Halkın alım gücü düşüyor, esnaf çare arıyor, Bursalı sanayici ve iş insanları ülkenin geleceğiyle ilgili planlar yapıyor, merkezi hükümetten yadsınamaz isteklerini sıralıyor…

11 Mart 2020 tarihi, Türkiye’deki yaşamın kökünden değişeceğinin ilk sinyaliydi. Corona virüsü (Covid-19) salgını nedeniyle yaşamını yitiren bir vatandaşımız olduğunu öğrendik. Şimdi sayı 1000’ni geçti ve her gün ortalama 90 kişiyi kara toprağa teslim ediyoruz… Bilim insanlarımız varını yoğunu ortaya koymasına karşın, salgın tüm hızıyla devam ediyor…

Biliyorsunuz binlerce işyeri kapalı. Sadece fırınlar ve marketler açık. Fabrikalar sustu, ihracat tekledi ve yaşamak için evinde kalmak zorunda olan milyarlarca kişiyiz artık…

Fakat salgın sonrasını da düşünmek zorundayız.

Yaşanan ekonomik sorunların aşılması gerekiyor. Önceki gün yine zoom üzerinden bu kez Bursa Sanayicileri ve İşinsanları Derneği (BUSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Ergun Hadi Türkay ve Marmara ve İç Anadolu Sanayici ve İş Adamları Dernekleri Federasyonu (MARSİFED) Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Kaya ile Bursa özelinde bugünü ve yarını konuştuk.

BUSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Türkay, ekonominin en acil ihtiyacının para olduğunu belirtti ve “Acilen yapılması gereken muslukların sonuna kadar açılmasıdır. Çarkların döner hale gelmesi gerekiyor. Para basarsak enflasyon olur diye düşünmenin vakti değil. Para basılsın ve gereken yerlere verilsin” dedi.

BUSİAD Başkanı Türkay özetle; “Evde kal sağlıkla kal anlayışına canı gönülden katıldığımızı baştan belirteyim. Önceliğimiz sağlık kuşkusuz. Neredeyse bir aydır işler tamamen durmuş durumda. İhracat durdu, iç piyasa durdu. Ekonomi, bildiğiniz gibi psikolojik bir olaydır aynı zamanda. Bugün çarkları çeviriyoruz desek; İnsanların normal tüketimine dönmesi, yurt içi ve dışında epey bir zaman alır. Bu dönem de geçecek… Elde olan para tükenecek kuşkusuz. O nedenle en hızlı şekilde para arzının sağlanması gerekir. IMF’den ucuz borçlanmaya gidilmesi gibi seçenekler masada olmalı” dedi.

En çarpıcı sözlerden biri, TOBB ve TİM gibi kasasında para bulunan kurumların üyelerine yönelik düşük faizle bu paraların kullandırılması isteği oldu.

Yine isteyen tüm işletmelere en az 3 aylık hatta yılsonuna kadar, yıllık yüzde 2 gibi bir faizle kredi istendi.

Tüm sektörlerin mücbir sebep kapsamına girme isteği de çok önemliydi. Özellikle tarım yapanlar muzdarip… Biliyorum…

Duran çarklar hızla dönmeye başlamazsa, bu defa kötü giden ekonomi salgını önce küçük ve mali gücü zayıf olan işletmeleri ardından tüm işletmeleri ve devleti zora sokacak…

Sayın Türkay, kısa çalışma ödeneği ve ücretsiz izne devlet desteğini de olumlu buluyor, iş yerlerinin yaşaması gerektiğini düşünüyor. “Eğer iş yerlerini açamazsak zaten herkes işsiz kalacak. Birlikte sırtlanmak zorundayız zorlukları. Yani işveren, işçi ve devlet el ele vermeli” diye konuşuyor… Haklı…

MARSİFED Başkanı Ramazan Kaya ise, görünmez bir düşmanla karşı karşıya olduğumuzu belirterek, “Salgın nedeniyle hem insanların hayatları tehlikede hem de salgına bağlı bir ekonomik krizle karşı karşıyayız” dedi.

Bu dönemde, devletin ekonomideki payının artması gerektiğini kaydeden Kaya, “İyi ki kamu bankalarımızın özelleştirilmesine gidilmemiş. Bunun ilk örneği 2008-2009 krizinden çıkışımızda kamu bankalarının fonksiyonunu gördük. Bu yaşadığımız dönemde de hükümetin kamu bankaları vasıtasıyla özel sektöre uygun şartlarla kredi sağlaması gerekiyor. Zaman çok önemli… Ekonomiye taze para girişi… Hemen şimdi” dedi

Toplantıda; İnegöl Genç İşadamları Derneği Başkanı Hakan Özdemir de yaşadıkları zorlukları paylaştı…