Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Unuttuğumuz tarih 15 Temmuz...

Yazının Giriş Tarihi: 17.04.2018 00:01
Yazının Güncellenme Tarihi: 17.04.2018 00:01

Ne kadar kolay unutuyoruz öyle değil mi? Onlarca ölen insanı, ülkesi uğruna sokaklara dökülenleri. Amerika ile veya diğer yabancı misyonlarla elele kolkola devleti söğüşleyenleri! Evet, çok çabuk unutuyoruz uçurumdan döndüğümüzü. Oysa o kadar da kolay atlatılmadı o günler. 15 Temmuz gecesi Ankara sokaklarını sarsan tankların gürültüsü ile uykusuz aylar geçirenler unutmadı, o karanlık geceyi. Savaş uçaklarının bombalar attığı kamu binalarında çalışanların aileleri unutmadı. Ve unutmadı o geceyi canlarını ortaya koyarak yaşayanlar. Hain canilerin döktüğü kanı, Ankara Emniyetinin önünde birer birer yere düşerek şehit olanları görenler unutmadı. Bedel ödeyenler unutmadı, 15 Temmuz ihanet gecesini. Pazar günü Ankara'ya kısa süreli bir ziyaret için gittim. Ortalama 24 saat kaldığım başkentte yine gündem 15 Temmuz ihanet gecesine ve bugünlerin ağır yabancı ambargolarına geldi. Evet, Ankara'da devletin zirvesinde olanlar döviz kurlarını tıpkı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan gibi bir ekonomik ambargonun ötesinde sıcak ekonomik savaş olarak yorumluyorlar. Türkiye'nin Dünya üzerinde izlerini güçlendirdiği bir dönemde nefesinin kesilmek istendiğini vurgulayan dostlar, "abi öyle büyük adımlar atıyoruz ki, bu adımlar tamamlandığında Türkiye'yi sen bile tanıyamayacaksın. Avrupa, ülkemizde ki genç nüfusun üretime yönelmesinden rahatsız ancak daha kötüsü yerli ve milli çıkışı ile Türk ve İslam coğrafyasında Türk Malı ürün stoklarının tüketiminin artacağı korkusu küresel güçleri ürkütüyor" diyorlar. Haksız değiller aslında. Fazla değil, 15-20 gün öncesine kadar Bursa'yı 4 yılda 40 yıl öteye taşıyan Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı İbrahim Burkay BTSO seçimlerini kazanmasın diye ne oyunlar oynandı! Yine birçok başarılı sanayi ve ticaret oda başkanı aynı oyunlarla karşı karşıya bırakıldı. Türkiye'nin ekonomik şahlanışının ayak sesleri elbette birilerini korkutuyor. 15 Temmuz ihanet sürecinin ifadelere yansıyan perde arkasını bilenler biliyor. Peki ifadelere yansıyanlar ile gerçeği yaşayanlar? İşte burası çok önemli. İfadelerde itirafçı olanlar veyahut sorguları esnasında alınan FETÖ ifadeleri aslında çok sayıda kamu personelinin günlerce ve aylarca bu cinayet şebekesinin takibinde olduğunu belgeliyor. Sözüm ona 5 vakit namazında ve güler yüzlü görünen FETÖ üyelerinin bazı üst düzey askeri ve sivil makamları işgal etmiş yetkililerinin Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık ve çoğu Bakanlık personelinin ve ailelerinin neredeyse attığı her adımı, aldığı her nefesi kayıt altında tuttuklarını duymak bile insanın tüylerini ürpetmeye yetiyor. Ankara'da sohbet ettiğim bir dostumuz, "15 Temmuz'dan birkaç gün önce yıllık iznim dahilinde memlekete gidecektim. İlk defa Cumhurbaşkanlığı muhafız alayından sürekli görüştüğüm bir kişi nereye gideceğimi açık adresime kadar öğrenmek istedi. İlk önceleri önemsemediğim ama sonrasında ortaya çıkan ifadelerden sonra günlerce şokundan çıkamadığım bir gerçek, bizlerin de ölüm listelerinde adının geçtiği yönünde idi" diyerek gözleri o günlere gidercesine anlatıyordu ihanet sürecini. İşte ifadelerin ötesinde gerçeği yaşayanların sözleri bu kadar derin izler barındırıyor. Bugün Türkiye'de OHAL var. Elbette bende bu durumdan pek hoşnut değilim. Kim ister ki, cennet memleketinin olağanüstü bir durum ile karşı karşıya bırakılmasını. Bir yanda yaratılmak istenilen ekonomik kaos, diğer yanda güney sınırımız ve Ege sınırımızda yaşanan sıcak süreç. Elbette topraklarımıza bir acı daha yaşatmak bir ateş daha sıçratmak isteyenler boş durmuyor. Peki biz ne yapıyoruz bu hainlere karşı? Peki biz birlik olabiliyor muyuz? Sözüm ona OHAL yaşıyoruz. Ancak herkes dilediği kişi ile dilediğince konuşuyor. Özgürce ticaretini yapıyor. Sokaklarda eli silahlı asker veya polis görmek neredeyse imkansız. Kentlerin yerel yönetim sorunları çözülmeye çalışılıyor. Teşvik paketleri ile ekonomi güçlendirilmeye çalışılıyor. Benim hiç unutmadığım ama toplum ve bazı kamu kurum amirlerince unutulduğunu düşündüğüm 15 Temmuz tarihini hatırlatmak istedim sadece. O gün bir şekilde geçti. Ancak yarınları güvence altına almak adına bugünleri çok iyi değerlendirmemiz gerektiğini unutmamamız duasıyla bereketli bir gün diliyorum.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.