Corona virüsü nün dünyayı alt üst ettiği bir dönemi yaşamak bizlere nasip oldu, sokağa çıkma yasakları, iş yerlerinin kapatılması, spor müsabakalarının ertelenmesi, düğün salonlarında yapılacak olan düğünlerin iptal edilmesi gibi bir çok alana müdahale edilerek toplumsal tedbir alınma ihtiyacının ortaya çıkması ile olması gereken uygulamalardı bunlar elbette. Bu virüs ile belli bir zamanda insanlar adeta daha duyarlı düşünmeye başladı, daha mütevazı, daha insancıl duygularla, toplum ilişkilerine adeta ince bir ayar verildi, peki bu virüsle ilgili biraz beyin jimnastiği yapalım.

Covid-19 kod isimli bu virüse 19 rakamı konmuşsa demek ki bu zamandan önce 18 tane daha benzeri virüsü dünya ve insanoğlu görmüş yaşamış ve hiç abartmadan atlatıp geçirmiş. Virüse yakalananlar aşağıda ki sağlık şikayetlerinde bulunabiliyor.

COVID-19, farklı kişileri farklı şekillerde etkilemektedir. Enfekte kişilerin çoğu, hafif ila orta düzeyde semptomlar geliştirmekte ve hastaneye kaldırılmadan iyileşmektedir.

En yaygın semptomlar:

ateş

kuru öksürük

yorgunluk

Daha seyrek görülen semptomlar:

ağrı ve sızı

boğaz ağrısı

ishal

konjunktivit

baş ağrısı

tat alma veya koku duyusunun kaybı

ciltte döküntü ya da el veya ayak parmaklarında renk değişimi

Ciddi semptomlar:

solunum güçlüğü veya nefes darlığı

göğüs ağrısı veya göğüste baskı

konuşma veya hareket kaybı

Ciddi semptomlar gösteriyorsanız derhal tıbbi yardım alın. Doktorunuzu veya sağlık tesisini ziyaret etmeden önce mutlaka telefonla arayın.

Hafif semptomlar gösteren ve başka bir sağlık sorunu olmayan kişiler, tedavi sürecini evde geçirmelidir.

Virüsle enfekte olan kişiler ortalama 5-6 gün içinde semptomları göstermeye başlar. Bununla birlikte, bu süre 14 günü bulabilir.

Ben şöyle bir çevreme bakıyorum, akrabalarımdan virüse yakalanan yok, arkadaşlarımdan yok, çevremizden yok, mahallemizden yok, o yok bu yok. Sağlık bakanı Fahrettin Koca virüsten dolayı vefat edenlerin yüzde 93 ü 65 yaş üstüdür diye açıklama yaptı. 65 yaş üstü insanların nereyse tamamı mutlaka bir rahatsızlıkla muhatap olmuştur, kalp, beyin, ciğer, şeker, yüksek tansiyon, böbrek gibi daha uzatabileceğimiz sıkıntılara muhataplar elbette. Kimi yaşlılar geçmiş zamanda normal grip ile dahi vefat etmiştir.

Fransa dan görüntüleri izliyorum orada ki insanların virüsle işi yok, normal hayatlarını idame ettirip eğlencelerini de hiç ihmal etmiyorlar, izlediğimiz görüntülerde kalabalık içinde ve herkes herkesle temas halinde, maske ve benzeri koruma olayları hiç yok. işte bu görüntülerle kafamızda soru işaretleri çoğalıyor.

Whatsapp ta geçtiğimiz günlerde bir video paylaşılıyor du Bir Türk doktor bilgi amaçlı konuşuyor, izliyoruz ve içimiz kararıyor, Virüsle ilgili dört ülkeyi suçluyor, Çin, Amerika, Fransa ve İsrail. Suçlamalar dan sonra ise Ağustos ayının ortalarında ikinci bir virüs dalgasının yayılacağını ve bu gün den çok daha ağır hasarlara yol açacağını iddia ediyordu. Düşünmeye devam edelim, gelişmiş ve başka ülkeleri sömürmeye alışmış ülkeler askeri ağır silahlara milyar dolarlar harcıyorlar, bu harcamaların yerine bir virüs yaratıp insanları öldürmek mutlaka çok daha ucuza gelecektir, benzeri filmleri yıllardır Hollywood sinemalarında farklı karakterler ve senaryolar ile defalarca izledik.

Merak ettiğimiz ise belki de baskı ile virüs üreten bilim adamları mı film yapımcılarına ve senaristlere el altından bu bilgileri verip uyandırmak mı istedi? Yoksa virüs ürettirmeye çalışan cani ruhlu insanlar bu filmlerden ilham alarak mı bu işlere girdi bilemiyoruz.

Geçtiğimiz günlerde Amerika dan bir haber ajanslara düştü fakat gerisi gelmedi, kendilerini üst akıl olarak lanse eden dünyanın en zengin ailelerinden Rockefeller ailesi ile ilgiliydi. ABD Başkanı Tramp'ın emri ile Rockefeller ailesinden 14 üst düzey yöneticinin tutuklandığı yazıldı. Haberi okuyunca Trump'u takdir ettim bu güne kadar hiç kimse böyle bir olaya cesaret edememişti. Rockefeller ailesi ile hiç bir başkan uğraşmamıştı, oysa bu aile kendisini dünyanın sahibi sanacak kadar ileri gitmiş işlerine gelmeyen bir çok ülke de darbe yaptırıp kendilerine karşı gelen liderleri indirmişlerdi. 

Son dönem de karanlık güçler ve sözde üst akıl tarafından kurulması planlanan yeni dünya düzeninde insan nüfusunun yarıya indirilmesi ve yeni dünya liderinin Çin olması planlanıyor. Çin deyince aklımıza en ucuz işçilik maliyeti geliyor, dünyanın en zengin aileleri ekonomi gücünü Çin'e kaydırıp bedava iş gücünü kullanmayı planlıyorlar, işte bu kavga da ister istemez Trump'u destekliyorsunuz, bu gün Amerika da devam eden olayların ardında bu üst akılın olduğuna emin olabilirsiniz.