Süper baba,Süper Babaanne,Süper Mario,Süper Türk…

Bunlar da Amerika’nın palavra süperleri;

Wolverine,Flash,Iron Man,Captain America,Hulk, Silver Surfer, Dr. Manhattan,The Green Lantern,Thor ve tabi ki Superman, Spider Man, Badman

Başka Süperler de vardır muhakkak.

Bir zamanlar süper benzin bile vardı.

Aslında ülke,ulus kültür fark etmiyor; insan olağanüstü diye tanımlayarak beğendiği her şeyi, her canlıyı adının ya da namının başına  Süper sıfatını ekleyerek anıyor.

Ancak insanlık bu çiçeği burnunda yeni süperini nasıl anacak işte o şimdilik pek bilinmiyor.

Ancak hayırla anmayacağı da büyük ihtimal.

Duymuşsunuzdur; yeni süper karakterimizin adı

‘‘Süper Bulaştırıcı’’

Adı havalı da, kendi o diğer süper kahramanlar gibi iyi niyetli filan değil. Aksine farkında  olmasa da insana düşman.

Bunun süperliği insanlara covid-19 u süper bir şekilde bulaştırmasından geliyor.

Bilim insanları, ‘Süper Taşıyıcı’ olarak ta adlandırdıkları ve kendilerinde herhangi bir semptom görülmeyen pek çok kişinin hastalığı ortalamanın çok üzerinde insana bulaştırdığını tahmin ediyorlarmış.

Ortalamanın 3,3 olduğu göz önüne alınırsa ki bu normal bir taşıyıcının virüsü diğer insanlara bulaştırma ortalaması, Süperlerin ki bunun ez az üç katıymış.

Örneğin 500 kişilik  bir grup içinde ki süper bulaştırıcı bir aksırığı ile bile 49,5 kişiyi virüslü yapabiliyormuş.

Onların da zaten ortalama 3.3 lük performansları olduğuna göre varın ötesini siz hesaplayın.

Süper Bulaştırıcı ile ilgili yukarıdakinin kat be katı fazla saptamalarda yapılmış dünyada;

Mesela Güney Kore’de bir kişi 300 kişiye bulaştırmış;

Çinin de meşhur bir numaralı vakası bir kişinin 600 kişiye virüs bulaştırması ile gerçekleşmiş.

Bu kişilerin özelliklerine bakıldığında da taşıdıkları virüs miktarı, virüsü uzağa atabilme kabiliyetleri bakımından süper olmayanlardan bulaştırıcılardan farklı bir durum olmadığı saptanmış.

Yakında Avrupa,Asya,Amerika,Afrika ve Dünya Süper Bulaştırıcı şampiyonları listesi açıklanırsa hiç sürpriz olmaz.

Peki Süper Bulaştırcı nasıl olunuyormuş ?

Bir taban puanı filan var mıymış?

Belli bir tahsil mecburiyeti var mıymış adaylar için?

Yok; bunun öyle YKS,LGS,OKYS,PYBS VS gibi sınavı yokmuş.

Kontejyanı da yokmuş, yani torpilde işlemiyormuş Süper Bulaştırıcı olabilmek için.

En büyük özellikleri de bedenen görünür olmakla birlikte virüsen görülememeliymiş.

Yani ‘’İşte bu’’ diyerek ihbar edilmeleri de mümkün değilmiş.

Aslında hekimler de bu sıfatın nasıl kazanıldığı konusunda pek bir ortak görüşe de sahipler değillermiş;

Bazıları taşıyıcının bağışıklık sistemiyle alakalı bir durum olduğu,kişinin bağışıklık sisteminin virüsü baskılamakta yeterince başarılı olamadığından yaymaya devam etmesinden kaynaklandığı olasılığı üzerinde dururlarken, bazıları da tam zıddı düşünce ile Süperlerin  bağışıklık sistemleri çok güçlü olduğu için taşıyıcıların hiç bir semptomu göstermeden hayatına devam ederek virüsü yaydıklarını,bunun da bulaştırıcıların muhtemelen yüksek oranda virüse maruz kalmalarına ya da farklı patojenler tarafından enfekte olmalarına bağlıyorlarmış.

Doz aşımı var diyeceklermiş te lafı dolandırmışlar.

Kesin olan şey ise kimin süper taşıyıcı olacağının kimin olmayacağının önceden bilinemeyeceği imiş.

O zaman uzmanlar neyi tartışıyorlarmış bilemem ama, süper ya da normal bulaştırıcıların faaliyetlerini ara vermeksizin sürdürdükleri de aşikar.

Benim asıl şaşırdığım,bakanından,profesörüne,hekiminden sağlıkçısına virüsün yayılma etkisinin ve öldürücülüğünün yok olmadığı hatta azalmadığı konusunda arka arkaya açıklamalar yapılırken, hayatı hiçbir bir şey yokmuş gibi normale döndürmeye çabalamak hatta zorlamak.

Ama asılında şaşırmamam lazım tabii;

Bunun tamamen duygusal sebeplerden dolayı olduğunu bilebilecek kadar Süper Türk Vatandaşıyım bunca senedir…

Benim ki de laf işte…