Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Aktif Ölü Servisi

Yazının Giriş Tarihi: 07.09.2021 00:06
Yazının Güncellenme Tarihi: 07.09.2021 00:06

Hiç unutmuyorum;

Rahmetlilerim anne ve babam emekli olduklarında bunu kutlamak için parkta ki Yusuf restorana gitmiştik.

Demek ki o zamanlar emekli olmak kutlanılacak bir şeymiş ve  emek vermiş anlamına gelen bu sözcük belki de içi en dolu sözcüklerimizden biriymiş.

Hatta gurur vesilesi bir paye imiş bile ki, bizim kuşağa emekliye saygı da öğretilirdi ailelerimiz tarafından.

İtiraf edeyim ben de aktif çalışma hayatım boyunca bir gün emek(li) vatandaş kategorisine yükselip sosyal sınıf atlayacağını umut edenlerden biriydim.

Hatta o klasik sahil kasabasına yerleşme mottosunun hayallerini kurar kurar keyiflenirdim.

İnsan aşağıda ki raporu okuyunca keyiflenmek bir yana ‘‘Geçmiş zaman olur ki hayali cihan değer’’ bile diyemiyor artık.

Uluslararası Çalışma Örgütü'nün ILO’nun sosyal güvenlik raporuna göre, emeklisi en fakir birkaç ülkeden biri Türkiye olmuş.

Örneğin, Uganda’da ortalama emekli maaşı ülkenin yoksulluk sınırının yüzde 43.5’ine karşılık gelirken, Mozambik’te bu oran yüzde 32.7, Türkiye’de ise 21.7 imiş.

Yani emeklisi en fakir ülkeler sıralamasında dipteymişiz.

ILO bu raporu  1 Eylül'de  kapsamlı bir şekilde açıklamış ve  Türkiye'de güvenlik şemsiyesi altında olanların dahi “fakir” olduklarını ortaya koymuş.

Gerçi artık bunu bilmek için rapora filan hiç ihtiyaç yok ama yine de malumun ilanı olmuş.

Salgın ile birlikte ülkelerde sosyal güvence şemsiyesi altında olanların da ciddi bir fakirlik tehlikesi içinde yer aldıkları belirtilen ve seçilmiş (artık bizi neden seçmişlerse) ülkelerdeki ortalama emekli maaşlarının o ülkenin yoksulluk sınırına oranı karşılaştırılan raporda bunun yanı sıra başka ilginç saptamalarda var;

Mesela; Dünyada 4.1 milyar kişi tamamen sosyal güvence koruması dışındaymış;

Türkiye, ILO'nun emekliler için fakirlik göstergesi olarak belirlediği yüzde 50'lik sınırın çok altında kalıyormuş.

 Uganda'da emekli maaşı ülkenin yoksulluk sınırının yüzde 43.5'ine karşılık gelirken,bu oran Mısır'da yüzde 91.2, Endonezya'da yüzde 56.1, Azerbaycan'da yüzde 46.6,  Mozambik'te ise yüzde 32.7'yi buluyormuş ama Türkiye'de sadece yüzde 21.7 imiş.

Pratikte, bazı ülkelerde sosyal güvenlik destekleri minimum standartlarının da altında kalıyorlarmış bir çok ülkede de emekli aylıkları, ülkelerin yoksulluk sınırlarının yüzde 50'sinin dahi altındaymış ki bu ülkelerde emekli maaşı ile yaşayan yaşlı kesim, güvence altında olmasına rağmen fakir olarak tanımlanmalıymış.

Raporu okurken içim karardı; yeter bu kadar malum(at) diyerek biraz olsun ferahlamak için voleybolcu kızların haberlerine geçtim.

Gerisini merak eden olursa internette var.

Yazının başlığına gelince;

2008 de benden 8 yıl önce emekli olan hanımın emeklilik işlemleri için o zamanlar Altıparmak’ta bulunan Sigorta Binasının katları arasında koşuştururken gözümüze çarpmıştı; sanırım üçüncü kattaydı ve rutubet kokulu bir odanın kapısının üzerinde asılı tabelada yazıyordu;

Aktif Ölü Servisi

Merak ettim tabi; çaldım kapıyı başımı aradan uzatıp sordum.

‘‘Burası ne servisi?’’

İçeridekiler ‘Emeklilik Servisi’ dediler.

Bize de o gün bu gün pasif ölü olana kadar sabretmek kaldı.

O zaman pek şaşırmıştım ama servise bu adı koyanların ne kadar haklı olduklarını şimdilerde deneyimleyerek kabullenmek varmış kısmette.

Şükür ki zombi servisi dememişler.

O daha ağır olurdu işte…

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.