Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Ankara Tiftik Keçilerinin hikayesi

Yazının Giriş Tarihi: 14.02.2021 00:01
Yazının Güncellenme Tarihi: 14.02.2021 00:01

Tiftik keçisi veya Ankara keçisi, Ankara'ya has bir keçi türü. Ataları, 13. yüzyılda Orta Asya'dan Anadolu'ya göçen Türkler tarafından, Hazar Denizi'nin doğusundan getirilmiştir. İç Anadolu'nun iklim özelliklerine adapte olmuş ve zamanla Ankara'ya özgü bir hayvan olmuştur. Ankara Keçisi Ankara'nın bütün ilçelerinde yetiştirilmekle beraber, en çok ürün alınan ilçeler Ayaş, Beypazarı, Güdül ve Nallıhan'dır. Türkiye haricinde Güney Afrika, Birleşik Devletler, Kanada, Yeni Zelanda, Rusya, Arjantin ve Brezilya'da yetiştirilmektedir.

Ankara keçisi

Ankara ilindeki Tiftik keçisi sayısı 1970'lerdeki sayılarının onda birinin altındadır ve günümüzde koruma amaçlı olarak bunların yetiştiricilerine teşvik verilmektedir. Tüyünün tiftik olmasından dolayı, tekstilde oldukça fazla kullanılmaktadır. Peruk ve Oyuncak yapımında da kullanılır. 381 yıl önce, yani 1640'larda Ankara'yı görmüş olan Evliya Çelebi de Ankara Vilayeti için "burası sof yeridir... Bu sof da Engürü' ye (Ankara) mahsustur. Yer yüzünde başka bir yerde olmak ihtimali yoktur." der. Sonra tiftik keçisini şöyle anlatır: "Tiftik keçisi beyaz süt gibi olup, onun gibi beyaz mahluk belki yoktur. Sof ipliği bunların yününden olur. Bu keçilerin tüyünü makasla kırkarlarsa ipliği sertçe olur. Ama yolarlarsa Eyüp Peygamberin ipeği gibi yumuşak olur... Kadın ve erkek herkesin işi softur... Frenkler bu Engürü keçilerinden Frenk diyarına götürüp yumuşak iplik eğirip sof dokumak isterler. Allahın emriyle keçiler bir sene içinde bildiğimiz tüylü kıl keçilerden olur. Dokudukları şey sof olmaz. Hatta Engürü'den eğrilmiş ipliği alıp, Frenk diyarına götürerek sof yapalım dediler fakat yine olmadı." der. Ankara keçisinin Güney Afrika'ya ilk götürülüşü 1838 yılına rastlamaktadır. O tarihte Hint ordusunda bulunan Albay Henderson 12 baş teke ve 1 anaç Ankara keçisini Afrika'ya götürmüştür. Anaç keçi ve doğan erkek yavru Güney Afrika Ankara keçisi yetiştiriciliğinin ve tiftik endüstrisinin başlangıcını oluşturmuştur. 1880'lerde yapılan gizli ihraçlarla Türkiye'den Port Elizabeth'e getirilen Ankara keçilerinin orada kurulan pazarlarda güzel esir kızlar gibi satıldığı, Türkiye'den tanesi 4 altın liraya alınan bu keçilerin kontlar, dükler, saray mensupları, çiftlik sahipleri ve hatta antika meraklıları tarafından 500 İngiliz lirasına kapışıldığı yazılmıştır

Keçileri Kaptırmadan Evvel

yıllarında insanlık tarihinin gördüğü en kanlı ordusu Moğol istilası Kayı boyunu, Süleyman Şah ve halkını Türkmen topraklarından göç etmek zorunda bırakmıştı . Osmanlı devletini kuracak olan Osman Bey, tiftik keçisini Anadolu’ya getiren Süleyman Şah’ın torunuydu. Süleyman Şah "hani bildiğimiz türbesi taşınan Süleyman Şahtır Süleyman Şah " 1229’da ölünce oğulları Kayseri’den Ankara’ya kadar uzanan bölgede tiftik keçisi sürüleriyle yayılıp yerleşmişler ve bölgeyi yurt edinmişlerdi. Yüzyıllarca bu keçiler et süt yün ihtiyaçlarını sağladı zaman içerisinde tiftik keçisinin yünleride dünya çapında nam saldı. Ankara ve çevresinde halk tiftikten ipek gibi kumaşlar dokuyordu. Tiftik kumaşlarının ünü Ankara’dan tüm dünyaya yayıldı ve tiftik keçisi Avrupa’da ’Ankara keçisi’ (Angora goat) adıyla anılmaya başladı. O tarihlerde başta Ankara olmak üzere; Zir, Çankırı, Beypazarı Nallıhan ve Kalecik’te 1355 tiftik tezgahı bulunmakta ve her yıl 20.000 top kumaş yurt dışına satılmaktaydı. Yıllar sonra Kendisini padişaha Müslüman olmaya çok yakın bir Hıristiyan din adamı olarak tanıtan İngiliz Albay Henderson Anadolu’yu dolaşma ve dilediği her şeyi satın alıp yurt dışına çıkartma izni almıştır. Gerçek amacı, bir çift damızlık tiftik keçisi alıp Güney Afrika’da önceden hazırlanmış İngiliz çiftliğine götürmektir. İngiliz misyonerin elinde padişah fermanı vardır. Osmanlı zabitleriyle birlikte zorla almaya kalkar damızlıkları. Türkmenler padişah fermanına ve zabitlere karşı çıkıp damızlık tiftik keçisi vermemek için silaha sarılırlar. Haber duyulur ve damızlık keçileri İngilizlere vermemek için direnen silahlanan Türkmenlerin sayısı onbinlere varır. İsyan Ankara dan Çukurova bölgesine kadar yayılır. Osmanlı, İngiliz’e damızlık vermeyen Türkmenler üzerine ordu gönderir. Üç yıl süren direniş bastırılır ve İngiliz’e istediği damızlık Ankara keçileri verilir.1838 yılında İngiliz, isyancıların dinmeyen öfkesinden korunmak için 13 tiftik keçisini her ihtimale karşılık siyaha boyayarak sessizce bu topraklardan Güney Afrika’ya doğru yola çıkarır.

Keçileri Kaptırınca

Güney Afrika dünya tiftik üretiminin % 50 sini gerçekleştirmektedir. Güney Afrikanın Port Elisabeth şehri dünya tiftik endüstrisinin başkenti sayılmakta dünya tiftik fiyatları burada belirlenmektedir. Tarihte de olduğu gibi elimizde ki hiç bir değerin kıymetini bilemiyoruz.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.