Perşembe günü Güzel ve kahramanlık destanı yazmış olan Çanakkale ilimize gittim. Gidiş sebebim yeğenimi Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’ne kayıt ettirmekti. Bizi dostumuz Yurt Partisi Çanakkale il başkanı Numan Mutay karşıladı. Sabah erken saatte orada olduğumuz için biraz gözlem yapma zamanı da buldum. Meşhur türkümüz Çanakkale içinde Aynalı Çarşı mekanını da gezmiş oldum. Çanakkale ilçeleri ile birlikte benim çok sevdiğim ve beğendiğim bir ilimiz. An itibarı ile sanayi ile kirletilmemiş bir doğa harikası… Umarım sanayi Çanakkale'ye hiç bir zaman gelmez ve doğal güzelliğini koruyabilir. Bizler gibi şair ruhlu insanlara ziyadesiyle ilham verebilecek güzelliklerle bezenmiş olan Çanakkale Dostumuz Numan Mutay'ın söylemini haklı çıkaracak nitelikte Numan Bey'in dediğine göre: Çanakkale’ye memur olarak gelip görev yapanlar geri dönmez ve buraya yerleşirler. Bu cümlesine kesinlikle imza atabilirim. Yanımda duran yeğenime baktığımda biraz içim burkuldu evinden yeni ayrılacak olan Mustafa Koyuncu adeta biraz ürkek ve buruk duruyordu. Biran geçmiş yıllarda uzun askerlik dönemine gidecek olan insan psikolojisini hissedip geçmişte ilk kez askerlik için evden ayrılanların korkusunu düşündüm. Bunlar daha çok ev ve köylerinden dışarı çıkmamış saf temiz Anadolu insanlarıydı ve bu ürkekliği sezmem beni biraz hüzünlendirdi bu sebeple yerleştirilmiş olan bu acımasız düzene kızgınlığım biraz daha arttı. Çanakkale 18 Mart Üniversitesi (ÇOMÜ), Türkiye'nin Çanakkale ilinde yer alan devlet üniversitesidir. SCIMAGO 2012 yıllık raporunda dünyanın en iyi 1500 üniversitesinden biri olarak listelenmiştir. Üniversite, 2013 yılında Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından Türkiye'nin En Girişimci Üniversiteleri Listesi'nde yer almıştır ÇOMÜ, Uluslararası Üniversiteler Birliği'nin, Avrupa Üniversiteler Birliği'nin, ADIM Üniversiteler Konsersiyumu'nun ve Trakya Üniversiteler Birliği'nin üyesidir. Üniversitenin logosunda, Türk Bayrağı üzerinde Çanakkale Şehitleri Anıtı bulunmaktadır. Süleyman Demirel döneminde 3 Temmuz 1992 tarihinde, 3837 sayılı kanunla kurulan Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi 1992-93 Eğitim-Öğretim yılında Trakya Üniversitesi'nden devredilen Çanakkale Eğitim Fakültesi, Çanakkale Meslek Yüksekokulu ve Biga Meslek Yüksekokulu ile öğretime başlamıştır.

 

1993-94 Eğitim-Öğretim yılında Fen Edebiyat Fakültesi, Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulu ile Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu, 1994-95 Eğitim-Öğretim yılında Biga İ.İ.B. Fakültesi, Ayvacık, Bayramiç Meslek Yüksekokulu), Çan, Ezine, Gelibolu ve Yenice Meslek Yüksekokulları ile Fen Bilimleri ve Sosyal Bilimler Enstitüsü, 1995-96 Eğitim-Öğretim yılında Ziraat, Su Ürünleri, İlahiyat ve Mühendislik-Mimarlık Fakülteleri, 1996-97 Eğitim-Öğretim yılında Sağlık Yüksekokulu, 1998-99 Eğitim Öğretim yılında Gökçeada Meslek Yüksekokulu 2000-01 Eğitim Öğretim yılında da Lapseki Meslek Yüksekokulu açılarak öğretime başlamışlardır.

 

Ayrıca 1997 yılında kurulan ve ilk öğrencilerini 2000-01 Eğitim-Öğretim yılında alan Güzel Sanatlar Fakültesi ve 7 Ağustos 2000 tarihli resmi gazetede yayınlanan Bakanlar Kurulu kararı ile kuruluşunun yasal sürecini tamamlayan Tıp Fakültesi, 2011 yılında Bakanlar Kurulu kararıyla açılan İletişim Fakültesi ve Biga Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu, 2012'de açılan Mimarlık ve Tasarım Fakültesi, Çan Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu ve Çanakkale merkezde açılan İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi ile 2013'te kurulan Çanakkale Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi ile 12 Fakülte, 13 Meslek Yüksekokulu, 7 Yüksekokul, 4 Enstitü ile beraber Üniversite toplam 36 eğitim birimine sahiptir.

 

Üniversitenin kısaltması ÇOMÜ'dür. 2013 yılı itibariyle 1.700 akademik personeli ve 42.500 öğrencisi vardır.

Öğle civarı Üniversitenin yolunu tuttuk üniversite alanına yine devasa bir İlahiyat Fakültesi kuruluyor inşaat aşamasında olan bu fakülte bana biraz ilginç geldi yer bakımından ve yine devasa bir cami inşaatını görünce şaşırdım. Evet Cami inşaatı yapılabilir lakin gördüğüm büyüklükteki cami abartı ve israftan başka bir şey değildir o büyüklükte bir cami asla dolmayacaktır. Bunu yerine daha küçük bir cami yapılıp üste kalan parayla yine üniversitenin öncelikli ihtiyaçları rahatlıkla karşılanabilirdi. Geçtiğimiz yıl Hükümet tarafından kaldırıldığı açıklanan Üniversite harçları yalnızca gündüz eğitim alan özgün guruptan alınmıyor bunun aksine gece öğrenimi görenlerden bu harçlar hala alınmakta bunlar neden kaldırılmıyor da üvey evlat muamelesine tabi bırakılıyor. Devletin yurtları yetersiz ve pahalı ekonomik durumu zayıf olan Aileler bu konuda zorlanmakta bunlara mutlaka çözüm üretmek gerekiyor.

Üniversite girişinde sizi genç öğrenciler güler yüz ve sempatik hareketleriyle ve ellerinde yurt broşürleriyle karşılıyor yurt tutmamış iseniz onlar sizi yönlendirip kendilerine de harçlık çıkarma telaşındalar bir nevi gelen insanlara da faydaları oluyor diye düşünebiliriz. Bizim ile gelişimizden dönüşümüze kadar ilgi ve alaka gösteren Numan Mutay dostumuza çok teşekkür ediyorum.

Son günlerde azıtan terör olayları hepimizin nefretini arttırmakta Şehit olan genç Asker ve Polisler yüreklerimizi dağlıyor ha çocuğunu Askere yollamışsınız ha Polis olup göreve başlamış ha Üniversite öğrencisi olup gurbete göndermişsiniz. İnanın hasretin dili tek merak etmenin duygusu tek bu duygular Anne, Baba, Kardeş ömrünü kısaltıyor çağımızın hastalığı strestir ve sizi stresli yaşamak mecburiyetinde bırakıyor. Türkü ve şarkılarımızda bu kadar hasret, gurbet vurgularının çok olması duygusal bir toplum olduğumuzu yansıtıyor. Dileğimiz Terörün bitmesi özellikle genç vatandaşlarımızın hayatlarının baharında hayallerini gerçekleştirmeden ömürlerinin sonlandırılmaması kahpe kurşun ve patlamalara hedef olmamasıdır. Yaşamamız gereken Cennet ülkemizde tek yürek olarak huzur içinde yaşamak hepimizin menfaatinedir Üniversiteli, Asker, Polis, Memur, İşçi, Esnaf, Pazarcı, İşportacı, Fabrikatör, Şehirli, Köylü aklınıza gelen her kesimin ortak arzusu huzur, huzur, huzur.