Yaşlı göçmenleri bilgilendirecek göçmen uzmanların yetiştirilmesi gerekiyor

Berlin Eyaleti Göç ve Uyum Sorumlusu Monika Lüke’nin hazırlattığı bilirkişi raporunda yaşlı göçmenler göçmen dernek ve birliklerin kendilerine yeterli ilgiyi göstermediklerinden yakındılar. Öte yandan Almanya’da yaşlı göçmenlerin sayısı artıyor. 2030 yılında yaşlı göçmenlerin sayısının yaklaşık 3 milyona yükselmesi bekleniyor.

Almanya’daki göçmen yaşlılarla yakınları göçmen dernek ve birliklerinin ilgisizliğinden yakınıyor. Bu bilgi Berlin Eyaleti Göç ve Uyum Sorumlusu Monika Lüke’nin hazırlattığı bilirkişi raporunda kayıtlara geçti. Bilirkişi raporu kapsamında yapılan araştırmada yaşlı göçmenler göçmen dernek ve birliklerinin yaşlı bakımı konusuna yeterli ilgi göstermediklerini söyleyerek kendilerine yönelik çalışmaların arttırılmasını talep ettiler. Eldeki sayılara göre Almanya’da 60 yaşından büyük göçmenlerin sayısı 2030 yılında 2,8 milyona yükselecek.

Raporun hazırlandığı başkent Berlin’de ise şu andaki nüfusun yaklaşık yüzde 10’unu 65 yaşından büyük göçmenler oluşturuyor. Berlin Eyaleti Göç ve Uyum Sorumlusu Monika Lüke raporu yaşlı nüfusun artacağı gerçeğinden hareketle hedef kitlenin ihtiyaçlarını belirlemek üzere hazırlattığını belirtti ve raporu değerlendirirken “Göçmen aileler içinde 'yaşlandığımızda elimiz ayağımız tutmadığında bizim durumumuz ne olacak, bize kim bakacak?' sorusunu soranların sayısı artıyor. Artık geleneksel biçimde çocuklar ana-babalarına bakamıyorlar ama sorunu nasıl çözeceklerini de bilemiyorlar. Dolayısıyla ailelerde çaresizlik, korku gibi duygular yayılıyor. Öte yandan çaresizlik ve korku gibi duyguların insanları etki altına almasının bir diğer nedeni ise Almanya’da yaşlılara yönelik hizmetlerin bilinmemesi ya da bilinse bile toplumun geneline sunulan hizmetlerin ne kadarının göçmenlerin ihtiyaçlarına cevap verdiğinin kestirilememesi. Bu yüzden önce etraflıca bilgilendirme yapmak gerek.” ifadelerini kullandı.

DERNEK VE BİRLİKLERE DESTEK GEREK

İlgili raporda göçmen kuruluşların yaşlı göçmenlere yönelik hizmetlerinin çeşitli danışmanlık enstitüleri ile işbirliği yapmakla sınırlı kaldığına dikkat çekildi ancak hizmet yelpazesinin genişleyebilmesi için kuruluşların desteklenmesi gerektiği vurgulandı. Göçmenler arasında yaşlılara yönelik hizmet sistemi pek bilinmiyor. Sistemi bilmedikleri için de bakıma muhtaç kişiler ihtiyaçlarını talep etmekte veya taleplerini bakım sigortalarına kabul ettirmekte zorlanıyorlar.

Buna bürokratik işlemler ya da dil yetersizliği de neden olabiliyor. Bu konuda bilgilendirici çalışmalar yapmak gerekiyor.

BAKICI YAKINLARI YALNIZ KALIYOR

Bilirkişi raporu 2013 yılının sonu ile bu yıl başında Camino Sosyal Araştırmalar Şirketi tarafından yapıldı. Rapora göre yaşlı göçmenler bakıma muhtaç olduklarında bakımı aile bireyleri üstleniyorlar. Kızlar, oğullar anne veya babalarının bakımı için kendi meslek hayatlarında kısıtlamalara gidebiliyorlar. Göçmenler bakıcılık hizmetlerinde kendi kültürlerine ve yaşamlarına uygun hizmetler istiyorlar.

Örneğin, yemek yeme alışkanlıkları, temizlik anlayışları, dine özel uygulamalar ve medyayı kullanma alışkanlıkları yaşlı bakımında ön plana çıkan beklentiler arasında sıralanıyor. Ayrıca evde bakılan göçmen yaşlılar belli sürelerle eve gelecek bakıcıların kendi dillerini konuşan bakıcılar olmasını talep ediyorlar. Bu da ana dilde hizmet veren yaşlı bakım hizmetlerine yönelik daha da artması anlamına geliyor.