Bursaspor geçtiğimiz yılın 2 puan gerisinde 25 puanla ligin ilk yarısına noktayı koydu.

Şimdi çıkıp yeşil beyazlı taraftarlara sorsak; “Geçtiğimiz yıl mı yoksa bu yılı ilk yarıdan mutlu oldunuz” diye. Belki de birçoğu bu yılı söyleyecek.

Hamza Hamzaoğlu, Bilal Kısa ve diğer malum oyuncular yüzünden..

Hepsinde olmasa da bazı maçlarda bu takım bu yıl keyif verdi, en azından sahada mücadele etti, koştu, formasını ıslatan oyuncu sayısı fazlaydı.

İşte bu nedenlerden birçoğumuz bu yılın ilk yarısından memnun kaldık diyebiliriz.

Daha iyisi olabilir miydi. Kuşkuşuz olurdu. Bazı kazanacağımız maçlar vardı, küçük nüanslarla kaybettik. Kesinlikle bu takım ilk yarıyı 30 puanın üstünde bitirebilirdi. Biraz daha cesur olabilseydik, sezon başında bu takıma bir golcü alabilseydik..

Hele hele iyi bir 8 numara ile iyi bir savunmacı daha alabilseydik tadından yenmezdi.

Geçtiğimiz yıl 27 puanla bitirilen ilk yarının ardından döktüğümüz ecel terlerini hala unutmadık. İşte bu nedenle aman diyorum, transfer sezonunu iyi değerlendirelim. Bu takıma hocanın da dediği gibi 3-4 tane direk katkı koyabilecek oyuncu lazım.

Bu sezon ligin ikinci yarısı geçtiğimiz yıla oranla çok daha sert geçecek, bu bir gerçek. O yüzden bu kez şakaya gelmez. Geçtiğimiz yıl Bursa’da oynadığımız Gençlerbirliği maçı gibi birçok rakiple karşılaşacağız bu sezon. Eğer alt sıralarda son haftalara girersek o tabloya çok yaşayacağız haberiniz ola.

Evet gidecekler var, onlar gitmeli, ama önce bu takıma gelecekler gelmeli. Bu transfer döneminde heç ılmazsa lütfen ama lütfen ‘para edebiyatı’, ‘borç edebiyatı’ yapmayın.