Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Adaletin terazisi

Yazının Giriş Tarihi: 25.01.2021 00:01
Yazının Güncellenme Tarihi: 25.01.2021 00:01

Dünyanın pek çok ülkesindeki adalet terazisinde olduğu gibi ülkemizdeki adalet terazisinde de zaman zaman şirazenin kaydığını görebiliyoruz. Bu durumdan başta siyasetçiler olmak üzere pek çok kişi rahatsız ama yapılması gereken işlerin yapılmaması ve adımların atılmayışı nedeniyle halkımızın da adalete olan güven duygusunda zedelenme oluyor.

İnsanların toplu halde yaşamaya başladıkları ilk günden itibaren adalet ve hak, hukuk konusu büyük önem kazanmış. Başta, din adamlarının adalet dağıtması, sonrasında ise din ve adaletin aynı kişilerce dağıtılmasındaki sıkıntıların yaşanması üzerine, hak, hukuk kavramları değiştirilmiş, adalet dağıtımı için özel görevliler yetiştirilmiş. Yazılı kaynakları olan Mezopotamya Hukuku ve ilk anayasa olarak kabul edilen Hamurabi kanunları, binlerce yıl öncesinden adaletin dağıtımına ilişkin bilgileri oluşturuyor.

Bunların incelenmesi sırasında ise hükümdarların, kralların bile adalet önünde herkesin eşit şartlarda olacağı, devlet kapısına şikayet için gelenlerin dertlerinin dinleneceği, hiç kimsenin “benim hakkım verilmedi” diye düşünmemesine yönelik uygulamalar olduğuna dair tarihi kayıtlara ulaşılıyor.

Gelelim günümüze;

Hak, hukuk ve adalet anlamında halkımızın “benim hakkım bana verildi!” diyebileceği adli uygulamalarda sıkıntı görülüyor. Bu durumun kanunların eksikliğinden mi yoksa, adli mekanizmadaki uygulamalardan mı kaynaklandığını hep tartışıyoruz. Çözüm ise yok. Bir çark etrafında dönüp dolaşıp, tekrar aynı noktaya geliniyor.

Geçtiğimiz hafta ülkemizde iki bakan birisi İçişleri Bakanı, iç güvenlik ve kamu yönetiminden sorumlu bir bakan Süleyman Soylu.

Diğeri Adalet Bakanı Abdülhamit Gül. Kanunların uygulanması ve aksaklıkların giderilmesinden sorumlu.

Twitter hesabından açıklama yapan Soylu, "45 gündür anam hastanede. Annemle fotoğrafımın altına küfreden alçak mahkemeye çıkıyor ve adli kontrolle serbest. Ne yapmalıyım? Bakan olsam ne yazar? Millet, devlet işleriyle boğuşurken anasının namusuna sahip çıkamamak ne ifade eder? Tweetimle yeniden alınırsa da provokasyon sayacağım" paylaşımında bulundu.

Konu, Soylu’nun annesinin hasta yatağındaki fotoğrafını koyup, hasret ve hastalığıyla ilgili yaptığı sosyal medya paylaşımı. Bu paylaşımın altına ise birilerinin yaptığı yorum ve kanunlara göre suç teşkil ettiği öne sürülen yazıların yazılması.

Soylu'nun paylaşımından bir gün sonra, 21 Ocak'ta Adalet Bakanı Abdulhamit Gül'ün Ankara Hakimevi'nde düzenlenen "5. Yılında İstinaf Mahkemeleri Değerlendirme Toplantısı" nda yaptığı açıklama dikkat çekiciydi.

Gül, "Klavye başına geçip sosyal medyada bana her gün tutuklama siparişi verenlere sesleniyorum. Bu işleyişi beğenmeyen gider itiraz hakkını kullanır ama yargıya parmak sallayamaz" diyerek "hukuk devleti" vurgusu yaptı. Hakaret suçlarını da içeren 2 yıla kadar ceza öngörülen suçlarda tutuklama olmadığına dair açıklamalarda bulundu.

Gül, "Farklı fikirlerin, farklı değerlendirmelerin, kamusal eleştirinin kıymetinin farkındayız. Eleştiri kamusal hizmetlerin geliştirilmesinde vazgeçilmez bir kaynaktır. Bu nedenle yargı da başta olmak üzere bu tür eleştirilerden elbette nasiplenecek ve bundan istifade edecek, daha da olumlu hale çalışmalarını getirecektir. Ancak fikir ve eleştirinin yapıcı katkıya dönüşmesi samimiyet ve tutarlılığa, en başta da doğru bilgiye dayanmasına bağlıdır. Örneğin, iki yıla kadar hapis cezası gerektiren bir suçta tutuklamanın yasak olduğunu hepimiz biliyoruz. Hakaret suçu da bu yasak kapsamındadır.

Konunun teknik ayrıntılarına yabancı olan vatandaşlarımızın tepkisini anlayışla karşılarız. Hatta bu tür tepkiler, mevcut kuralların gözden geçirilmesi yönünde bir toplumsal talep olarak okunabilir. Ancak bu tür değerlendirmelere bazen teknik uzmanlığını varsaydığımız kişilerin de iştiraki düşündürücüdür. Yargıyı kanunları uyguladığı için suçlamak, eleştirmek insaflıca değildir. Yargı kimsenin sıfatına bakmaz, kanun önünde herkes eşittir. Yüce Meclis kişiye, olaya özgü kanun çıkarmıyor. İster yürütmede, ister yargıda görev üstlenmiş olalım, hepimiz yasa tenfiz memurlarıyız" dedi.

Adalet Bakanının yaptığı bu açıklama, muhalefet tarafından iki bakan arasında, sosyal medya aracılığıyla yapılan bir tartışma olduğu yorumunu çıkardı.

Abdulhamit Gül, Cuma günü Gaziantep Valiliği'ni ziyareti sırasında gazetecilerin, "İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun annesine Twitter üzerinden bir hakaret söz konusu oldu. Sayın Bakan bunu paylaştı. Davada hangi aşama hangi durumdayız?" sorusu üzerine, "Kadınların onurun hayisyeti her şeyin üzerinde, hele anneler başımızın tacı. Anneler elleri ayakları öpülesi en kutsal varlıklardır. İçişleri Bakanımız Süleyman Bey'in çok muhterem validelerine yapılan bu hayasız çirkin insanlık dışı ifadeleri kınıyorum. Bu alçak ifadeleri kullanan kişilerin de en ağır cezayı alacağına inanıyorum" açıklaması yaptı.

Gül, "Bu konuda müeyyideleri daha artırıcı, hiç kimsenin kişilik onurunu zedelenemeyecek ne gibi ağır müeyyideler, ihtiyaçlar varsa bunların konuşulması tabiidir. Bunların konuşulacağı yer, kanun yapımı da parlamentodadır. Yargı dağıtımı mahkemededir, sosyal medyada değil. Dolayısıyla o mecralarda ilgili şekilde konuşulur ve kararlar alınır" diye konuştu.

Adalet Bakanı Gül’ün yakın çevresinden edindiğim bilgilere göre, bakan bu sözleri Süleyman Soylu’yu hedef alarak söylememiş. Son yıllarda pek çok konuda olduğu gibi adalet konusunda da sosyal medyada yaşanılan olayları dikkate alıp, bazı uyarılarda bulunmuş.

Sayın Adalet Bakanı Gül, kusura bakmasın, makamı şikayet makamı değil, sorun çözme ve adaletin işleyişinin denetlenmesini gerektiren bir mevki. Adaletteki tıkanmanın önünün açılması için kendisine tavsiyem, adli görevlilerle ilgili yapılan şikayetleri dikkate alıp değerlendirmesi, soruşturması ve kontrol etmesi. O zaman belki, halkımızın adalete olan güven duygusu bir nebze gelişir….

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.