefildi,maaş teminatıydı,ipotekti gibisinden nalıncı keserlerinden zinhar uzak olmalıydı.

‘‘Ne aldın abi? Tamam ama kredi limitini geçen o  6 lı yumurtayı çıkart torbadan al kredini’’ gibisinden sade,ışık hızında ve alan razı, veren razı modunda kısacası sizin deyiminizle bankacılık ürünü olmalıydı.

Acizane aklıma şunlar geldi;

Mesela marketlerin mümkünse içlerinde birer stand açıp reyonlarda ki etiketlere dehşetle bakarak dolanan ahaliye 1 kilo pirinç,2 paket makarna, yarım kalıp beyaz peynir,250 gram tereyağı,3 ekmek,1 paket çay kredisi verebilir ve kredi tavanını 300 (üç yüz) lira ile sabit tutabilirsiniz. Hele buna bir de VHKİK (Vatandaş Hayatta Kalma İhtiyaç Kredisi) adını verip üzerine bir de 12 aylık üç ay ertelemeli %1,5 faizli bir kampanya düzenlerseniz tadından yenmez valla.(vade ve oran afaki tabi;siz bilirsiniz ne yapacağınızı)

Ama peşinen söyleyeyim;burada ‘‘Allaahhh ne çok talep var bu krediye’’diyerek hemen gaza gelip Ayçiçek yağını da sepete koyarsanız işte orada hata edersiniz. Malum o artık gıda maddesi olmaktan çıktı yatırım aracına dönüştü. Çalınıyor bile.Bu gün yarın hem karaborsası olur hem de tahtalı borsası. Dikkat edin yani.

Sonra,aynı faaliyeti semt pazarlarında da sürdürüp 1 kilo patates,1 kilo domates,en çok üç çeşit ve yarımşar kilo ile sınırlı sebze ve meyve paketi geliştirebilir bunu da aynı vade ve faiz oranları ile birlikte halka sunabilirsiniz.

Kasaba bulaşmak ister misiniz bilemem; ‘‘Hadi vatandaşa ette, tavukta da bir kıyak yapalım’’ derseniz onu siz bilirsiniz. Ama önce risk limitleriniz bir kez daha gözden geçirin derim.Et reyonlarının kuyumcu vitrini gibi aydınlatılması boşuna değil zaar.

Başka örnekler de verebilirim de benim köşe için henüz icat edilmiş bir EKK (Ek Köşe Kredisi) yok; şimdilik bu kadarı ile yetineyim.

Yalnız sizden bir ricam var;

Lütfen bu önerilerimi 300-500 liraya kredi mi verilir bunların faizleri bizim dişimizin kovuğuna bile gitmez diyerek küçümsemeyiniz.

Çünkü sizler çoktan unuttunuz biliyorum ama ekonomide ki ‘‘sürümden kazanma’’ olgusu hala geçer akçe bu topraklarda.

Hem bu krediler de batak matak verme olasılığınızda çok düşük; insancıklar en azından aç kalmamak için borçlarına daha bir sadakat göstereceklerdir.

Olurda ben farkında değilsem ve siz zaten bu uygulamaya çoktan geçmişseniz o zaman da bize vadesine 15 gün kala gönderdiğiniz ‘‘Eğer ödediyseniz bu mesajı kaale almayınız’’gibisinden hatırlatma mesajlarınızda olduğu gibi sizde bu önerilerimi unutun gitsin.

Neyse konuyu uzatıp, bir kişiye açtığınız 300 liralık kredinin getirisinin permütasyon-kombinasyon hesaplarına hiç girmeyeyim; hepiniz okumuş çocuklarsınız bunu benden iyi yapacağınız muhakkak.

Gerçi siz en çok geliri sadece takipte ki alacaklarınızdan kazanıyorsunuz da eğer yine de ‘‘Bu kolay sen batık kredilerimizi nasıl kurtaracağımızı söylesene bize yiyorsa’’ derseniz;

Yemiyor.

Siz de yemeseydiniz.

Napiiim…

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.