Kent ve ülke adına önemli bir gelişim noktası fuarcılık. Lakin son dönem Bursa fuarları kentin vizyonuna yakışmayacak sorunlarla gündeme geliyor. İktidarın en güçlü olduğu kent olan Bursa'nın fuarcılık anlamında İnegöl'ün gerisine düştüğünü görmek üzücü. Öyle ki, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bile Türkiye'nin en güçlü fuarı olarak lanse edilen Tarım, Tarım Ekipmanları, Tohumculuk fuarının tercih etmedi. Yine Bursa'ya kadar gelen Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay bu fuara gelmedi! Aslında bu bile TÜYAP Bursa adına birçok şeyin yeniden masaya yatırılması gerçekliğini ortaya koyuyor.

Önceki gün gezdiğim fuar alanında günlük otopark ücreti 20 Türk Lirası olarak belirlenen yerler gördüm. Pardon ama kimin yerini kime kiralıyorsunuz? Trafik polisleri ve çekiciler yol üstüne araç park eden araçları kaldırmaktan trafik güvenliğini sağlayamıyor! Kaldırılmayan araçlar kural dışı parklar nedeniyle trafik kilitlenmesine neden oluyor… Anlayacağınız ulaşım kadar otoparkta sorun!

Kent ekonomilerinin güçlenmesi için önemli bir yer olan fuarcılık Bursa adına alarm veriyor. Kent ile tam bütünleşemediğini gördüğümüz TÜYAP, alan yetersizliği ile de sıkıntılar yaşatıyor. Her ne kadar yoğun bir katılım olsa bile Bursa'da ki fuarlardan Bursalılar bi haber. Yine fuarlara katılanların çoğu alıcı değil bakıcı! Bu da fuar ekonomisinin katılımcı adına ne kazandırdığını düşünmemize yol açıyor. Ayrıca fuar alanında vatandaşlarımızın çoğu fuarda standı olan firmaların ürünlerinin internette daha ucuz olduğu ifadesi… Anlayacağınız fuarlar seyirlik bir alan dışında farklı bir anlam katmıyor Bursa'ya…

Kurumsal ekonomi güçlendirilmeli

Fuar alanında fark ettiğim bir diğer eksiklik ise, kurumsal firma yetenekleri. Açık alan pazar yerine dönen TÜYAP Bursa, kurumsal firmaların kazanımlarının düşük olduğu bir fuar. Katılımcı yoğunluğu her ne kadar üst seviyede olsa bile alıcı yetersizliği çok düşük olduğundan tarım ve hayvancılık ile ekipmanları ve tohum gibi güçlü bir fuar maalesef katılımcı firmalara yeterince kazandırmıyor.

Kurumsal ekonomi güçlendirilmeli derken aslında tam olarakta buraya değinmek istiyorum. Bir yanda iş dünyası kurumsallaşmalı çıkışı yapan Ticaret ve Sanayi Odaları diğer yanda kurumsal firmaların pazaryeri ayarında fuarlarda rekabet yarışı! Açıkçası böyle bir ortamda, fuarda stand açan bankaların bile ne kadar kazanıp kazanmadığını merak etmiyor değilim…

Elbette bu eleştirilerimiz her daim destek olduğumuz TÜYAP Bursa ailesinin yenilenmesine yönelik pozitif çıkışlar. Son dönemde ciddi bir basın halkla ilişkiler eksikliği de gözlemlediğimiz TÜYAP Bursa, belki de yöntemlerini değiştirmeli. Yeni fikirlere ve isimlere duyulan ihtiyacı her alanında okuduğumuz TÜYAP Bursa'nın basında aldığı yeri de değerlendirmek gerekiyor. Birkaç sektör medyası ve yerel basın temsilcisi dışında ulusal ve uluslararası medyanın izlerini göremedik fuar alanında. Yine protokol ve siyasiler açılış sonrası fuar alanına hiç uğramamış. Öyle ki, çoğu firma yetkilisi "Milletvekili olan isimler neden aramızda yoklar" demeden geçmediler! Anlayacağınız fuarlarda siyasiler, bürokratlar ve kurumsal makamlarda aranıyor.

Kısacası, TÜYAP Bursa ve kenti yönetenler fuarcılık anlamında 2020 yılını kendilerine milat seçerek öne çıkan bu sorunlar ışığında yeni bir kent fuarcılığı benimsemek zorunda! Hasılı BURFAŞ ne işe yarıyor?