Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Yeni Türkiye, yeni Cumhurbaşkanı

Yazının Giriş Tarihi: 08.02.2015 01:09
Yazının Güncellenme Tarihi: 08.02.2015 01:09

 

Son günlerde özellikle muhalefet tarafından sıklıkla gündeme getirilen ve seçimlere kadar dozu artarak söz edileceğe benzeyen yeni bir tartışmamız var. Tartışmanın odağında ise Cumhurbaşkanlığı makamı duruyor. Tartışmanın ve eleştirilerin ana fikri, bu makamın tarafsızlığını yitirdiği ve Erdoğan'ın yanlış yaptığı şeklinde.

 

Seçilmiş Cumhurbaşkanı

7 Eylül 2014 tarihli ve 'Yeni Türkiye' başlıklı yazımda bu konuyla ilgili şu görüşlerimi sizlerle paylaşmıştım: "AK Parti’nin ‘yeni Türkiye’ öngörüsü ve hedeflerinde; başkan gibi belirleyici hareket eden aktif bir Cumhurbaşkanı var."

Muhalefetin bugün gündeme getirdiği ve eleştirdiği gelişmelerin öngörüsü bana has bir şey de değildi üstelik. Biraz gündemi ve siyaseti takip eden, gelişmeleri ve atılan adımları yorumlama kabiliyetine sahip herkesin görebileceği bir şeydi.

Muhalefetin ıskaladığı bir gerçeklik tüm çıplaklığıyla ortada duruyor. Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin tarihinde ilk kez seçimle iş başına gelen bir Cumhurbaşkanı. Ayrıca, neredeyse tüm partilerin karşısında birleşmesine rağmen ezici bir zaferle Devlet Başkanlığı makamına gelmiş bir isim. Üstelik Tayyip Erdoğan, bağımsız değil, AK Parti'nin adayı olarak girdi seçimlere.

 

Bundan sonra kartlar açık

Peki bugüne kadar nasıldı bizim köşk maceralarımız? Ekseriyetle askerin gölgesinde veya karargahın işaretiyle seçilirdi cumhurun başı. Her ne kadar ilk sivil Cumhurbaşkanı Celal Bayar olsa da, gerçek anlamda ilk sivil Cumhurbaşkanı kabul edilebilecek isim Turgut Özal'dır.

Objektif olarak baktığımızda ise bizim anayasamızda yazdığı gibi bir Cumhurbaşkanımız hiç olmadı ve dahi olması da mümkün değildi. Gerek askeri kanattan gerekse de sivil kanattan gelenlerin hepsi ya bir partiye ya da bir ideolojiye bağlı insanlardı. Aslında normal olan da buydu. Bir siyasi görüşü veya ideolojisi olan insanlar Cumhurbaşkanı olduğunda tarafsız olacak diye yazıyordu anayasamızda. Kağıt üzerinde yazması elbette yine kağıt üzerinde kalıyordu. İşleyişte yine herkes kendi görüşüne göre icraatlar yapıyordu. Tek fark ise sözlü ve yazılı açıklamalarda renk verilmiyordu.

Abdullah Gül'ün, Ahmet Necdet Sezer'in, Süleyman Demirel'in ve Turgut Özal'ın icraatları, kararları ve yaptıkları hep kendi dünya görüşleri çerçevesindeydi.

Bugün artık gelinen noktada kartlar açık oynanıyor ve sanıyorum Erdoğan sonrasında da bu böyle devam edecek.

 

Doğrusu nasıl olmalı?

Dünya örneklerine ve demokrasi tecrübelerine baktığımızda en uygun ya da en doğru yöntem şu demek pek mümkün değil. Anlaşılan bu yeni dönemde Recep Tayyip Erdoğan, tıpkı Cumhurbaşkanlığı öncesindeki gibi aktif siyasetin içinde olacak. En azından mertçe bunu ifade edecek tavırlar, icraatlar ve konuşmalar yapacak. Bugüne kadar olduğu gibi bağımsız ve tarafsız pozları takınıp kendi meşrebine göre icraat yapma gibi bir çelişkili durumu cumhura yansıtmayacak. İdeali nedir benim uzmanlık alanım değil ancak şahsi kanaatim artık bu yönde ilerlenmesi gerektiği yönündedir.

İl il gezerek halktan oy alıp sonra da Ankara'dan dışarı çıkmayan, renk vermeyen, pasif bir cumhurbaşkanı artık kabul görmeyecektir. Bir sonraki seçim döneminde halk kendisine, 'seçim zamanı geldin oy istedin verdik. Aradan 5 yıl geçti ortalarda yoktun. Şimdi ne yüzle gelip tekrar oy istiyorsun?' diye soracaktır. O yüzden her ne kadar tartışılsa da aktif bir devlet başkanı iyidir. Unutmayın ki, Mustafa Kemal Atatürk ne zaman köşke hapsoldu, genç cumhuriyetin gelişimi ve kalkınması o zaman geri doğru gitmeye başladı. Bugünkü aktif durumda bir cumhurbaşkanı elbette mevcut anayasamızla uyuşmuyor. Bu eleştirilere ben de katılıyorum. O zaman değişecek şey bellidir. 2015 Genel Seçimleri sonra bu ülke artık gerçekten tam sivil ve özgürlüklerin modern manada güvence altına alındığı örnek bir anayasaya kavuşmalıdır.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.