Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Alışveriş sendromundan nasıl kurtulursunuz?

Yazının Giriş Tarihi: 30.07.2021 00:05
Yazının Güncellenme Tarihi: 30.07.2021 00:05

Siz de sıklıkla görüyorsunuzdur;

Marketlerde ki, çarşı pazarlar da ki fiyat artışlarının önüne geçilmesinden umudu kesenler ‘‘Madem ki bu kaçınılmaz o zaman ahali bu süreci en az hasarla atlasın bari’’ diyerek alışverişte makul düzeyde kazıklanmanın püf noktalarını anlatıyorlar.

Bunu manşetten kara komik görselleri ile verenleri de oldu, buldukları her mikrofona Arşimet edasıyla demeç verenleri de….

Bendeniz de sorumlu gazetecilik ilkesi çerçevesinde sizlerle tamamı tarafımdan deneyimlenmiş ve olumlu ya da olumsuz sonuç vermiş kazık acısını  hafifleten alış veriş sendromunu önleyemese de hafifleten yöntemlerimi paylaşmak istedim.

Madde 1 : Hanımın evde şu bitti, bu azaldı, o kalmadı, kalan yetmez gibisinden bildirimlerine geri bildirimde bulunmak için asla acele etmeyeceksiniz. Hatta her bildirimi ayrı ayrı duymazdan gelecek, evde tatsızlık çıkmasın diye bir iki tanesine ‘‘alırız hayatım’’ diyerek olayı zamana yayacaksınız.

Madde 2: Markete gitmenin,pazara vs ye çıkmanın elzem olduğu durumlar da alış veriş listesini bizzat siz yapacaksınız, yapamıyorsanız en azından listeyi siz taşıyıp üç madden birini almayı atlayacaksınız. Ama bunu yaparken yüzde yüz bir başarı beklememenizi de öneririm. Çünkü kadınlar asla yemiyorlar.

Madde 3 : Alışveriş sathı mahallinde dolaşırken kendinizi bir başka yerde huzur turu atarken düşünüp, reyonlara martılarmış, denizlermiş, ovalarmış gibi bakacaksınız. Etiketlere ise birer şiir dizesi muamelesi yapacaksınız. Bu romantizmininiz  kasada işinize zinhar yaramasa da  en azından stres katsayınızı düşürecektir.

Madde 4 : Ne yaptınızsa olmadı alışverişe çıkmaktan kurtulamadınız. Şimdi önereceğim yöntem çok işinize yaracaktır. Nerede olduğunuz hiç fark etmez ister markette,ister pazarda,ister her hangi bir dükkanda; önce düşük tonda sonra da sesinizi yükselterek fiyatlara söylenmeye başlayın. Ama sözleriniz sadece ortaya olsun ki başınız esnafla belaya girmesin.Haa bir de asla terbiyenizi bozmamalınız. Sizin söylendiğinizi gören eşiniz başta susturmaya çalışsa da sonunda mutlaka pes edecek ve neredeyseniz orayı sizden önce terk edecektir. Hemen arkasından seğirtin, belki biraz fırça yiyeceksiniz ama bu  paracıkların bir süre daha cebinizde kalmasına değer.

Madde 5 : Girin internete alışveriş listesinde ne varsa hepsinin insan metabolizmasına uygun olmayan ne zararları varsa bulun okuyun. Sonra da bulduklarınızı eşinizle paylaşın. İnanın sonuna kadar masum ne sebze,ne meyve,ne de başka bir gıda maddesi var.Birinin yararı diğerinin zararına denk geliyor yani hepsi bir yerlerinden az ya da çok sakıncalı. Tabi bura da en önemli kısmı ikna yeteneğinize kalıyor; onu da atlamamanız lazım.

Madde 6 : Yukarıda ki tüyoların hepsini deneyip yine de başarılı olmadıysanız ‘‘Hemen bu iş olmuyor’’ diye enseyi karartmamalısınız. Hasta numarası yaparak ta mümkün alışveriş sendromunun ertelemesi. ‘‘Bu gün kendimi iyi hissetmiyorum’’ diyerek en azından o günkü market vs tehlikesini atlabilirsiniz. Ama dediğim gibi bu sadece ertelemeler için geçerli. Ötesi için hastanelik olmanız gerekir ki Allah korusun.

Aslında başka maddeler de var da; sendrom büyük olsa da malum köşe dar.

Son tahlil de size önerebileceğim sadece şu olabilir;

Baktınız hiçbir denediğiniz ve okuduğunuz işinize yaramadı, en azından keyfini çıkartın yediğiniz kazıkların.

Bir şey kaçınılmazsa…

Diye başlayan öyle bir söz bile var hatırlarsınız.

Ben hatırlayamadım bir türlü

Neydi neydi..?

Neyse hanım ‘‘Yazın bittiyse markete gidiyoruz’’diyor.

Orada hatırlarım.

Hatırlayamasam da kasada hatırlatırlar zaten…

Sendrom sendrom nereye kadar?

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.