Bursaspor’da sezon başında yapılan yanlışlar birçok fırsatı kaçırmamıza neden oldu.

Borcu olan bir kulüpte eğer 70 milyon lira gibi bir rakam futbolcu gelirinden elde ediliyorsa, kulübün normal 60-80 milyon lira civarındaki geliri ile bu borçlar kapatılabilir, camiaya bu doğru bir şekilde anlatılabilir ve hedefler ona göre konulabilirdi.

Ama öyle şeyler yapıldı ki; futbolcu satışından gelen para, hatta daha fazlası yine transfere harcandı. Futbolculara yıllık, 2-3 milyon garanti paralar verildi. Bunun sonucunda da hala kesin rakamı belli olmayan ve yaklaşık 300 milyon lirayı bulan borçlar ortaya çıktı.

Buna bir de sahadaki başarısız sonuçlar eklenince tabi ki dert bir kat daha arttı. Tüm bunların ardından yapılan kongre, Timsah Arena’nın açılışı, Hamza Hamzaoğlu ile birlikte saha sonuçlarının gelmesi Bursa’da bir barış rüzgarı estirmeye başladı. Hatta daha fazlası, kenetlenme, birlikte hareket etme, sahip çıkma duygularını da körükledi. Bu gelecek adına umut verici, sevindirici bir gelişme.

Takım sahada kazanıyor, canla başla mücadele ediyor, taraftar hem tribünde takımına sahip çıkıyor, hem de maddi anlamda herkes ‘nasıl katkı koyabilirim’i tartışıyor, proje üretiyor.

İşte bu birlikteliği, kenetlenmeyi fırsata çevirmeliyiz. Hamza hoca zaten yönetimle birlikte takım içindeki hem ekonomik, hem de futbol yönünden ‘fazlalıkları’ yavaş yavaş temizliyor. Manevi barışın sağlandığı Bursaspor’da maddi barış, maddi istikrar da sağlandığında yeşil beyazlı ekibin önü sonuna kadar açılacaktır.

Şimdi başlatılan kampanyalara katılma, takıma daha fala sahip çıkma ve önümüzdeki yıllarda gelecek şampiyonlukların tohumlarını atma zamanıdır. Bu da iç barış ve ekonomik güçle olur.

Ortaya konan tablo, gelişmeler de zaten bu yönde, bunun daha ileriye gitmesi için hep birlikte bir omuz verelim, destek olalım.