Günümüz dünyasında maalesef hiçbir şey göründüğü gibi değil. Görünene baktığınızda ABD, 11 Eylül saldırıları sonucu terör mağduru olan ve bu terörün kökünü kazımak için dünyanın her noktasında mücadele eden bir ülke. Elbette bu görüntü sadece bir ekran koruyucudan ibaret. Sadece bizim ve tüm dünya insanlarının önüne kurdukları perdeye yansıttıkları bir görüntü bu ama perdenin arkasında çok daha farklı işler ve pis ilişkiler dönüyor. 

 

Başkanlık seçimleri

Yazılarımı takip edenler bilir. Başını Amerika'nın çektiği, belki de daha doğru tanımıyla; Amerika'nın koçbaşı olarak kullanıldığı bu yeni dünya düzeninin tek suçlusu batı medeniyetidir. Aslında medeniyet olarak bile tanımlamanın uygun düşmediği bu yamyamlar topluluğunun ne herzeler yediğini sık sık yazıyorum. Bizler bu tekere çomak sokmadıkça, gelecekte de bu coğrafyanın çocukları aynı şeyleri yazıp şikayet edecek.

 

Bakın ABD seçimleri dolayısıyla içeride çarpışan egemenlerin sayesinde farklı yeni bilgiler de ortaya çıkıyor. İçerideki savaş çok çetin geçse de bize bir faydası olmayacak çünkü bu yamyamlar topluluğunun başına gelecek ismin hiç bir önemi yoktur. Sistem aynı şekilde işleyecek, zulüm çarkları dönecek ama sadece yöntem farklılıkları görülecektir.

 

Clinton'un mailleri

Bunlar içeride birbirleriyle didişirken ortaya çıkan en önemli bilgi Hillary Clinton'la ilgili. Zamanında ABD Dışişleri Bakanlığı yapan (FETÖ'nün de kankası) bu hatun kişi, ABD Devleti, kendi iletişiminin tamamını otomatik olarak dosyaladığı için bazı yazışmalarında özel mailini kullanmış. Rus olduğu iddia edilen bazı hackerler tarafından ortaya çıkarılan bu maillerde ise terör örgütleriyle olan yazışmaları varmış. İçlerinde DEAŞ ve PKK yöneticilerinin de bulunduğu çok sayıda saygın! Teröristle istişarelerde bulunan bu hatunun ne tür görüşmeler yaptığını tahmin etmek elbette zor değil ama ortaya bunların belgeleri de çıksa hiç fena olmaz.

 

ABD makamlarının bildiği fakat devlet sırrı niteliğinde olduğu için gizlediği bu mailler açıklanırsa terör örgütlerini perde arkasından kimlerin yönettiği de ortaya çıkacaktır. Dolayısıyla bilinen gerçekler faş olacaktır. Muhtemelen işler o noktaya gelmeyecek ve Amerika kendisini zora sokacak bir girişimde bulunmayacaktır. Hani diyorum tüm dünya mazlumları adına bazı hackerler bu işlere bir el atsa da herkes kimin ne mal olduğunu görse.