Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Tersine Dengeler

Yazının Giriş Tarihi: 18.11.2018 00:02
Yazının Güncellenme Tarihi: 18.11.2018 00:02

Siz hiç sayın asılım diyen bir milletvekili gördünüz mü?

Ben görmedim.Duymadım da.

Peki ya sayın vekilim diye milletvekilinin peşinden seğirten asıl gördünüz mü?

Gördünüz.Ben de gördüm,görüyorum.

Hem seğirteni görüyorum,hem de kendinin asılı olduğunu unutup vekiline yaranmaya çalışanını.

Bu tersine denge her zaman ilgimi çekmiştir.

Daha doğrusu tersine dengeler.

Hepimiz bir terazinin ayrı kefelerinde gibiyiz.Daranın değişmesi ile dengeyi bir türlü tutturamıyor,birbirimizin göz hizasında kalamıyoruz.

Haliyle de dengesizlikte dengeye gelmenin beyhude çabası içinde yuvarlanıp gidiyoruz.

Neyin doğru, neyin doğruya yakın, neyin yanlış olduğunu ortak akılla anlayamadığımız içinde ‘ahanda bu doğrudur!’ mealinden dayatmalara hiç ses çıkartamadan bakakalıyoruz.

Aslında bu denge meselesi sanıldığından hassas bir mesele.Hele terazinin ayarı bir kere kaçmaya görsün;sosyal bir mesele.

Evi ev yapan kadının evin ev olduğundan bi haber kocasına,

Liyakatı tamam bir memurun yukarıdan inme müdüre,

Üniversite mezunu işçinin orta okul terk patrona,

Okumayı ve öğrenmeyi seven öğrencinin son okuduğu roman çizgi roman olan öğretmene,

Gönülden dindar bir mütedeyyinin şartlatan şıha,

Asgari ücretle karı koca çalışıp bir türlü zamanında ödeyemedikleri aidat almak için gelen kapıcıya…

Yani vesairenin vesaireye olan zoraki medyunluklarının altında yatan da bu tersine dengeler değil mi?

Dengeler bozuldukça yaşamın kalitesi bozuluyor tabi ki.

Kim dengede kim dengenin dışında karışıyor ve ortaya dengesizliklerde dengede durabilmek gibi kavram çıkıyor.

Dengenin zamanla da ilgili ciddi bir denge sorunu olduğunu düşünüyorum.

Bizim kuşağımızda dengesizlik olarak adlandırılan pek çok şeyin şimdilerde denge unsuru olarak tanımlanması fena halde içimi acıtıyor.

Özellikle de dengenin tanımının değiştirilmesi.

Başına hassas sözcüğü konup hassas dengeler diye bir sözcük üretilince insanın içi ürperiyor doğrusu.

Şöyle bir durup bakıyorsunuz etrafınıza,’’Acaba şunu dersem,bunu yaparsam dengelerin hassasiyetini bozar mıyım’’diye düşünüyorsunuz.

Bir de denge unsuru sözcüğü var dengeyi dengeleyen.

İtiraf edeyim bu sözcüğü tam olarak kavrayamadım şimdiye dek.

Çünkü denge unsuru olabilmek için ortada gerçekten denge olması gerekiyor ki unsur neyse dengeyi sabitlesin.

Bir de herkesin farklı bir denge anlayışı var artık.O yüzden herkes herkesi rahatlıkla dengesizlikle suçlayabiliyor.

Daranın da tanımı değişti; dara oldu para.

Denge her daim paradan yana.Varsa denge var yoksa denge yok.

Neyse Pazar Pazar denge denge deyip sizin de dengenizi bozmayayım.

Hazır tersine dengelerde dengede durmaya alışıyoruz,

Dengesiz laflar etmeyeyim…

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.