'Adana ve Mersin'in 20 yıllık geleceği birlikte planlanmalı'

Çukurova Sanayi ve İş Dünyası Federasyonu (ÇUKUROVA SİFED) Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Sönmez, topyekün kalkınma için bölgenin yerel yönetimleri başta olmak üzere odalar, borsalar ve sivil toplum kuruluşlarının aynı masa etrafında toplanması gerektiğini söyledi.

Adana’nın Mersin’le birlikte atak yapması gerektiğini dile getiren Sönmez, Adana ve Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na talip olan isimlerin iki şehrin sorunlarını iyi bilen, toplumun tüm katmanlarını kucaklayacak bir yapıda olması gerektiğini ifade etti. Sönmez, “Belediye başkanı olacak kişilerin ilk icraatı Adana ve Mersin’in en az 20 yıllık geleceğini kent bilimciler, şehir plancıları, inşaat mühendisleri ve mimarlar eliyle planlamak olmalı.” şeklinde konuştu.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’ne bağlı odalarda seçim sürecinin tamamlandığını, yeni yönetimlerin oluştuğunu hatırlatan Sönmez, Adana ve Mersin’in kendine özgü yapısında çalışkan ve başarılı insanların barındığını vurguladı. İki şehrin el ele, omuz omuza projeleri birlikte yaşama geçirmesinin gerekliliğini kaydeden Sönmez, “İki kentimizde de odaların seçim sürecinin ardından birlikte çalışma arzusu içinde olduğunu gözlemliyoruz. Sivil toplum kuruluşlarını da çalışmalarına dahil edeceklerini ümit ediyoruz. Zaman kaybetmeden iki kenti yakından ilgilendiren konularda bölgenin geleceğinin konuşulacağı sempozyumlar, paneller ve toplantıların ardından projelerin hayata geçmesi gerekiyor” dedi.

Kişisel beklenti içerisine girilmeden iki kentteki güçlü kurum ve kuruluşların yanı sıra yerel yönetimlere, köklü şirket yöneticilerine, sivil toplum kuruluşlarına çağrıda bulunan Sönmez, şunları söyledi: “Çukurova Bölgesi’nin en önemli iki kenti olan Adana ve Mersin’in sanayi ve tarım altyapısına rağmen ekonomide istenen seviyede olmadığını görüyoruz. İki kentin yaşam koşulları ve ekonomik yapıları incelendiğinde benzer özellikler taşıdığı biliniyor. Bu nedenle uyum sorunu yaşanmayacağı göz önüne alınarak öncelikle ekonomik hareketlenme gerekiyor. Hareketlenmeyi gerçekleştirebilmemiz için de sorunların etraflıca konuşulacağı, çözüm odaklı titiz çalışmalar yapılmasının kaçınılmaz olduğunu düşünüyoruz. Odalar, sivil toplum kuruluşları, üniversiteler, belediyeler, milletvekilleri, valiler ve merkezi idareye bağlı bütün kurumlar birer dinamiktir. Hepimiz bölgeyi kalkındırmayla ilgili bir hedef belirlemeliyiz. Bölgemiz dünyayla ekonomide rekabet edecek bir güce sahip olabilir.”