Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Türkiye’ye dış bakış

Yazının Giriş Tarihi: 26.11.2020 00:00
Yazının Güncellenme Tarihi: 26.11.2020 00:00

Türk sınırlarını aşıp, yurt dışına adım attığınız ilk andan itibaren kendi ülkenizle ilgili neler düşünürsünüz? Yada, gördüğünüz manzara ile Türkiye’yi karşılaştırdığınızda aklınıza neler gelir?

Bu soruların cevabı, ülke sınırlarını aşıp, yurt dışına giden hemen herkesin cevaplandırmak istediği, kendince cevaplandırdığı sorular.

Geçtiğimiz günlerde orta Avrupa diye isimlendirilen ve Büyük İskender’in ülkesi olan Makedonya’yı ziyaret ettim. Makedonya’ya sanırım 20’ye yakın ziyaretim oldu. Her gittiğimde yeni bir bölge keşfetmenin yeni bilgiler öğrenmenin mutluluğunu yaşıyorum.

Makedonya ile Türkiye arasında, dostluk, akrabalık, ticari ve siyasi köprüler kurulmuş bundan 600 yıl önce. Bu köprüler her ne kadar 1920’li yıllarda yıkılmış, harap olmuş ise de bölge halkı hala kendilerinin ağabeyi, annesi, babası olarak Türkiye’yi görüyorlar.

Ülkeler arasındaki köprüler 1990’lı yıllardan itibaren tekrar inşa edilmeye başlanmış. İki ülke vatandaşları arasında hem Türkiye hem de Makedonya vatandaşı olan pek çok insanımız var. Yine, Sivil Toplum Kuruluşları arasındaki ilişkiler son derece güzel. Sıkı sıkıya bağlı çalışmalar var. Yine, TİKA’nın yaptığı cami onarımları, tarihi eserlerin onarımları, halka yönelik yardımlar bölgede büyük takdir topluyor.

Bizim ülkemizle bu bölgeyi karşılaştırdığımızda Türkiye’nin Avrupa’dan çok daha ileri seviyede olduğunu söylemek mümkün. Otoyollar, bizim kasaba yollarımız gibi. Kamu hizmetleri oldukça yetersiz. Hastaneler, sağlık hizmetleri yok denecek kadar az. Yetersiz.

Genç nüfus ülkeyi terki diyar etmiş. Çoğunluğu İsviçre olmak üzere, Hollanda, Almanya, Kanada’ya gidip işçi olmuşlar. Kendi ülkelerinde ise “elbet bir gün geri dönüp otururuz” düşüncesiyle ev ve bina yapıyorlar. Bu sayede Makedonya’da inşaat sektörü hızlı. Sanayi için pek çok fazla yatırım yok. Hizmet sektörü ise turistlere odaklanmış. Koronavirüs yüzünden turist gelmeyince Üsküp tarihi çarşının beti bereketi kaçmış.

İnsanlarımız yine de mutlular.

Bizim ülkemizden buraya gidenlerin pek çoğu yatırım için neler yapabileceklerini araştırıyorlar. Aynı uçakta Üsküp’e gittiğimiz Alaaddin Bey, Üsküp Çarşı içinde dükkan arıyordu. Gaziantep Mutfağını Üsküp’e taşımak istiyormuş.

Gelelim işin püf noktasına. Makedonya siyasi isimlendirme olarak bir ülke. Ama, nüfus olarak 2 milyon civarında. Orantıya baktığımızda nüfusu Bursa’dan daha az. Ekonomik yapısı da ona göre. Bu ülkede özellikle köylerde üretim, tarım, tekstil ve el dokuması gibi alışkanlıklar hala devam ediyor. Fabrika kursanız, çalışacak genç nüfus yok. Çünkü, hem maaşın yüksekliği hem de ekonomik alandaki daha iyi durumda olan ülkelere gitmişler.

Peki, Makedonya’ya yerleşmeyi, bu ülkede üretim yapmayı düşünen bir iş insanı neler yapabilir?

Bu soruyu, Makedonyalı Türk asıllı iş adamı ve Şar Vardar Vakfı başkanı Mefail Recep’e sordum.

“Buraya her gelen aynı soruyu soruyor” diyerek sözlerine başladı.

Mefail Recep’in ifadeleri aynen şöyle:

“Makedonya, gerek coğrafi yapısı nedeniyle Avrupa’nın tam göbeğinde yer alması, gerek nüfus azlığı, insanların ihtiyaçlarını giderme adına kendi kendilerine yetmeleri gibi pek çok oluğu var. Ülkede daha çok al-sat ekonomisi görülüyor. Turizm başta gözüküyor. Burada, tekstil konusunda yatırım yapılsa, satılacak ürün miktarı bellidir. Yatırım maliyeti, üretim gelirleri ve masrafları ile karşılandığında, yatırım pek fazla ekonomik gelmemektedir. Ama, bu ülkede yatırım ve üretim tesisi kurulup, Avrupa pazarına, komşu ülke ekonomisine, hatta Rusya ekonomisine giriş yapılması gayet kolaydır.

Bu pazarlar ile Makedonya hükümeti arasında imzalanan ekonomik anlaşmalar var. Türk iş insanları yatırım için bu anlaşmalardan faydalanabilir. Böylece, Makedonya ekonomisindeki gelişmelerin yanı sıra bölgedeki yatırımların desteklenmesi ve geri dönüşümlerin sağlanması için kolaylıklar mevcut.

Mesela, Türkiye’den Macaristan’a sürekli ihracat yapan bir şirketin, ürünlerini Makedonya’da üretmesi, sadece Macaristan değil belki Bulgaristan, Yunanistan, Arnavutluk, Romanya, Almanya, Rusya, Sırbistan, Hırvatistan pazarlarına girebilme imkanı bulabilir.

Bu durumda,. Orta Avrupa’da yer alan Makedonya, üretim üssü ve merkez olarak kullanılıp, diğer ülkelere olan ihracat ve mal satımları artırılabilir.

Yada, Makedonya’nın ekonomik kaynaklarının değerlendirileceği ve Türkiye pazarına katkı sağlayacak olan malların üretimi ile Makedonya, Türkiye arasındaki sanayi ve üretim işbirliği gerçekleşebilir. Bu konuda, emsal fabrikalar açıldı. Mesela, Bursa’nın Sütaş fabrikası Üsküp’te üretim tesisleri kurdu. Üretim ve ticareti gayet iyi durumda. “

Bursa’da eski Yugoslavya’dan çok bölge insanı var. Aileler var. Senelerdir iki ülke arasında dostluk ve alışverişe destek oluyorlar. Yugoslavya şimdi yok. Küçük ülkelere ayrıldı. Makedonya’da 2 milyonluk nüfusu ile bunlardan biri. Yatırım düşünenler, Mefail Hocamızın uyarılarına dikkat etsinler…..

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.