Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

SP İl Başkanı Asiltürk: Eğitimde tamirat adı altında tahribat yapılıyor

Saadet Partisi İl Başkanı Mehmet Asiltürk, dershane kapatılmasıyla ilgili yasa hazıklıklarına ilişkin “Milli Eğitim Bakanlığı’nın değişimden, dönüşümden anladığı sadece sınav sayılarıyla sınırlıdır. Dershaneler eğitim sistemimizin...

Haber Giriş Tarihi: 03.12.2013 12:40
Haber Güncellenme Tarihi: 03.12.2013 12:40
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursahaber.com/
SP İl Başkanı Asiltürk: Eğitimde tamirat adı altında tahribat yapılıyor
Saadet Partisi İl Başkanı Mehmet Asiltürk, dershane kapatılmasıyla ilgili yasa hazıklıklarına ilişkin “Milli Eğitim Bakanlığı’nın değişimden, dönüşümden anladığı sadece sınav sayılarıyla sınırlıdır. Dershaneler eğitim sistemimizin ve okullarımızın yetersizliğinin bir sonucudur. Dersaneyi kapatmak isteyenler, önce dersaneyi bir ihtiyaç olarak ortaya çıkaran sistemi değiştirmelidir” dedi.

İl Başkanı Mehmet Asiltürk, düzenlediği basın toplantısında yaptığı açıklamada, insanların sorunların aklı selimle çözülmesini beklediğini belirtti. Dershanelerin kapatılmasına ilişkin tartışmalar sırasında eğitimin yıllardır süregelen sorunlarının gözardı edildiğini söyleyen Asiltürk, “Biz Saadet Partisi olarak herkesi sağduyuya davet ediyoruz. Kavganın galibi olmaz. Ama kaybedeni çok olur. En başında da millet kaybeder, geleceğimizi emanet edeceğimiz çocuklarımız kaybeder. Eğitimin tek problemi dershane değildir. Tam tersine, dershane gürültüsü içerisinde eğitimin kronikleşmiş temel sorunları gözardı ediliyor. Zaman geçtikçe bu sorunlar maalesef, telafisi mümkün olmayan bir noktaya doğru gitmektedir. Eğitimin şekliyle uğraşılıyor, özüne inilemiyor. Eğitimde tamirat adı altında tahribat yapılıyor. Kendi kadim medeniyet müktesebatımızın yerine, AB’nin yozlaşmış müktesebatı dayatılıyor. Avrupa Birliği’ne uyum sağlayacağız diye, genç nesiller kendi değerlerine yabancılaştırılıyor. Eğitimde temel hedef, Milli Görüş’ün 40 yıl ısrarla vurguladığı önce ahlak ve maneviyat olması gerekirken, tam tersine ahlaki ve manevi tahribat had safhaya çıkarılıyor” dedi.

BAŞBAKAN'IN ÇAPULCU OLARAK ADLANDIRDIĞI, ŞİKÂYET ETTİĞİ GENÇLİK BU 12 YILIN ÜRÜNÜDÜR

Milli Eğitim Bakanlığı’nın değişimden anladıklarının sınav sayılarıyla sınırlı olduğunu savunan Asiltürk, “Sınav sayısını değiştirmeyi değişim sanıyorlar. Biri geldi, bir olan sınav sayısını 3’e çıkardı. Diğeri geldi bu doğru değilmiş dedi, 1’e indirdi. Bir başkası geldi ayda bir sınav yapacağız. Böyle dönüşüm olmaz. Asıl dönüşüm, bu milletin evlatlarını kendi tarihine, aslına, özüne, değerlerine döndürmektir. Bunu başarmaktır. Şu anda 18-30 yaş grubundaki gençlik kitlesi 12 yıllık AKP hükümetleri dönemlerinin eğitim politikaları doğrultusunda, verilen temel değerlere göre yetişti. Sayın Başbakan’ın ‘çapulcu’ olarak adlandırdığı, kız-erkek beraber evlerde kaldığını söyleyerek şikâyet ettiği gençlik bu 12 yılın ürünüdür. Dershaneler eğitim sitemimizin ve okullarımızın yetersizliğinin bir sonucudur. Dershaneyi kapatmak isteyenler, önce dershaneyi bir ihtiyaç olarak ortaya çıkaran sistemi değiştirmelidir. Ama bu ülkenin tek sorunu dershaneler değildir. Açılsın mı, Kapansın mı? Günlerdir bunu tartışıyoruz. Bu gürültü içerisinde dershaneleri değil, gençliğimizi geleceğimizi kaybediyoruz” diye konuştu.

EĞİTİM DÜZELMEDİKÇE TOPLUM DÜZELMEZ

Eğitimin asıl sorununun şekil değil, içerik sorunu olduğunu vurgulayan Asiltürk, “Çünkü bu eğitim sisteminin şuuru yok, ruhu yok. Eğitimde şuur olmazsa ülkede huzur olmaz. Bu eğitim sistemi maneviyatı yok sayıyor, milli duygu içermiyor, ahlaki değerlerimizi davranışa dönüştürmüyor, kendi medeniyetimizi yok sayıyor. Bin yıllık medeniyetimizi, batının yozlaşmış kültürüne feda ediyor. Anlayış bu olduktan sonra dershaneler açık olsa ne olur, kapalı olsa ne olur” şeklinde konuştu. Eğitimde kalitenin artması için öneriler sıralayan Asiltürk, “Hiç lafı eğip bükmeden söylüyoruz, derhal eğitimde AB değerlerinden vazgeçilmelidir. Şekille ilgili düzenlemelerden ziyade eğitimin temel problemlerine kalıcı çözümler üretilmeli, kendi değer yargılarımıza uygun öze yönelik düzeltmeler ve düzenlemeler yapılmalıdır. Okullar doğru ve gerekli bilgiyi öğreterek gençleri donanımlı hale getirmelidir. Bir milletin, millî, ahlakî, manevî değerleri ancak eğitim yolu ile sonraki nesillere intikal eder. Eğer manevî ve ahlakî değerler öğretilmezse, materyalist, çıkarcı, şiddete eğilimli, psikolojik rahatsızlıklarla malul insan yetiştirilmiş olur. Eğitim düzelmedikçe toplum düzelmez. Eğitimin düzelmesi ancak kendi değerlerimizi ve ruhumuzu giydireceğimiz anlayış ve şuuru içeren, müfredat programlarıyla mümkündür” ifadelerini kullandı.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.