Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Yeni normal ve sağlık güvenliği

Yazının Giriş Tarihi: 04.05.2020 00:02
Yazının Güncellenme Tarihi: 04.05.2020 00:02

Pek çoğumuzun hayatında çeşitli sebeplerle yaşadığımız olağanüstü gelişmeler, değişimleri kaçınılmaz hale getiriyor…

İşte bunun son örneği global anlamda yaşanan ve bizleri de etkileyen pandemi.

Covid-19 o kadar çok konuşuldu-konuşuluyor ve yazıldı-yazılmaya devam ediyor ki, bu konuda artık, sonrasında neler olacağı değerlendiriliyor.

En başta gelen ve galiba uzunca bir süre devam edecek olan hususu, temas-mesafe-izolasyon üçgeni oluşturuyor.

Yaşamın doğal akışı içinde uyum sağlanması gereken öncelik bu olacak sanırım.

Bunu devletlerin bazı uygulamaları takip edecek galiba…

Örneğin, vize ile gidilebilen bir ülkeye daha önceden alınmış uzun süreli giriş izniniz olsa bile bundan sonra ilave, güncellenmiş sağlık raporunun isteneceği konuşuluyor.

İhraç ürünleri için de aynı şekilde ‘sağlıklı ortamda üretilmiştir’ belgesinin, diğer belgeler arasında istenebileceği değerlendiriliyor.

Demek ki, uyum sağlanması gereken konular arasında insanların ve mallarım dolaşımındaki değişim olacak gibi gözüküyor.

Bilhassa ‘sağlık güvenliği’ tüketici tercihlerinde daha çok ön plana çıkacak.

Bakın uluslararası düzeyde gerçekleştirilen çok yeni bir araştırmanın sonuçlarına göre, insanlar özgürce dışarıya çıkabilmeyi, dışarıda yemek yiyebilmeyi, insanlarla yüz yüze görüşebilmeyi, mağazalara-AVM’lere gidebilmeyi, tatil için seyahat edebilmeyi özlediklerini belirtmişler.

Yine bu araştırmaya göre, internet kullanımı yüzde 68, tv izleme yüzde 59, telefonlardaki uygulamaları kullanma yüzde 57, müzik dinlemek yüzde 48, kitap okumak yüzde 40 oranında artmış.

Ama bu arada, salgının ilk başladığı Çin’de yeni normale geçiş süreci insanlarda endişe ve stresi arttırıyormuş. ABD’de bırakın eski normale dönüşü, yeni normal bile yüzde 40 oranında bıkkınlık ile birlikte hayal kırıklığı oluşturmuş.

Tekrar ‘sağlık güvenliği’ konusuna dönecek olursak,

Bu yaz turizmin ilk kriterinin, hatta tek kriterinin sağlık güvenliği olacağı belirtiliyor.

Bunun için turizm tesislerinde sertifikasyon uygulaması başlatılacağı ülkemizde de gündeme geldi zaten…

Turizmden verdiğimiz örneği gıda başta olmak üzere diğer pek çok sektör için verebiliriz.

Mesela, gelecekte beslenme şeklinin sağlığı nasıl yöneteceği üzerinde duruluyor. "Gıdamız ilacımız olmalı" temel ilkesiyle, gıda güvenliğini sağlık güvenliği ile pekiştirerek ‘tek sağlık’ konseptinde şekillendirilmesi gündeme getiriliyor.

Bir başka uluslararası çalışma ile ‘kişisel can güvenliği’, ‘dijital güvenlik’, ‘altyapı güvenliği’, ‘hijyen ve sağlık güvenliği’ gibi parametrelere bakılarak şehirlere puan verilmiş, en iyi 10 ve en kötü 10 büyükşehir sıralanmış. Listeye göre İstanbul 36’ıncı sırada yer alıyor.

Yeni normal sürecinde yerel yönetimler de yukarıda belirtilen kriterlere göre kendilerini ön plana çıkartabilmek için yarışacaklar sanırım.

Bu dönemde en çok dillendirilen ifadelerden birisi hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağıydı. Sağlık güvenliği başta olmak üzere yeni normal için kendimizi her şeye hazırlamamız ve uyum sağlamamız şart gözüküyor.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.