Seçimlerin bitmesiyle birlikte seçim sürecinde efkarını, derdini, sıkıntısını velhasıl öfkesini dökemeyen tüm Ak Parti'liler sosyal medyadan dertlerini dillerinin döndüğü, gönüllerinin yandığınca dile getiriyorlar. Ankara'da var olan hummalı çalışma ve Türkiye'nin yeniden kuruluş sürecinde bu dertli gönülleri dikkate alan elbette vardır diyerek, köşe yazımda onların tercümanı olmaya karar verdim. Milletvekili listelerine olan tepkilerin ilerleyen süreçte Milletvekillerinin sahaya inmesiyle aşılacağına inanıyorum. Önceki dönemlerin aksine Milletvekilleri yeni dönemde daha etkin. Bunun en büyük nedeni ise, artık her Milletvekili her sorunu Bakan ve Başbakan olmaksızın Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne taşıyabilecek. Kısacası, en başarılı Milletvekili 'Milletin Vekili' olmayı başaran olacak. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminde ortaya çıkan bu tablo Bursa'da ki 20 Milletvekilinin tamamını etkin olmaya mecbur etti. Anlayacağınız artık yatan Milletvekili kaybeden olacak. Yeni sisteme göre listenin başında olmak veya son sıradan seçilmiş olmak diye bir ayrım yok. Milletvekilleri arasında siyasi partilerin yönetim biçimleri nedeniyle ortaya çıkan adaletsizlikte ortadan kalkmış oldu. Türkiye'nin yeni kabinesinde en büyük eleştirileri önceki dönem Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı olan Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak aldı. Albayrak ile ilgili eleştiriler elbette öncelikli olarak Sayın Cumhurbaşkanı Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın damadı olmasından kaynaklı. Lakin Berat Albayrak ile ilgili kısa bir inceleme yaptığımızda ortaya müthiş bir başarı öyküsü çıkıyor. Albayrak, "yenilenebilir enerji" üzerine tez yazmış bir isim. İstanbul Üniversitesi İngilizce İşletme bölümü lisans mezuniyetinin ardından yüksek lisansını New York Pace Üniversitesi Lubin School of Business'ta tamamlayan Hazine ve Maliye Bakanı Albayrak, Bankacılık ve Finans bölümünden "Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Finansmanı" tezi ile doktora derecesi aldı. Ve kabinede ki görevine başlar başlamaz Bankacılar ile görüşmesi önemli bir adım olarak halktan tam not almasına neden oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın resmen tam ve tek yetkili Devlet Başkanı olması ile birlikte ekonomi ve kamuda önemli adımlar atılmaya başlandı. Erdoğan'ın yemin ettiği 9 Temmuz'dan başlayarak 100 icraat gününü takip ettiğimizde 16 Ekim 2018 Salı günü yüzüncü gün olarak karşımıza çıkıyor. Vatandaş, yeni kabineden ve Erdoğan'dan yüz gün içerisinde fazlasıyla umutlu. Başkan Erdoğan'ın özellikle Bedelli Askerlik çıkışına CHP nezdinde verilen destek şahsen ilk yüz günün en büyük başarısı olarak yorumlanabilir. Muhalefet ilk defa iktidar ile aynı yolda yürüme duruşu sergiledi. Yine birçok yasal düzenleme ilgili günlerdir yazdığımız ve yazılan taleplere ilişkin pozitif gelişmeler olacağı inancındayız. Son 10 yılda birçok icraatın FETÖCÜ kamu ve siyasetçiler nedeniyle askıda tutulduğu biliniyor. Yeni dönemde doğru atamalarla askıda olan projelerin sonuca gitmesi kolay olacaktır kanaatindeyim. Kamu çalışanlarının beklediği çok fazla ekonomik beklenti olmasına rağmen özellikle küçük esnaf ve işletmelere yönelik acilen ciddi bir ekonomik kalkınma hamlesi gerekiyor. Kabul etmemiz gerekiyor ki, esnaf evine ekmek götürmekten vergi veya sosyal güvenlik primini ödeyemiyor! Yine faizsiz bankacılık ile piyasanın acilen rahatlatılması önemli. Ticaret ve Sanayi Odalarından aldığımız kulis bilgileri bize Eylül başı itibariyle Büyükşehirlerde önemli ekonomik açılışların olacağı bilgisini veriyor. Ortalama 6 ay içerisinde piyasaların düzeleceğini beklediğimiz Türkiye'de ilk 100 günde vatandaş ve iş dünyası rahat nefes alacak gibi duruyor. Ve yine Ak Parti Genel Merkezin çok kısa bir süre içerisinde İl ve İlçe başkanlarını yeniden sahaya sürmesi bekleniyor. Kasım'da Belediye Başkan ve Meclis Üyesi adaylarını belirlemeye başlayacak Ak Parti'nin seçim yarışını 90 günlük dev bir maratona dönüştürmesi bekleniyor. Yerel seçimlerde önceliğin kentsel dönüşüm ile kalkınma projelerine verilmesi bekleniyor. Halka güven veren, kamu ve vatandaş işbirliğini önemseyen isimlerin yeniden Belediye Başkanı olabileceği Ak Parti'de bu sefer hiçbir husus tesadüfe bırakılmayacak kadar iyi inceleniyor ve işleniyor. Ak Parti'nin ilk yüz gün yatırımları arasında en önemli beklenti ise, FETÖCÜ hakim ve savcıların mağdur ettiği binlerce insan ile ilgili yeniden yargılama yolunun açılması hususu. İnanıyorum ki, Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan milletin çığlığını duyacak ve Adalet'te Reform adımlarını hızla atacaktır. Velhasıl OHAL'in kalkmasıyla zaten artık herşey çok daha güzel olacak diyebiliriz...