Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Yelin alamadığı

Yazının Giriş Tarihi: 11.01.2015 03:18
Yazının Güncellenme Tarihi: 11.01.2015 03:18

Şehriniz, kasabanız, köyünüz, konu komşunuz, öğretmeniniz, okulunuz, arabanız, çiftiniz

çubuğunuz, düğününüz, cenazeniz, hastanız, örfünüz adetiniz kısacası sizi siz yapan vatanınız…

Hepsi birden mazi olmuş; coğrafyası farklı, dili farklı, algısı farklı bambaşka topraklarda, önceki yaşamınızda verdiğiniz sadakaya bile muhtaç kalıvermişsiniz.

Ne yapardınız?

Ağzımdan yel alsın değil mi?

Bu günkü yazı, yelin alamadıkları üzerine.

Bursa Suriyeli göçmeni çok olan şehirlerin başında geliyor. Onlar gelmek istemediler, biz gelsinler istemedik. Nedenleri malum, sonuçta ciddi rakamlarla Türkiye’deler, Bursa’dalar. Artık iyice aşina olduk varlıklarına. Kimimiz kızarak, kimimiz acıyarak, çoğumuz da sadece seyrederek yorumlar yapıyoruz. Ama yaşanılan dram tüm ağırlığı ile gözlerimizin önünde tezahür ediyor. Her kafadan da bir ses çıkıyor. Ancak nedeni tartışmak olanı ortadan kaldırmıyor. Biz Türkler çocukken ‘Yaratılanı Severim Yaradan’dan Ötürü’, deyişi kulağına küpe yapılarak büyütülmüş, çocuklarını da yine aynı söylemle hayata hazırlayan bir milletiz. Tarihimiz boyunca daima mazlumun yanında yer almamızda bundandır.

Şehrimizde yaşanılan bu insanlık dramının nasıl hafifletilmeye çalışıldığını merak ettim. Konu üzerinde çalışmaya başlayınca, münferit yardımların varlığından öte, bir devlet kurumu gibi çalışan Suriye Muhacirleri Derneği’nin varlığını öğrendim ve konuyu size yetkili bir ağızdan sunabilmek için de, dernek başkan Yardımcısı Sayın Arif Çelenk’ten bir randevu rica ettim. Arif beyin dernek faaliyetleri hakkında anlattıklarını bu köşeye sığdırmak mümkün değil elbette.

Başkan derneğin faaliyetlerini ‘Derin sular sessiz akar ’diyerek anlatmaya başlıyor. Söyleşi ilerledikçe bu tanım ile dernek çalışmalarının birebir örtüştüğünü anlamak kolaylaşıyor. Bursa’da yasal rakamlarla 48 bin (+/- 2 bin) mülteci var. Bu sayı yaklaşık 6 bin aileye karşılık geliyor. Hemen hepsi yaşadıkları travmanın etkisindeler. Aralarında gıdadan giyime dek ihtiyaç sahipleri var. Lokal yardımların bu yoğunluk karşısında yetersiz kaldığı aşikar. Suriyeli Muhacirler Derneği yardımı tabana yayacak ve Türk aileleri ile Suriyeli aileleri kaynaştıracak projeler geliştirmiş. Her mahallede ‘Kardeş Aileler’ oluşturma uğraşı içerisinde. Yardımları özellikle Türk aileler eli ile sahibine ulaştırmaları da bu yüzden. Bu konuda valilikten milli eğitime dek geniş bir yelpazede destek görüyorlar. Faaliyetler resmi kuruluşlarla senkronize sürdürülüyor.

Dernek yardım köklü birkaç derneğin bir araya gelmesi ile kurulmuş bir federasyon gibi. Sadece vermek değil, kazanmayı da öğretmeyi hedef edinmiş. Mahallerde çocuklar için açılmış kurslarla Türkçe öğreterek, ailelerle bu çocukların rehberliğinde iletişim kurabilmeyi sağlamış. Suriyelileri dilenmekten ve çeşitli suçlara karışmaktan alıkoyabilmek için de çeşitli ve sonuç odaklı çalışmaları var.

Arif bey, Bursa’daki tüm Suriyelileri kayıt altına alabilmek için yoğun çaba sarf ettiklerini söylerken, bir süre önce günde sadece yüz kişiyi kayıt edebilecek bir teknoloji varken bunun sekiz katına çıkarıldığının da altını çiziyor. Yazıya başlarken de dediğim gibi, derneğin faaliyetleri için bu köşenin yüz ölçümü yetersiz. İyisi mi siz konunun devamını öğrenmek için 22 32 444 numaralı telefonu arayıverin. Eminim yapabileceklerimiz, şikayet ettiklerimizden çok fazla olacaktır.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.